- Ailenizde sizi anlayan, destekleyen biri oldu mu?
- Hiç kimse, hiç kimse elimi tutmadı. Bu yazıyı okuyan ailelerden rica ediyorum, bu Allah'ın insanlara verdiği bir şey, hiç kimse bunu istemez. Bunları okuyan beylerin bayanların çocukları, torunları olacak, yaşlılıklarında onlara bakacaklar ama bizim hiçbir zaman böyle bir şansımız olmayacak. Bir de hiç sevmediğim, duymaktan nefret ettiğim 'dönme' diye bir tabir var. Biz başkaları gibi köşeyi dönmedik, sadece bedenimizi ruhumuza uydurduk. Lütfen insanlar bize öyle yaklaşsın.

- Cinsiyet değiştirme operasyonunu ne zaman yaptırdınız?
- 24 yaşındayken Londra'da, 26 psikiyatristin onayıyla oldum. Bu 10 saatlik çok zor bir operasyon ama belki sokaktaki 10 kadının dokuzundan daha mutluyum şimdi. Kadın olmasaydım herhalde çoktan intihar ederdim. Kadın doğdum, kadın yaşıyorum ve bir kadın olarak Allah'ın huzuruna çıkacağım. Günah işlemediğime inanıyorum, namaz kılıyorum, Allah kabul etsin, affetsin.

- Cinsiyet değiştirenler çok dindar oluyor, sizin gibi namaz kılıyor, Kuran okuyor. Bunları yaptıran içten içe duyulan bir suçluluk hissi mi?
- Hayır. Gerçek bedenimize kavuşunca, huzura kavuşuyoruz ve şükrediyoruz. Hayatta iki büyük hayalim var. Televizyonda görmüştüm, Karadeniz'de bir köyde öğrenciler, hastalar, yaşlılar, nehri bir ipin üstünden geçiyor. Oraya annemin, babamın adına bir köprü yaptırmak istiyorum. Bir de huzurevlerini gezeceğim ve kendime beni çok seven bir cici anne, cici baba bulup onlara evlat olacağım.

- Aileniz kadın kimliğinizi ne zaman kabul etti?
- Londra'da ameliyattan çıktığım gün ağlayarak annemi aradım ve ameliyat olduğumu söyledim. O da "Hayalindi, inşallah bundan sonra mutlu olursun kızım," dedi (ağlıyor). İlk o gün "Kızım," dedi bana, ondan sonra da hep kızı oldum. Babam ise ben ortaokuldayken vefat ettiği için göremedi beni.

- Merve ismini nasıl seçtiniz?
- Benim isim babam Zeki Müren'dir. Ben onun manevi kızı gibiydim. Lüksü, güzelliği çok severim. Güzelliğime çok düşkünümdür, bütün estetik ameliyatlarımı İtalya'da yaptırdım. Beni Seren Serengil'e benzetiyorlar, bir de Bülent Ersoy'a tabii.

- Bülent Hanım size destek oldu mu, sonuçta aynı şeyleri yaşayan iki insansınız?
- Asla. Bu bir harp meydanı. Naomi Campbell, Tyra Banks'e destek oluyor mu? Bu, onun gibi bir şey. Ama bence Bülent kendisiyle aynı kaderi paylaşanlara destek olmalı, o bu konudan uzak duruyor. Fakat ona atılan her laf bana atılan bıçak gibi geliyor, o kadar üzülüyor, yıpranıyorum.