Mahsur.. Mahzur!..
SON günlerde ısrarla birbiri yerine kullanılan iki kelime.. Hem de en büyük gazetelerde.. Her defasında "Bu kez yazacağım" diyorum, bir şey oluyor, atlıyorum.. Bir editör dilimden kurtuluyor.. Ama bu defa kurtulamayacak.. Çünkü yanlış kullanım bu defa Şef Editörde.. Sevgili Fatih Kardeşim de düşmüş tuzağa.. "Bunun bir mahsuru var mı" demiş?.. Cümleden anlıyorsunuz.. Kasıt "Bunun zararı var mı" demek.. Oysa yazılan "Bunun muhasara edilmişi var mı" gibi anlamsız laf.. Mahzur, sakınca, engel demek Türkçe'de.. Arapça "zarar"la ayni kökten. Mahsur, kuşatılmış, sarılmış, çevrilmiş.. Arapça "hisar"la ayni kökten.. Eğer yanınızda bol yiyecek, içecek ve koruyucu malzeme varsa, dağda mahsur kalmanın pek de mahzuru yoktur.
|