'Çocukluk hayalim Nükhet Duru olmaktı'

Gülşah Saraçoğlu daha 25 yaşında, çok genç bir modacı. Ama ünlüler için tasarladığı kıyafetleriyle çoktan konuşulmaya başlandı bile. Bugüne kadar Nükhet Duru başta olmak üzere Sibel Can, Hande Yener, Seren Serengil, Demet Akalın, Seda Üren, Ebru Yaşar, Bengü, Banu Zorlu, Işın Karaca, Beyazıt Öztürk gibi isimlerle çalışan Saraçoğlu, şu an yoğun olarak Nazan Öncel için kıyafet tasarlıyor. Avangart kıyafetler tasarlamayı sevdiğini söyleyen genç modacı, tasarımlarının modelliğini de birbirinden iddialı fotoğraflarıyla kendisi yapıyor.

- Daha 25 yaşında olmanıza rağmen konuşulan bir modacı olmayı başardınız. Hikâyeniz nasıl başladı?
- Lisede herkes üniversite sınavlarına hazırlanırken ben "Modacı olacağım," diyordum, benim için rüya gibi bir şeydi ve hayalim gerçekleşti.

- Çocukken bebeklerine elbise dikenlerden, kesip biçmeye meraklı olanlardan mıydınız peki?
- Hayır, öyle değil. Bana dört yaşındayken, "Büyüyünce ne olacaksın?" diye sorduklarında, "Nükhet Duru olacağım," dermişim. Benim tek hevesim buydu yani. Dikiş, tarz gibi bugüne kadar öğrendiğim birçok şeyi de aslında Nükhet Abla'dan öğrendim. Onunla tanışmam da tamamen şanstı. Hande Yener için elbise hazırlarken bir konser sırasında kendisiyle tanıştım.

- Yani çocukluk hayaliniz bir anlamda gerçekleşmiş oldu...
- Ben Nükhet Duru'yu meslek zannediyordum, bunu çok samimi söylüyorum. Tabii dört yaşındaki çocuk ne anlar, herhalde onun şaşaalı elbiselerine olan hayranlığımdı bana bunu söyleten. 18 yaşında onunla çalışmaya başladım ve onu tanıdıkça kendisine olan hayranlığım da arttı.

- Nükhet Duru 18 yaşındaki genç bir kıza nasıl güvendi de sahne kostümlerini eline teslim etti?
- Çünkü her şeyi bilen bir kadın ve çok fazla tecrübesi var. Beni çok yönlendirdi, yani onun yönlendirmeleriyle, bana olan katkısıyla ben bir şeyler yaptım, yoksa ben hiçbir zaman Nükhet Duru'ya bir tarz yaratamam. O bana her konuda çok destek olmuştur. Ama benim enteresan fikirlerim belki insanlara ilginç gelmiş olabilir.

- Moda üzerine eğitim aldınız mı?
- Hayır, hiçbir eğitim almadım. Arkadaşlarım üniversiteye hazırlanırken ben Dilek Hanif'e gittim, bana bu işi ilk o öğretti, onun asistanlığını yapıyordum. Daha sonra da kendi yerimi açıp, kendi hayal ettiklerimi hayata geçirmeye karar verdim. Herhangi bir okul okumadım ama bu işin diplomayla değil, ruhla alakalı olduğuna inanıyorum. Çünkü en azından yaptığım birçok elbiseyi başkasının üzerinde görmüyorum. Benim ne evimde, ne atölyemde bir moda dergisi bulabilirsiniz; çünkü bakmam. Modayı tabii takip ederim ama mümkün olduğu kadar kendi tarzımı yaratmaya çalışıyorum.

'AVANGART SEVİYORUM'

- Modacıları birbirlerinden ayıran özellikler vardır. Mesela Nur Yerlitaş tüyleri, otrişleri sever. Sizin tasarımlarınızda neler öne çıkıyor?
- Nazan Öncel'in Omzumda Ağla isimli en son klibi için bir dönem kostümü hazırladım. Nazan Hanım 18. yüzyıldan fırlamış gibiydi. Yani ben, neyin nereden çıktığı belli olmayan avangart kostümler yapmayı seviyorum. Ama bir tek Nazan Hanım'a avangart kostümler hazırlayabiliyorum, yapmak istediğimi sadece onda uygulayabiliyorum çünkü tamamen aynı ruhu ve zevki taşıyoruz onunla.

- Nazan Öncel'in bir konseri için hazırladığınız kıyafetin göğüs kısmının üstüne bir meme resmi yapmıştınız. Bunu kolay kolay kimse giyemez herhalde...
- O çok istisnai bir durumdu çünkü ben Nazan Hanım'ı cömert bir toprak ana gibi görüyorum. Herkese o kadar destek olan bir kadın ki... Çok anaç bir ruhu var, bundan dolayı ona böyle bir kostüm hazırlamak istedim ve ana sütü gibi temiz şarkılarını sembolize ettim.