İzmit eski Belediye Başkanı Sefa Sirmen, Yuvacık Barajı'yla ilgili eleştirilere "Bu projede Cevdet Sunay'dan Turgut Özal'a, Süleyman Demirel'e kadar herkesin imzası vardır. Bizimle bir ilgisi yok. İhaleyi DSİ yaptı" diye yanıt verdi.
Habertürk'te Basın Klübü programına katılan Sefa Sirmen, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Sirmen, Belediye Başkanı olduğu dönemde İzmit'in büyük su sıkıntısı içinde olduğunu belirterek dönemin Başbakanı Turgut Özal'ın "bir 30 yıl daha bekleyemeyiz bu konu acil" dediğini aktardı. Sirmen, Özal'ın Gama inşaatın patronuyla konuşarak "Kredi bul, bu barajı tamamla" dediğini de iletti Sirmen, "Bu projede Cevdet Sunay'dan Turgut Özal'a, Süleyman Demirel'e kadar herkesin imzası vardır. Bizimle bir ilgisi yok. İhaleyi DSİ yaptı" diye konuştu.
DOKUNULMAZLIĞIM
KALDIRILSIN
Yolsuzluk konusunda hiçbir endişesi olmadığını ifade eden Sirmen, milletvekilliğinden istifa ederek İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne adaylığımı koyduğunu anımsattı. Sirmen, "1 milyon 400 bin oy aldım. Bir çekincem olsa milletvekilliğini bırakıp belediye başkanlığına adaylığımı koymazdım. AKP yarın benim dokunulmazlığımı kaldırsın" diye konuştu.
ARAŞTIRMA KOMİSYONU TARAFGİR
Sirmen, Yuvacık'la ilgili Meclis araştırma komisyonunun da taraflı olduğunu savundu. "Zaten AKP'nin bölge vekillerinden oluşturulmuştur" diyen Sirmen'e yanıt TBMM Yuvacık Barajı Araştırma Komisyonu Başkanı Muzaffer Baştopçu'dan geldi. Baştopçu şöyle konuştu:
"Bizim raporumuzda her şey bilgi ve belgelere dayalı olarak yapılmıştır. Yatırım Maliyeti 460 milyon dolara planlanan proje 864. milyon dolara çıkarılmıştır. Bu baraj bize 4 milyar dolara malolacaktır. Gerçek maliyeti 250 milyon dolardır oysa. Sefa Sirmen bile bile orda şov yapıyor. 148 tane milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması talebi dönem sonuna bırakılmıştır." MALVARLIĞIMDA ARTIŞ YOK
Sirmen, halkın içinde başı dik dolaştığını, kendisinin ya da yakınlarının malvarlığında artış olmadığını söyledi. Belediye başkanı olmadan ve milletvekili olduktan sonra malvarlığını açıkladığını kaydeden Sirmen, "Bu konuda dava açıldı ve mahkeme kararıyla kardeşlerim dahil hiçbir yakınımın malvarlığında bir artış olmadığı kanıtlandı. Fatih Altaylı bana yaptığı bu çağrının aynısını Başbakan'a ve Çevre ve Orman Bakanı Pepe'ye de yapsın" diye konuştu.
İSTANBUL'A SU SATMA TARTIŞMASI
Sirmen, Nurettin Sözen'in İstanbul Belediye Başkanlığı döneminde 189 milyon metreküp suyun İstanbul'a verilmesi konusunda anlaşma yaptıklarını belirterek, "Tayyip Erdoğan 1994 faaliyet raporunda Yuvacık Barajı'ndan 100 milyon metreküp su alacağını taahhüt ediyor" dedi. Belediye Başkanlığı döneminde Erdoğan'ı ziyaret ettiklerini anlatan Sirmen, "Pendik Şığlı'ya kadar boruları getirdik bu boruların döşenmesi için sizden izin istiyoruz dedik. Bizi çok sıcak karşıladı. Veysel Eroğlu'yla (Dönemin İSKİ Genel Müdürü) görüşeyim dedi. Ama o günden sonra bizimle bir daha görüşemedi. Bizi kabul etmedi. Anladık ki biz İstanbul'a su veremeyeceğiz" diye konuştu.
Sirmen, Sözen'le yapılan protokollerin Erdoğan tarafından iptal edilmediğini belirterek iddialarını yineledi:
"İSKİ bu suyu almadı ama biz bu taahhütler doğrultusunda kredi almıştık. Bize getirilen anlaşmalarda 100 milyon metreküp İstanbul su alacaktı bizden. Ama bu sözleşmelere imza atanlar sözlerinde durmadılar. 1999'da İzmit çok temiz bir suya kavuştu. Suyumuz çok ama satamadık. TÜPRAŞ yangını Yuvacık Barajı sayesinde söndürüldü." MEVCUT BAŞKAN: BİZİM DE SORUMLULUĞUMUZ VAR
Programa telefonla katılan İzmit Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ise susuzluk sorunuyla ilgili "belediye olarak bizim de sorumluluğumuz var" dedi. Hesap sorulması gerekenin barajın neden yapıldığı değil, "yap işlet devret" sözleşmesi olduğunu anlatan Karaosmanoğlu, şunları söyledi:
"50 yıllık su ihtiyacını karşılayacak denilen bir baraj varken yeni baraj yapmayı göze alamadık. Halka anlatamayız böyle bir şeyi dedik. Ama yeni bir baraj yapılmalıydı. Biz bunu yapmadık. Ben halkımdan gerekirse özür dilerim. Biz bu barajın tamamen biteceğini tahmin edemedik."