Hastalar sigaraya daha duyarlıdır...
* Bir devlet hastanesinde laborant olarak çalışıyorum. 15 yaşımdan beri sigara içiyorum. Başhekimlik karar almış, hastane içinde ve çevresinde sigara içilmeyecekmiş. Ben ne yapacağım. Sigara içmemeyi ben de çok istiyorum, ama bunu yapamıyorum. Yasaklamak çözüm mü? Sigara bağımlılığı, Dünya Sağlık Örgütü'nce bir salgın hastalık olarak tanımlanıyor. Her yıl 5 milyon kişi, sigaraya bağlı nedenlerle 8-12 yıl erken ölüyor. Bu rakam, her gün 80-100 uçak kazasına muadil geliyor. Sigara içenlerin yarısı, sigaraya bağlı hastalıklardan ölüyor. Öldürmese bile, sigara, kişiyi sınırlayan, yaşam kalitesini düşüren önemli hastalıklara neden oluyor. Sigaranın neden olduğu hastalıklar, tüm dünyada en sık görülen, en fazla öldüren, en çok sakat bırakan ve en yüksek tedavi maliyetlerine yol açan hastalıklardır. Tiryaki olan bir kişinin, kendi sağlığı için, sigarayı bırakmaktan daha iyi yapabileceği bir şey yoktur. Kendisi içmese de çevresel sigara dumanına maruz kalan kişiler, sigaraya bağlı risklere maruz kalıyor. Bir kişinin, riski bilerek ve üstlenerek sigara içmesini anlayışla karşılamak mümkündür. Ama istemleri dışında, insanların sigaradan zarar görmeleri mutlaka önlenmelidir. Yani, sigara içme özgürlüğü olmalıdır, ama Tanrı'nın her insana bahşettiği temiz bir hava soluma özgürlüğüne zarar vermeden. Özellikle bebek ve çocuklar ile kadınların, ev içinde; çalışanların, iş yerlerinde; yolcuların, toplu taşıma araçlarında pasif içici duruma düşürülmemeleri için her türlü önlem alınmalıdır. Hastaneye gelince, durum daha vahim! Çünkü hastalar, sigaranın zararlarına en fazla duyarlı popülasyondur. Hastane içerisinde sigara içilmesi hoş görülemez. Tedavi olmak üzere hastaneye gelenlerin sağlıklarına kastedilmesi, kabul edilebilir bir davranış değildir. Hastane içerisinde kimi alanlarda sigara içilmesine izin verilmesi, 'Havuzun bu köşesine işenebilir' yaklaşımıyla aynı kapıya çıkmaktadır. Bundan da öte; hastane çalışanlarının, örnek olma rolleri söz konusudur. Bir doktorun, hemşirenin ya da hasta bakıcının sigara içtiğinin görülmesi, gerek hastalar ve gerekse toplumdaki diğer kişiler için kötü model teşkil eder. Sigarayı bırakan bir çok kişi, sağlık çalışanlarının elinde sigarayı görüp, 'demek zararsızmış, boş yere sıkıntı çekiyorum' diyerek tekrar sigaraya başlayabilir. Hekim, hemşire, laborant, her ne olursak olalım, sağlık çalışanı olmak bir tercihtir. Bu mesleğin gereği; sağlık konularında rol model olduğumuzun bilinciyle sigara içmemek ve sigara karşıtı olmaktır. Sigarayı bırakamayan değil, 'bırakamayacağına inanan' kişiler vardır. İsteyen herkes sigarayı bırakır. Çevrenizde yıllarca sigara kullanmış, ama terk etmiş pek çok kişi bulabilirsiniz. ABD'de 20 yılda 35 milyon kişi sigarayı bırakmıştır. Bu kadar çok kişinin yapabildiği bir işi yapamıyorum demek; kendinize haksızlık etmektir. Kendi başınıza bırakamıyorsanız, sigarayı bırakma ünitelerinden yardım alabilirsiniz. Sigara yasaklarının, sigara salgınının önlenmesindeki etkinliği ise bir çok farklı toplumda denenerek kanıtlanmıştır. Gelişmiş toplumların hemen hepsinde bu tür yasaklar uygulanmaktadır. Bana kalırsa, siz hem kendi sağlığınız, hem de hastalarınız için sigarayı bırakmayı deneyin.
Prof. Dr. Tevfik Özlü
|