|
|
|
|
|
Susurluk'un 10'uncu yılı
Susurluk Kazası'nın üzerinden 10 yıl geçti. Kamyon şoförü, "Bir kaza yaptım, hayatım kaydı" diyor.
Susurluk davaları arapsaçına döndü
Susurluk'ta 10 yıl önce yaşanan kaza siyaset-polismafya arasındaki karanlık ilişkileri gün ışığına çıkardı ancak sanıklar hakkındaki davalar hâlâ sonuçlanmadı.
Balıkesir'in Susurluk ilçesi yakınlarında 3 Kasım 1996'da meydana gelen, Abdullah Çatlı, Gonca Us ve Hüseyin Kocadağ'ın ölümü, dönemin DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Edip Bucak'ın yaralanmasıyla sonuçlanan trafik kazasının üzerinden 10 yıl geçti. Kuşadası'ndan 3 Kasım 1996'da yola çıkan ve Kemalettin Eröge Polis Okulu Müdürü Hüseyin Kocadağ'ın kullandığı 6 AC 600 plakalı 600 Sel Mercedes'' marka otomobil, Susurluk'u geçtikten sonra, '"NATO Yolu'', mevkiide, bir benzin istasyonundan yola çıkan Hasan Gökçe yönetimindeki bir kamyona arkadan çarptı.
Sahte
kimlikli çatlı Kazada, "Mehmet Özbay'' sahte kimlikli Abdullah Çatlı ile polis şefi Hüseyin Kocadağ ve manken Gonca Us öldü, Sedat Edip Bucak yaralandı. Basın kuruluşlarının haber merkezlerine ilk etapta "Ölümlü trafik kazası'' olarak ulaşan kaza, hayatını kaybedenlerden birinin, "12 Eylül 1980'den önce Ankara'nın Bahçelievler semtinde 7 TİP'li öğrencinin öldürülmesi olayına karışmak ve Mehmet Ali Ağca'nın Malta Cezaevi'nden kaçırılmasına yardımcı olmak'' suçlarından aranan ülkücü Abdullah Çatlı olduğunun anlaşılmasıyla ayrı bir önem kazandı.
DAVA BİTMEDİ Kazadan sonra İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığı, "Cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak" suçundan soruşturma başlattı. Bucak'ın korumaları olan özel timci polis memurları Ayhan Çarkın, Ercan Ersoy, Oğuz Yorulmaz, Mustafa Altunok ve Enver Ulu ile Bucak'ın şoförü Abdülgani Kızılkaya tutuklandı. Sonra İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığı, İbrahim Şahin, Ayhan Çarkın, Ayhan Akça, Ercan Ersoy, Oğuz Yorulmaz, Enver Ulu, Mustafa Altunok, Ziya Bandırmalıoğlu, Abdülgani Kızılkaya, Yaşar Öz ve Korkut Eken hakkında dava açtı. Ali Fevzi Bir, Sami Hoştan ve Haluk Kırcı'yı da ek iddianamelerle sanıklar arasına katıldı. Dokunulmazlıkları kaldırılan Bucak ve Mehmet Ağar için de davası açıldı. Ancak İstanbul 6 No'lu DGM, Bucak'ın dosyasını ana davaya eklerken, Ağar dosyası isnat edilen suçlar Emniyet Genel Müdürlüğü döneminde olduğu için Danıştay'a gönderildi. Fakat 1999'daki seçimlerde Bucak ve Ağar tekrar milletvekili seçildiği için yargılama durduruldu. İstanbul 6 Numaralı DGM, İbrahim Şahin ile Korkut Eken'in bulunduğu 14 sanık hakkında 4 ile 6 yıl arasında değişen hapis cezaları verdi. Yargıtay 8. Ceza Dairesi mahkeme kararını bozdu. Dosya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın itirazı üzerine 8. Ceza Dairesi'ne yeniden gönderildi. Yapılan inceleme sonucu, Eken ve Şahin'in 6'şar, diğer 12 sanığın da 4'er yıllık ağır hapis cezalarını onandı. Son olarak sanıklardan Mustafa Altunok, yeni TCK'nın lehe hükümlerin uygulanması için başvurdu. "Susurluk Davası''nın 14 hükümlüsü hakkında yeni TCK'ya göre yapılan yargılamada savcı, kesinleşen mahkeme kararı üst sınırdan oluşturulduğu için yeni TCK'nın sanıklar lehinde bir durum oluşturmadığını söyledi. Bucak'ın ayrıca yargılandığı ve zaman aşımı süresinin dolmasına yaklaşan dava ise 5 Ekim'de yapılan son duruşmadan sonra karara kaldı.
Sadık GÜLEÇ
|