| |
|
|
Bir Dünya Kenti: İstanbul!..
"İstanbul müthiş bir dünya kenti" dedi, Serpil.. Kızkardeşim ve damat Fethi, bayram tatili için İstanbul'dalar iki gündür.. Ortaköy'de Ertekin'de kahve içiyoruz akşamüzeri.. Serpil bütün gün, Taksim, Nişantaşı dolaşmış.. "İstiklal Caddesi harika olmuş" dedi.. "Çok uzadı ama, sonunda çok güzel taşlar döşenmiş.. Dün gece de çıkmıştım. Işıklandırma da çok iyi.. Taksim'i de ışıl ışıl yapmışlar.." Dünyanın en karanlık meydanı sonunda aydınlandı demek.. "Nişantaşı'nın en güzel, en ünlü Avrupa kentinden farkı yok.. Dünyanın en büyük markalarının dükkanları yan yana.. Müthiş vitrinler.. İçeri giriyorsun.. Öyle sonradan görme falan değil, tam da o dükkânlara yakışan bir müşteri kalitesi.." diye anlattı Serpil.. Avrupa'ya gittiğimizde ağzımız bir karış açık, aşağılık kompleksinden kıvranarak vitrin seyrettiğimiz günleri hatırladık beraber.. Ve de elimizde upuzun sipariş listeleri ile dolaşmamızı.. "Londra'ya iner inmez Oxford Caddesi'ne gider kaydımızı yaptırırdık" dedim.. "Son üç dört gidişimde tesadüfen geçtiysem geçtim, bu dünyanın en ünlü alışveriş caddesinden.." Oxford'da olan her şey Türkiye'de var çünkü.. Ve de giyim eşyası ise, büyük olasılıkla Türkiye'den gitme.. "İstanbul böyle olduktan sonra dünyanın tadını almaya başladım dedi, Serpil.. "Evvelde alışverişten başımızı alamazdık ki.. Şimdi müzeleri, galerileri, kentin doğal ve tarihi güzelliklerini, parklarını, çevresini dolaşma şansımız oldu ancak.. Dünyayı tanıma şansını bu harika İstanbul'a borçluyuz.." "Bir Ankaralı olarak izlenimlerini bir de sen yaz" dedim.. "Biz içinde yaşadığımız için güzellikleri senin kadar fark etmemiş olabiliriz. Anlat bize.. Ama yazın tam olsun, ben de sana bir İstanbul gecesi yaşatayım önce.." İlk durak, Serpil'in âşık olduğu Nişantaşı.. Niş!.. Aşkın Arsunan ve arkadaşları geceye başlangıç yapıyorlar hafta arasında.. Dost patron Kaya'nın da doğum günü değil miymiş meğer.. Dinlemeye doyamıyor insan Aşkın'ı ve ekibini.. Aydın Kahya, Georgia'yı içimize akıttı. Ve Duygu.. Ve o dillere destan Veysel yorumu.. Uzun İnce Bir Yoldayım.. İlham Gencer Ağabey de orada.. Üç şarkı da o patlatmadı mı.. En sonda da, benim en sevdiğim, öldüğüm, Falling in Love With You!.. Çıktık Niş'ten ver elini Emirgan.. Sabancı Müzesi'ni 50 metre geçince yeni bir dükkân var.. Kilisli Palace.. Üç dostum, Kilisli Mehmet Şahiner, Özcan (Daily News) Karamahmutoğlu ve ta Ali Sami Yen günlerinden Meşale restorandan hatırladığım Sevgili Adem bir araya gelip, Boğaz'ın en güzel ve en lezzetli mekânını açtılar.. Orayı ayrı ve ayrıntılı yazacağım.. Bu günlük iki satır.. Kilis mutfağının masalsı lezzeti ile Boğaz'a bakarak yemek yerine parmaklarımızı yedik.. "Boğaz manzarasına devam" dedim.. "Şimdi istikamet, daha şimdiden Dünyanın En İyi 10 Oteli arasına giren Les Ottomans.. Q Caz Bar'a uğrayacağız en son.." Uğradık.. Daha kapıdan girerken Serpil "Müthiş.. Müthiş" dedi.. Dünya güzeli Boğaz ve Les Ottomans ile birleşen dekoruyla çarpıyor Q insanı.. Benim de haberim olmamış nasılsa.. Sahnede B.J. Crosby.. "Bu o mu sahiden" dedim, M. Ali'ye.. "Smokey Joe's Cafe'nin, Chicago'nun yıldızı.." "Aynen" dedi, M. Ali.. "40 yıldır bu işi yaparım. Yüzlerce sanatçı getirdim bu ülkeye.. Bu en iyisi.." Olmaz olur mu?.. Dünyaca ünlü bir Broadway müzikal yıldızı.. Ödüllü tiyatro oyuncusu.. Müthiş cazcı B.J. Crosby Türkiye'de ve kimsenin haberi yok.. Bizdeki gazeteciliğe bakar mısın?.. Sütun sütun röportajları çıkmış olmalıydı şimdiye.. Serpil yorgun.. Fethi erken kalkacak.. "Bir uğrayalım, hemen kalkalım" diye söz alıp benden, girmişlerdi.. Sonuna dek kaldık.. Kimse kalkamadı yerinden, B.J. bitirene kadar.. Nasıl kalkabilirsin ki?.. Büyülüyor kadın.. Böyle ses.. Böyle sahne hakimiyeti.. Ve de İmer.. Dünyanın sayılı trompetçilerinden bir Türk.. "Böyle bir gece kulübü dünyada yok" diye ittifak ettik çıkarken.. Dünyada başka Boğaz yok ki, olsun!..
|