Hamza Yerlikaya Anadolu'nun tam orta yerinden, 'Yiğitler Diyarı'nın evladı. 17 yaşında 'Asrın Şampiyonu' olmuştu. 31 yaşında ise Milletvekili.
O çocuk yaşında mayosuna iliştirdi ay yıldızı. Şimdi şerefle yakasında taşıyacak. Yakışmadı mı? Elbette yakıştı. Onu oraya taşıyanlar da elbette akıllılık etti. Ne Türkiye'nin en önemli iki iş adamının referansı, ne Türkiye'nin en büyük kulüp başkanlarının talebi, ne milli takımlar teknik direktörünün ikazı, ne de Dolmabahçe Camii imamının ricası.
Hiç bunlara gerek kalmadan düşünülmüş ve uygulanmış bir irade. İki ayrı tarz iki ayrı uygulama! İŞİ EHLİNE VERMEK GEREK Bir yanda yukarıdaki değerli referanslara bile kulak asmayanların 'hazin kaybedişi', diğer yanda hak edenleri meclise taşıyan akıllı bir irade. İşte seçim ve siyasette kazanmanın yolu da bu. Peki kim kazandı? Doğruyu uygulayanlar. Hamza Yerlikaya ile Türk sporu. Bitti mi? Tabii ki hayır, şimdi beklenen işi ehline vermek! Memleketi yöneteceklerde ihtisas aramak.
Yani 'karakolda doğru söyleyip mahkemede şaşmamak.' Ekonomiyi bilen ekononomiyi, sporu bilen sporu yönetmeli.
Ve yapılan bir doğru başka bir doğruyla taçlandırılmalı. Ve Aslan Hamza gençtir, tecrübesizdir denmemeli. Tecrübe mi istiyorsunuz, Tüm spor camiası, birikimi ile sevgili Hamza'nın yanında.
Yayın tarihi: 25 Temmuz 2007, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/07/25//haber,DD4B5614CC9441C3B2952C872EC2FF09.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.