Baykal: DSP için yapacağımı yaptım

Seçimlere 68 gün kala, merkez sağın DP'deki ilk etkinliği dün gerçekleşirken, merkez soldaki işbirliği için önerilen "fermuar sistemi" nin sıkışmasından dolayı ilerleme kaydedilemiyor.
Soldaki bu sıkışıklığın aşılma ihtimali de dün akşam saatlerine kadar gözükmüyordu. Nitekim, dün öğleden sonraki sohbetimizde CHP lideri Deniz Baykal da bu gerçeği kabul etti.
Sohbetimiz süresince DSP'yi kırmamaya özen gösteren üslubundan da geri adım atmadı.
Hatta, negatif söylentilerden yola çıkarak yönelttiğim soruları da duymazlıktan geldi, sürekli "işbirliğinin olmasını istiyorum" vurgusunu yapıp ekledi:
" Gelinen son noktada bütünleşme değil, seçim işbirliği modelini içimize sindirdik. Başlangıçtaki isteğimiz bugün DYPAnavatan'ın yaptığı DP olayı gibiydi. Veya İtalya'daki Demokratik Sol Birlik gibi bir yapılanma. Bu olmayınca, 'Sizin istediğiniz gibi olsun; tamam gelin işbirliği' dedik. Ama hala DSP'den haber bekliyoruz. "

Üzülürüm...
Baykal'a, DSP ile seçim işbirliği olanağı bulamadıkları takdirde nasıl bir yol izleyeceklerini sordum; yanıtı şöyle oldu:
"Biz anlaşma noktasındayız, bekliyoruz. Kimsenin de benim kadar samimi olduğuna inanmıyorum. Eğer bu işbirliği olmaz ise en çok üzülen ben olurum."
Baykal, buna rağmen bir çıkış noktasının bulunacağı inancında; olmadığı takdirde ne diyeceğini de şu sözlerle ortaya koydu:
"Ben yapacağım kadarını yaptım. Hem 'Birleşme' diyorsunuz, hem de aleyhime slogan attırıyorsunuz. O zaman nasıl olacak bir işbirliği. Ben geleceğim noktaya kadar geldim; üstümüze düşeni yaptık; sonrası DSP'ye kalmış."
Anlaşılıyor ki, DSP'nin Amasya mitinginde aleyhine atılan sloganlara Genel Başkan Zeki Sezer'in sessiz kalmasına Baykal içerlemiş.
Bu aşamada geçmişte merkez sağ kadrolarda yer almış İlhan Kesici, İsmail Amasyalı gibi isimlerin milletvekili aday listesinde yer alıp almayacağını sordum.
"Ben iki kişiye adaylık önerdim; Necla Arat ve Nur Sertel; onlar da kabul etti " deyip şu yanıtı verdi:
"Henüz listeyle ilgili somut bir çalışmamız olmadı. 22 Mayıs'a kadar başvuru süremiz var. 4 Haziran'da da geçici listeleri YSK'ya sunacağız. Fazla zaman kalmadı. O tarihe kadar merkez sağdan listelere kim yansır bilemem."
Telefonu kapatırken de aklının DSP'de olduğu anlaşılıyordu:
"Benim beklentim DSP, DSP..."

Fermuar sıkışması
DSP lideri Zeki Sezer, "DSP'yi kapatın gelin demeyin, başka talebimiz de beklentimiz de olamaz" derken, niçin bu noktaya gelindi?
Her iki tarafın etkin isimleri dünkü sohbetimizde tıkanıklığın nedeninin milletvekili aday sayısında olduğunu kabul ediyor. CHP'ye göre DSP, "fermuar sistemini" önerip, "275'er aday belirleyelim, listeye bir bizden, bir sizden koyup 550'ye ulaşalım. Yoksa DSP teşkilatını çalıştıramayız. Hakkaniyetli olalım " demiş.
DSP'ye göre ise CHP, "Meclis'e 4 parti girerse çıkarabileceğimiz milletvekili sayısı ortada. Geçen seçimde 18 yerden milletvekili çıkaramadık. DSP'ye 8-10 garanti seçilecek yer verelim, gerisini ortalara veya aşağılara koyalım" önerisinde bulunmuş. Görüşmeler de bu noktada kalmış.
Sıkışan sistem açılabilir mi?
Baykal kadar, DSP lideri Sezer ve Genel Sekreter Ahmet Tan da uğraş veriyor; ancak bu hafta çözüm bulunamazsa zaman da umut da yok.