Çankaya füzesi rampada

Meclis'te tören... Anıtkabir'de tören... Ardından Birinci Meclis'te tören... Sonra Meclis'te anıt açılış töreni... Daha bitmedi.
Meclis'te özel oturum.
Meclis'te resepsiyon.
Dün Ankara'da hep "tören" vardı.
"Kabuller" vardı.
Cumhurbaşkanı'nın, Başbakan'ın "çocukları kabulleri."
"İkili görüşme" vardı.
Erdoğan-Arınç görüşmesi.
Ancak dün Ankara' da neler olduysa hepsi de Çankaya seçiminin gölgesinde oldu.

Kafaların "derinliğinde" 4 soru:
1. Çankaya'ya kim çıkacak?
2. Tayyip beyin çıkışı kesin gibiydi... Ne oldu da sürprizden bahsedilmeye başlandı?
3. Başbakan'ın kafasını ne karıştırdı?.. Başsavcı'nın, YÖK'ün, Genelkurmay'ın, Köşk'ün çıkışları mı?
4. Yoksa 14 Nisan Tandoğan mitingi mi siyasetin kimyasını bozdu?

Dün pek çok kişiyle konuştuktan sonra "bir şeyi" fark ettik.
AK Parti'nin MKYK toplantısı "çok önemli."
Kafalar "orada çok karışmış."
Zira orada açık açık tartışılmış ki:
"- Tayyip beyin Köşk'e çıkması halinde AK Parti hangi sıkıntıları çekebilir?"

Tayyip beyin Çankaya'da "huzur içinde oturabilmesinin" ön şartı, AK Parti'nin "yeniden iktidar olması."
"Tek başına iktidar."

AK Parti "yeniden" tek başına iktidar olamazsa:
1. Koalisyon gündeme gelecek.
2. Kim kiminle koalisyon kuracak?
3. DYP' nin tavrı ne olacak?.. DYP, AK Parti' ye koltuk değneği olur mu?
4. Yoksa DYP, AK Parti karşıtı bir koalisyona mı sıcak bakar?
5. AK Parti sandıktan birinci çıksa bile hükümet olamazsa, Tayyip bey Çankaya' da ne yapar?
6. AK Parti karşıtları Meclis'te çoğunluk elde ederlerse, bazı bakanların Yüce Divan'a gönderilmesi süreci işletilir mi?

Bir hafta önce Tayyip bey için "Çankaya konusu bitmişti."
AK Partili'ler "biz seçeceğiz" diyorlardı.
"Hak bizim" havası hakimdi.
Sonra "tereddüt" doğdu.
Tereddüt "siyasi yangın" dır.
Tayyip bey günlerdir "yangını söndürmeye çalışıyor."

Başbakan'ın, ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu'ya gidişi "çok önemli."
1. Tayyip bey kendi nefsi için Mumcu'ya gitmez... Mumcu'dan kendisi için bir şey istemez.
2. Öyleyse neden gitti?
Mumcu'nun kapısını çalması "Çankaya' ya çıkmaktan vazgeçmesinin" ilk göstergesi mi?

Çankaya için fırlatılacak "füze" hazır.
"Geriye sayım" başladı.
Ama "astronot" belli değil.
"Seçici heyetin" kafası bulanık.
Kamuoyu "hepten bulanık."

Tokat'ta bir söz var:
"Ayranım budur, dopdolu sudur, yersen de budur, yemesen de budur."
İktidar daha düne kadar "bu havadaydı."
Hava birden değişti, şimdi iktidar "baş ağrısı çekiyor."
Bu da doğal.
Baş ağrısı baştakine aittir.

Yayın tarihi: 24 Nisan 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/04/24//haber,41E94569B30645D3BB10D5C173632B5F.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

Yazarın Önceki Yazıları