Siyaset yoğun ülke gündemi tansiyon yükseltir mi?

AK Parti'yi üstünlükle iktidara taşıyan 22 Temmuz seçimleri yapılmış olmasına rağmen, siyaset yoğun ülke gündemi tüm hızıyla devam ediyor . Nedenine gelince; TBMM' ye başkan seçimi, Sezer'den 60. Hükümet'i kurma görevi alan Erdoğan'ın yeni kuracağı hükümette yer alacak Bakanlar ve en önemlisi AK Parti'nin cumhurbaşkanı adayı kim olacak? Abdullah Gül mü, yoksa alternatif isimler arasında muhalefetin de desteğini alacak bir başka AK Partili mi olacak? Bunlar siyasetin ve dolayısıyla piyasaların da tansiyonunu yükseltmeye yetiyor.
Başbakan Erdoğan iç içe girmiş üçlü düğümü nasıl çözecek? Bu düğümde Meclis Başkanı seçimi, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve hükümeti kurma yer alıyor. Üçü de birbirine bağlı. Cumhurbaşkanının belli olması gerekir ki, TBMM Başkanı ona göre belirlenecek. TBMM Başkanı da belli olduktan sonra hükümet şekillenecek.
Cumhurbaşkanı adayları arasında en çok ismi geçen kişi kuşkusuz Abdullah Gül. Ancak, Abdullah Gül ismi henüz Başbakan Erdoğan tarafından deklare edilmediği gibi, Abdullah Bey de adaylığını net bir dille açıklamış değil . Bu durum da siyasi kulislerde ve piyasalarda tansiyonun yükselmesine neden oluyor. Piyasalar, Abdullah Gül ismi üzerinde yapılan spekülasyonlara endekslenmiş durumda. Bir taraftan seçim sonuçlarının verdiği mesaj, diğer taraftan TSK' nın hassasiyeti ve en son Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın cumhurbaşkanı seçimine yönelik beklentilerinde herhangi bir değişiklik olmadığına yönelik açıklaması ister istemez dikkatleri cumhurbaşkanı adayına çekiyor. Başbakan Erdoğan'a yüzde 46.5 oyun omuzlarına yüklediği sorumluluğun gereği, ilk gece verdiği uzlaşmadan yana konuşmasını hatırlatan çevreler, Erdoğan'ın gerilim yaratmayacak bir isme daha sıcak bakacağı izlenimini seslendiriyor. Öte yandan Abdullah Gül isminin de yıpranmaması için kendi arzusu ile adaylıktan çekilip TBMM Başkanlığı koltuğuna oturması gerektiği yorumu ağırlık kazanıyor. Ancak AK Parti içinde bazı isimler de, yüzde 46.5 oy alan partinin Gül dahil dilediği kişiyi cumhurbaşkanı adayı olarak belirlemesi gerektiğini yüksek sesle dile getirmekten çekinmiyor.
Başbakan Erdoğan'ın kafasında cumhurbaşkanı ismi şekillenmeden TBMM başkan adayının belirlenmesi mümkün değil. Gül cumhurbaşkanı adayı olmayacaksa TBMM başkan adayı olması en büyük olasılık. Cumhurbaşkanı ve TBMM başkan adayı da belirlenmeden Başbakan Erdoğan'ın kabine listesi yapması zor. Erdoğan, cumhurbaşkanı ve TBMM Başkan adayını belirledikten sonra ancak kabineyi oluşturabilir.

Kabine kurmak zor
Başbakan Erdoğan, kabineyi kurmakta çok zorlanacağa benziyor . Zira AK Parti'den milletvekili seçilen kişiler arasında o kadar çok Bakan olacak kişi var ki, bunlar arasında liste oluşturmak bir hayli zor. Bir taraftan eski kabine arkadaşları, bakan olmayı bekleyip de olamayan eski milletvekili arkadaşları ve yeni transferlerle yeni seçilen arkadaşları. En az 4 hükümet kurabilecek isim arasından gel de kabineyi kur. Benim gördüğüm kadarı ile mevcut kabinenin dörtte üçü yer almayacak. Kabinede yer alması garanti olan beş milletvekili var. Bülent Arınç, Ali Babacan, Binali Yıldırım, Recep Akdağ ve Kemal Unakıtan. Bu isimler dışında mevcut kabinedeki bakanların hiçbirinin bu kabineye girmesi garanti değil. Başbakan Erdoğan seçim gecesi Türk halkına verdiği mesajda AK Parti'ye oy veren yüzde 46.5'in olduğu kadar herkesin Başbakan'ı olacağını ve toplumun tüm kesimlerini kucaklayacaklarının altını çizdi. Onun için Bakanlar Kurulu'na alacağı isimler için çok seçici davranacağı kesin. Muhtemelen Kabineden bazı isimler parti yönetimine, parti yönetiminden bazı isimler de hükümet listesine kayacak. Yıpranan isimlerin kabinede yer almayacağı da kesin.