Çocuk ve uyku

Ali bir yaşında, geceleri en az 10 kez uyanıp ağlıyor.
Ece üç yaşında, anne ve babası yatmadan yatmıyor.
Can beş yaşında, birinin kulak memesi ile oynamadan uyumuyor.
Naz yedi yaşında, her gece anne ve babasının yatağına geliyor.
Cem sekiz yaşında, anne-baba arasında uyuyor.
Ela 10 yaşında, televizyon karşısında sızıyor.
Lara 13 yaşında, annesi sırtını okşamazsa uyuyamıyor.
Tan 16 yaşında, bilgisayar başından kalkamadığı için, çok geç uyuyor.
Kerem Bey 32 yaşında, eşi yataktan kalktığında uyumaya devam edemiyor.
Sevgi Hanım 40 yaşında, ışıksız uyuyamıyor. Neden?
Çünkü Ali, memede uyumaya alışmış, her uyandığında mama, süt verilmiş.
Ece yatsın diye, evin tüm ışıkları söndürülmüş.
Can yeter ki uyusun diye, anne ve babasının kulağı ile oynamasına izin verilmiş.
Naz, gece anne-baba yatağına geldiğinde, üzülmesin diye yatağına geri götürülmemiş.
Cem'in annesi, yoğun çalışan anne olmanın getirdiği suçlulukla, çocuğunun yanında yatmasını istemiş.
Ailesi söz geçiremediğinden Ela, istediği yerde ve saatte uyumaya alışmış.
Lara, annesinden ilgi almanın yolunu böyle bulmuş.
Tan, boşanmış anne-babanın çocuğu olduğundan, sınır konmamış.
Kerem Bey çocukluğunda hiç yalnız uyumamış, çünkü annesi, eşi ile her kavga ettiğinde soluğu oğlunun yatağında almış.
Sevgi Hanım, gençliğinde korkularından kurtulmanın yolunu aramamış.

SABAH İYİ KALKMAK İÇİN...
Vaktinde yatan, gece deliksiz uyuyan çocuk, sabah uykuya doymuş olarak kalkar. Belirlenen saatte yatmayı reddeden, çok geç yatan, dalana kadar anne-babasını yatağının başında esir eden, "Annem üç kitap okusun, babam üç masal anlatsın," diyen, gece sık uyanan, uyandığında tekrar dalamayan, yemek veya oyun isteyen, avaz avaz ağlayan, kucak diye tutturan, anne baba yatağına gelse de sakinleşemeyen çocuk, ertesi sabah aksi ve keyifsiz olur, annesiyle babası da sinirli ve yorgun olur. Sağlık sorunu, gazı ve koliti olan bebekler, aşırı hareketli çocuklar, gündüz enerjisini tüketemeyenler, ürkek ve endişeli olanlar, akşamları anne ve babasını göremeden yatanlar, evlerinde gerginlik olanlar, şiddetli arkadaş ve kardeş geçimsizliği yaşayanlar, öfkeli ve hırçın olanlar, günün kavgalarını geceye taşıyanlar, rahat ve huzurlu uyumakta zorlanabilirler. Uykularında ağlama, bağırma, diş gıcırdatma olabilir, kabus görülebilir. Çocuğa yatma düzeni ve uyku alışkanlığı kazandıracak önerilerim:

- Çocuğun gece ve gündüz uykularını, onun ihtiyacına ve ailenin düzenine göre ayarlayın.
- Bebeği, ağlar veya kusar endişesiyle memede tutarak, ayakta sallayarak, kucakta dolaştırarak, arabasında gezdirerek uyutmak yerine, ona kendi kendine uyuma fırsatı verin.
- Çocuğu, olanak varsa kendi odasında, kendi yatağında yatmaya alıştırın.
- Çocuğa odasını, yatağını sevdirin.
- Karanlık sevmeyen çocuğun odasını hafifçe aydınlatın.
- Yalnızlıktan korkan çocuğun yatağına oyuncak koyun.
- Yatmaya hazırlık sırasında, uykuyu kaçıran hareketli oyunlardan, korku dolu hikâyelerden, gerilim filmlerinden, azar ve cezadan kaçının.
- Çocuğun yatmadan önce anne ve babasına doymasını sağlayın, onu sevin, öpün, okşayın, ona sevildiğini söyleyin.
- Uyumadan önce çocukla sohbet ederek onu rahatlatın, korku ve endişelerini hafifletin, sorunlarını paylaşın.
- Yatmadan önce tuvalet ve temizlik alışkanlığını kazandırın.
- Gece kötü rüya gördüğünde daima anne ve babasının yanına gidebileceği güvencesini verin.
- Uyku bozukluğuna yol açan tıbbi, nörolojik veya psikolojik bir neden ya da kabus, gece terörü, uyurgezerlik gibi bir sorun varsa, konunun uzmanına başvurun.
- Yatma ve uyku konusunda anlayışlı fakat kararlı davranın.