|
|
'Angut mizahçı olmaz. Neşeli görünseler de içe kapanıktırlar'
- Kimsenin içindeki itici güç steril bir dünyadan ya da ruh halinden çıkmaz. Çizgisi olan düzgün kız, yeteneğinizi açıklamıyor gibi... - Mizah yapabilen birinin gerçek hayatta görünüş itibariyle mesafeli ve kibar olmasını bağdaştıramıyorsun. Eğer belli bir uzaklıktan senin dediğin gibi "A plus" ama sürprizi olmayan biri gibi görünüyorsam, bu ilk başta bakanın önyargısıyla ilgili bir şey. Bir de tabii, hepimizin hayatta maskeleri var. Ben de ailemin, belki aldığım eğitimin, arkadaşlarımın etkisiyle, yıllardır o yaşam tarzına göre giyinip davranıyorum. Sürprizlerimi, arızalarımı da yakın arkadaşlarım veya yazdıklarımı okuyup seyredenler bilsin. Aslında bu yüzden röportaj vermeyi de sevmiyorum ben. Röportajı yapan haklı olarak, bir eksik, zaaf, arıza bulmaya çalışıyor, ruhumu ortaya çıkarmaya çalışıyor ki hikâye ilginç olsun. Aynı benim dizideki karakterlere yaptığım gibi aslında! Ben de "Kime ne canım" diyorum. Benim ruhumdan kime ne yani. Ama ipucu vereceksem illa, bence mizah yapan insan zaten kafadan kontaktır biraz! Benim teorim, aşırı hassasiyetle ilgili bir durum olduğu. Acıya üzüntüye tahammülün olmadığı, bunlar seni herkesten çok yaraladığı için, işi komediye vuruyorsun. En ağır durumları anlatırken bile mizaha sarılıyorsun. Angut mizahçı var mı? Yok. Genellikle çok hassas, kafası çalışan, neşeli görünseler de içine kapanık, her şeyi çok fazla kafada kuran tipler. Mizahçının ruhuna indiğinde, en azından kişisel olarak benim, sanki bu geçerli bir teoriymiş gibi geliyor.
|