Ya oyun biterse ne olacak?

Dün iki toplantıyı izledim. İlki OECD ve DPT'nin ortaklaşa düzenlediği "Toplumların İlerlemesinin Ölçülmesi ve Teşvik Edilmesi" konulu uluslararası toplantıydı. Toplantıya katılan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'in konuşma metninde iki cümle dikkat çekiciydi. Şöyle diyordu Şener : "Genelde herkesin memnun olduğu bu 'oyun' ani olarak durduğunda ne olacağını kimse bilmemektedir. Bu durumda olası bir finansal türbülansın beraberinde ekonomik ve siyasi dalgalanmaları da getireceğini hesaba katmak gerekmektedir."

- En önemli konu - Ben bu sözleri duymadım. Konuşmaya yetişememiştim. Anadolu Ajansı'nın haberinde de bu cümleler yoktu. Konuşmayı dinleyenlere sordum, bu cümleleri Şener'in söylemediğini belirttiler. Basına dağıtılan konuşma metninde olmasına karşılık Şener demek ki konuşmasında yer vermeyi uygun bulmamıştı.
Ancak dün de piyasalar ABD'de mortgage piyasası ve hedge fon endişelerden dolayı kötüleşmeye devam etti. Konuşmasında yer vermese de Şener bugünkü hükümette yetkili bir bakan olarak önemli bir konuya parmak basmış durumda. Finansal piyasalardaki sürmekte olan oyunun ani olarak durması ekonominin en önemli konusudur. Ama gelecek dönemde siyasi partilerin bu konuda ne yapacağını veya böyle bir gelişmeye hazırlık yapıp yapmadıklarını bilmiyoruz.

- Yeni program gerekli - İkinci toplantı İstanbul Sanayi Odası'nın aylık meclis toplantısıydı. Konu "Seçim sonrası uygulanması gereken ekonomi politikalar" konuşmacı da İSO'da pek alışık olmadığımız şekilde TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu idi. Beraberinde getirdiği TEPAV Direktörü Güven Sak ve İstikrar Enstitüsü Başkanı, Merkez Bankası eski Başkanı Süreyya Serdengeçti'yi sanayicilere tanıttı. Önce İSO Başkanı Tanıl Küçük konuştu:
"Bu program misyonunu tamamlamıştır. Artık ekonomide yeni bir aşamanın başlaması gerekmektedir. Yeni dönemin programı mevcut makro kazanımları riske atmaksızın, ekonominin ihmal edilen alanlarına odaklanmalıdır. Yeni dönemin ekonomik programı yatırım, üretim, ihracat, istihdam ve rekabet gücü ayakları üzerine oturmalıdır. Buralara öncelik vermelidir."

- Önce siyasi reformTOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise daha farklı bir yaklaşım getirdi:
"Ekonomik reformların yapılabilmesi için önce siyasi sistem reforme edilmeli. Bunun için yeni bir anayasa hazırlanmalı, siyasi partiler ve seçim sistemi reformu yapılmalıdır. 2002 seçimlerine giderken 2001 ekonomik krizinden çıkıyorduk. O krizi fırsata çevirdik. Şimdi de bu siyasi krizi, reformları yaparak fırsata çevirebiliriz."
Tesbitler iyi de İstanbul Sanayi Odası'nda başka sanayicilerle de konuştum. Seçimler ve siyasi gelişmeler konusunda kafaları karışıktı. Küresel dalgalanma ve siyasi gelişmeler konusunda belki ürkme deyimi aşırı kaçabilir ama tedirgindiler denilebilir.
Bence Bakan Abdüllatif Şener'in küresel dalgalanma tehlikesi konusundaki tespiti de, İSO Başkanı Tanıl Küçük'ün yeni program vurgusu da, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun önce siyasi reform isteği de yerinde ve isabetli tesbitler. Eksik olan ise uygulama. Yeni dönemde bunları kim, hani lider, hangi kadrolar nasıl uygulayacak? Bir de uygulama ortamı olacak mı?
Seçimin ne ölçüde çözüm olacağını 22 Temmuz'da göreceğiz.

- Sonuç"Zaman bir çok örtüleri kaldırabilir" Rousseau