|
|
Çocuklar irkiliyor kızlar hoşlanıyor
Adı Seyhan değil Cihan. Saçı briyantinli değil, dağınık. Tıraşı sinek kaydı değil, sakallı. İyi değil, kötü. Devrim Saltoğlu, 'Asmalı Konak'tan sonra yine ağaların olduğu 'Sıla'da oynuyor, cuma geceleri herkes ondan nefret ediyor! "Ben normal hayata devam ediyorum ama sakal yüzünden insanlar rolümün etkisinden çıkamıyor" diyor gülerek....
Bir dönemin başarılı dizisi 'Asmalı Konak'taki sinek kaydı tıraşı, briyantinli saçlarıyla kızların dikkatini çeken Devrim Saltoğlu, yine bir ağa dizisinde. Ama bu kez 'töre'ye vurgu yapan, bir başka reyting rekortmeni dizi 'Sıla'da. Üstelik kötülerin kötüsü bir ağa rolünde... Boran'ın amcaoğlu Cihan'ı hayata geçiren Saltoğlu, en çok oynadığı karakter yüzünden insanların kendisine bakış açısının değiştiğinden dem vuruyor. Başarılı oyuncu "Kötülük derecesini biraz kaçırdım galiba! Bundan şikayetçiyim aslında. Ben çocukları çok severim. Önceden koşarak sarılan çocuklar bana şimdi irkilerek bakıyor" diyerek ekliyor: "Gerçi sakaldan da hoşlanan kızlar olduğunu öğrendim."
*
'Asmalı Konak'ta da burada da bir ağalık var... Bir ağalık durumudur gidiyor. Öyle bir tesadüf var. İsimler bile benziyor. Burada Cihan, orada Seyhan karakteriydi. Çok güçlü isimler. Bana öyle yakıştırılıyor. Ama bir ağalık yakıştırması da var bana. (gülüyor)
BU KADAR KÖTÜ OLMA!
* 'Sıla'da anlatılan konu çok dikkat çekici. Çekimler için uzun süre Mardin'deydiniz. Benzer hikayeleri gözlemlediniz mi? Şimdi biz hikayeyi anlatırken Doğu'nun her tarafında bu olaylar yaşanıyor sanılıyor, her evde bu olaylar var zannediliyor. Tabii ki, her evde yok. Oranın da aydınları, oranın da ileri gelenleri bunları uygulamıyor. Ama kesinlikle Doğu'nun birçok yerinde bu tarz hikayeler var. Üstelik biz bunu yumuşak bir şekilde anlatıyoruz. Yakışıklı genç bir adamla, genç güzel bir kadının hikayesi bu. Yeri geliyor 14 yaşındaki kız, 80 yaşındaki adamla berdel durumuna düşürülebiliyor. Biz yumuşak bile anlatıyoruz bu hikayeyi. Daha ağır şeyler oluyor. Bu bir gerçek. Herkes bunu yapıyor demiyorum. Ama Doğu'da bu gerçekler var.
* Mardin'de özellikle erkekler bu anlatılanlara karşı çıkıyor bildiğim kadarıyla... Doğru. Hiçbir yöre kendinin yanlış tanıtılmasını istemez. Haklılar da. Gerçekten yüzde 80'inde bu tarz hikayeler yaşanmıyor. Ben de gözümle şahit olmadım. Birkaç istisna bile olsa bu olaylar, gerçi istisnadan çok daha fazla, bunları anlatmak zorundayız. Bize 'Anlatın ki bir daha yaşanmasın' diye destek olmalı oradaki insanlar. Olanlar yok değil ama olmayanı da var.
GERÇEK YÜZÜMÜ UNUTTUM
* Hiç sert tepki aldınız mı? Yok, öyle sert bir tepki almadık. Genelde yardımcı olmaya çalıştılar. Ama canlandırdığım karakterden dolayı durdurup 'Onları ayırma', 'Bu kadar kötü olma', 'Biz seni tanıyoruz, nasıl bu kadar kötü olursun!' diyenler oldu bana. Ama rol çok dişi bir rol. Ben de rolün getirdiği bütün malzemeyi kullanıyorum. Sonunda da böyle kötü bir karakter ortaya çıkıyor.
* Yakınlarınız, tanıdıklarınızın tepkisi nasıl peki? Çok kötü buluyorlar; 'Çok kötü adamsın' diyorlar. Kötülük derecesini biraz fazla kaçırdım galiba. (gülüyor) Tanıdıklarımın bakışlarında beni kontrol eden bir tavır görüyorum. 'Acaba bu adam nasıl bu kadar kötü oluyor' gibi bir durum var. Elimde o kadar güzel malzemeler var ki, olabildiğince kötü olabiliyorsun. Sakal çok değiştirdiği için beni 'O mu değil mi' diye bir süzüyorlar zaten önce. Bundan biraz şikayetçiyim aslında. Çocukları çok seviyorum, önceden koşarak sarılan çocuklar şimdi irkilerek bakıyor.
* Sakal epey yadırgandı yani? Ben kendimi yadırgadım, insanlar nasıl yadırgamasın! Şimdiye kadar bu kadar sakal bırakmamıştım. Sakalımın bu kadar kara çıkacağını da tahmin etmiyordum. Gerçekten şu an yüzümü unuttum. Sahneden sonra rolden çıkıyorum, ertesi gün normal hayatıma devam ediyorum ama sakal yüzünden insanlar benim rolümün etkisinden çıkamıyor. (gülüyor) Bana roldeki gibi yaklaşıyorlar. Bu dizi devam ettiği sürece sakallar devam edecek gibi gözüküyor...
* 'Asmalı Konak'tayken yakışıklı bir ağaydınız. O zaman kızların da size yoğun bir ilgisi vardı. Şimdi ilgi nasıl? Beni seven belli bir kitle var. Orada sinek kaydı traş, biryantinli saçlar vardı. Burada sakal var. Şunu söyleyeyim; sakaldan da hoşlanan kızlar olduğunu öğrendim! (gülüyor) İşin şakası bir yana artık nişanlandım, başım bağlı. Mayıs-haziran gibi de evlilik olacak galiba.
MUSTAFA KIZIL
|