Kaybolan eşeği bulmak
Allah sevdiği kuluna önce eşeğini kaybettirir, sonra da buldururmuş. Beşiktaş için herşey bu atasözündeki gibiydi. İlk 60 dakikayla son 30 dakika arasında bir manik depresif hastanın yaşayabileceği farklılıklar yaşandı. Maçta çok önemli kırılma noktaları var. Herşey iyi giderken Kleberson sakatlanıp çıkıyor. İlk yarıda herşey Beşiktaş'ın istediği gibi. Orta saha top yapıyor, defans fazla hata yapmıyor. Özellikle Nobre ve Gökhan da "Gol ha geldi ha gelecek" denen pozisyonlara giriyorlardı. İlk yarıda "Bu mu CSKA Sofya?" dedik. İstanbul'da Beşiktaş'a kök söktüren CSKA ile hiçbir ilgisi yoktu. Sonra 2.yarı başladı. Yine maça baktığımzda "Gruba hoşgeldin Beşiktaş" diyorduk. Hatta bu aralarda Gökhan öylesine bir gol kaçırdı ki, futbolla çok haşır neşir olanlar birden korkmaya başladılar. Acaba atamayana atarlar mı diye? Ve 60'da Beşiktaş için tatlı rüya bitti. Bir yan top, önce defans ama daha büyüğü Runje'nin hatasıyla CSKA golü buldu. Bu panik havası o ana kadar tutuk oynayan CSKA'ya yaradı. Beşiktaş "Bir gol daha yersem herşey bitecek mi acaba?" derken, o golü de yiyiverdi. Yine bir yan top yine bir defans hatasıyla maç uzadı. O an ruhumuzda Beşiktaş'ın o acı dolu nostalji rüzgarları esmeye başladı. Romanya'daki Roşu maçında Sanlı kaptanın silueti gözümüzün önüne geldi. Bir de Malmö maçını ve ağlayan taraftarı hatırladık.
NOBRE HERKESİ KURTARDI Maç uzatmaya gidiyor, şanslar eşitleniyor, hatta CSKA moral farkıyla uzatmaya avantajlı giriyordu. İşte o dakikada Nobre sahneye çıktı. Oynadığı her maçta mücadelesi ve iyi niyetini sahaya koyan ama kabiliyeti kadar oynayabilen Nobre, Beşiktaş'ta Süper Kupa'dan bu yana gol atamamıştı. Ama dün gece attı. Bu gol belki de 10 gole bedeldi. Bu gol belki de Tigana'yı ve Demirören'i kurtardı. Belki de Beşiktaş'ın geleceğini kurtardı. Üstelik her Avrupa maçında dün geceki gibi cesur bir hakem bulamazdı. Ama dün geceki hatalar hem ligde hem de UEFA grubunda Beşiktaş için ciddi tehdit. Karar tabii ki mösyö Tigana'nın.
|