kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 26 Nisan 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
atv
Kanal 1
ABC

Arınç: 367, 567 aramam yeterli çoğunluğu gördüğüm zaman açarım

Yeni Haber
TBMM Başkanı Bülent Arınç, yarın yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turu öncesi, muhalefetin "görüşmelere başlanması için Genel Kurul Salonu'nda 367 milletvekili bulunması" tezi ile ilgili olarak, net konuştu.

Arınç, "Benim arayacağım şey başkan veya vekil olarak. 57. maddeye bakmaktır. Birleşimi açarım, tereddüt olursa yoklama ararım. İçerde 367, 567 aramam. İçerde, yeterli çoğunluğu gördüğüm zaman açarım. Yeterli çoğunluğun ne olduğu anayasada iki kere iki dört gibi yazılı, net" dedi.
Arınç, Başkanlık Divanı'nın ardından TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

ŞEREFİMLE TEMİN EDERİM, MİLLETVEKİLİ ARAMADIM

Arınç, milletvekillerini oturuma katılmaları yönünde telefonla aradığı iddialarının sorulması üzerine, "TBMM Başkanı'yım. Bütün milletvekillerini tanıyorum. AKP, CHP, bağımsız milletvekilleriyle dürüst, iyi ilişkilerim var. Yeminle şerefimle temin ederim ki hiçbir milletvekili ile oylamaya katılıp katılmama, oy verme konusunda tek görüşmem olmamıştır. Bir kişi çıkıp bunu söyleyemez. Cumhurbaşkanlığı seçimi için birini arayıp oylamaya ne olur katın, şu oyu verin demedim, demem de. Bu benim görevim değil. Bu yakıştırmadır, iftiradır" dedi.

KETENCİ, SELAM SUNDU

Arınç, görüştüğü iddia edilen milletvekillerinden Genç Parti İstanbul Milletvekili Emin Şirin'i aramadığını, SHP İstanbul Milletvekili Ahmet Güryüz Ketenci'nin ise kendisini telefonla arayarak selamlarını sunduğunu belirterek, "Hiçbir milletvekili ile görüşmem olmadı, olmayacak. Olursa bana yakışmaz" dedi.

ANAYASA MAHKEMESİ KARARINA SAYGI DUYARIZ

Yarınki oylamada anayasal çerçeve içinde görev yapacağını belirten Arınç, 367 tartışmaları ile ilgili olarak, şunları kaydetti:
"367 gerekli diyen var, yok diyen var. Ben Meclis'i yöneten, içtüzüğü çok iyi bilen başkan olarak, önceki meclis başkanlarının yüzde 95'inin kabul ettiği bir anlayış içinde, 1982 Anayasası'nın gösterdiği usul ve esaslar içerisinde yarınki birleşimi yöneteceğim ve gerekli kararları vereceğim. Benim açımdan her şey çok berrak, çok bellidir. Sonucu ne olursa olsun, iç tüzüğün bize verdiği yetkiyi kullanacağız. Meclis içinde de dışında da gerekli müracaatta bulunabilirler. O mahkemeye mi bu mahkemeye mi nereye isterlerse gidebilirler. Demokratik hak arama yöntemleri kutsaldır. Saygı duyarız. Türk yargısına güveniyoruz. Yargı kararı emsal da olacaktır. Anayasa Mahkemesi kararına da saygı duyarız. Kilitlenme oldu, demokraside hepsine çözüm vardır."

ERKEN SEÇİME PARLAMENTO KARAR VERİR

Arınç, Anavatan Partisi ve DYP'nin erken seçim talepleri ile ilgili olarak, "Muhalefetin erken seçim taleplerini değerlendirecek noktada değilim. Daha önce de sine-i millet, erken seçim, meclis yaşlandı denildi, bunların hepsi sözde kaldı. Parlamento çoğunluğunun bu konuda ne düşüneceği az çok bellidir. Bunun karar yeri parlamentodur" dedi.

367, 567 ARAYAMAM


Arınç, "Yoklama sırasında 367 arar mısınız?" ve "Anayasa Mahkemesi'nden olumsuz karar çıkarsa ne olur" sorularını ise, şu şekilde yanıtladı:

"Halkın kafasını karıştırmayalım. Anayasa ve içtüzükte bu soruların yanıtı vardır. Cumhurbaşkanı seçilir seçilmezse ne olur bunların karşılığını anayasa ve içtüzükte vardır. Turlar hiç başlayamazsa bunun siyasi sonuçları ne olur bunların hepsi bellidir. Türkiye, bir üçüncü dünya ülkesi, muz cumhuriyeti değildir. Herkes her şeyi yapabilir. Yeter ki hukuk, demokrasi içinde kalsınlar. Benim arayacağım şey, başkan veya vekil olarak. 57. maddeye bakmaktır. Birleşimi açarım, tereddüt olursa yoklama ararım. İçerde 367, 567 aramam. İçerde yeterli çoğunluğu gördüğüm zaman toplantıyı açarım. Yeterli çoğunluğun ne olduğu anayasada iki kere iki dört gibi yazılı, net. Siyasi parti lideri gibi şunu bunu söyleyemem, Meclis'i yönetiyorum ben."

TEZİÇ'İ ARADIM


YÖK Başkanı Erdoğan Teziç'e yönelik saldırı girişimini üzüntüyle karşıladığını ve kendisini bu sabah arayarak geçmiş olsun dileklerini ilettiğini belirten Arınç, "Türkiye'nin huzuru bozulmak istenmektedir. Birtakım senaryolar içinde bazı zavallılar rol oynayabilir. Güvenlik güçlerimiz olaya hakimdir. Kimse Türkiye'nin gücünü bozamayacaktır" dedi.

Arınç, siyasilere gerilimi düşürme konusunda büyük görev düştüğünü belirtirken, "Yüksek gerilim olduğu kanaatinde değilim. Gereken duyarlılığın gösterildiği kanaatindeyim. Herkes meydanlara çıkabilir, bunlara zenginlik içinde bakarız. Yeter ki yasal sınırlar içinde kalınsın" diye konuştu.

GÜNAHIMI ALDILAR

Gül'ün aday olarak gösterilmesinde etkili olduğu yönündeki iddialarla ilgili olarak Arınç, şunları kaydetti:

"Bu konuda günahımı çok aldılar. Gül'ün cumhurbaşkanı adayı olarak benim çok etkili, hatta bunu şantaja dönüştürdüğüm söylendi. Hem güldüm, hem şaşırdım hem üzüldüm. Kimileri beni dev güç haline getirdi, kimileri beni korkulacak insan haline dönüştürdü. Bunların hiçbirisi doğru değil. Beni ya tanımamaktan kaynaklanan ya da senaryo üretmekte mahir insanların yaptığı şeyler. Şu an meclis başkanıyım. Bir taraftan da Ak Parti milletvekiliyim. AK Parti'nin kurucuları arasındayım. Partide ağırlığı olan insanlardan birisiyim. Ben bunu siyasal anlamda bir avantaj olarak görmedim. Siyasette her noktaya seçilerek geldim. Bu benim siyasette aradığım bir özelliktir. Birilerinin elinden tutmasıyla değil seçilerek gelmeyi siyasetin en önemli unsurlarından birisi olarak gördüm."

Gül ile cuma günü, Erdoğan ile pazartesi günü görüşme yaptığını kaydeden Arınç, "İki görüşmeyi de yalnız yaptık. Üçüncü kişi konuya şahit değil ki, yazılsın. Senaryo, yakıştırma, Tuttuğu yerler olabilir tutmadığı yerler olabilir. Kendi uydurdukları senaryolara kendilerini kaptırmış insanları ancak Türkiye'de görebiliriz" dedi.

Gül ya da Erdoğan ile görüşmesinde "bu aday iyidir, bu eksiktir, fazladır" şeklinde değerlendirme yapmadığını ifade eden Arınç, "Yapmak bana yakışmaz. Hepsiyle iyi ilişkilerim, abi kardeş ilişkim var" dedi.
Adı adaylar arasında geçen Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Devlet bakanları Beşir Atalay ve Nimet Çubukçu'yu öven Arınç, Başbakan Erdoğan ile görüşmesi konusunda, "Ben adayın kim olacağı noktasında sadece görüşü alınan bir insanım. Binlerce anket yapılmış, bu işi oluşturan odur. Aday belirlemeden 10 saat önce görüşmenin olması, işin tabiatı olarak mümkün değil. Söylediklerimin etkili olması da benim kabahatim değil" dedi.

Gül'ün adaylığının büyük tasvip gördüğünü aktaran Arınç, "Bu, Gül'ün her şeye sahip olduğunu, diğer adayların hiçbir şeye sahip olmadığını göstermez" diye konuştu.

Arınç, "Çok adaylı cumhurbaşkanlığı yarışı olmasını isterdim. Hayırlı olsun. Her şey çok normal. Her şey yolunda, rayında gidiyor. İnşallah bu meclis 11. cumhurbaşkanını rahatlıkla seçmeli, yeni cumhurbaşkanı 16 Mayıs'ta görevine başlamalı" dedi.

PEHLİVAN FIKRALI YANIT: 40. OYUNUMUZ VARMIŞ


Arınç, "Gül dışında bir aday olsaydı aday olur muydunuz?" sorusuna ise, "pehlivan fıkrası" ile yanıt verdi. Arınç, "İster siyaset deyin, ister adaylığı kafasından geçirmiş bir insan deyin. Saat 24.00'e kadar bu rezervi bütün milletvekilleri kafasından geçiriyor olabilirdi. Eskiden pehlivanlar çırak yetiştirirlerdi. Yağlı güreşte, kara kucakta da türlü oyunlar vardır. Çırak bütün hareketleri öğrenir, usta her şeyi öğrettim der. Sonra çırak sıkılmadan, usta hadi güreş tutalım der. Usta, ona ders olsun diye, en sona sakladığı oyunu oynar, küt çırağın sırtını yere getirir. 39 öğretmiştim. haddini bil. 40'ını şimdi öğrendin der. İsterseniz böyle anlayabilirsiniz. Biz bu olayları ilk defa yaşamıyoruz. Ben şeffaf siyasetçiyim. Siyasetin çemberinden geçtik. Türkiye'de kendilerine bu konuda çok iyi gelişmiş zannedenlere ince oyunumuz varmış, 40. oyunumuz varmış diye göstermeyi arzu etmiş olabiliriz" dedi.

GÜNEŞ DAHA PARLAK DOĞACAK

Arınç, sözlerini, "Güzel günler geliyor. Güneş daha parlak doğacak bundan sonra. Hayırlı olsun. TBMM milletinden aldığı yetki ve sorumluluğu en iyi şekilde yerine getirecek" şeklinde bitirdi.

(ANKA)