Rusya ihmal edilebilir mi?
Çok geç ilgilendiğim internet ve eski arkadaşlar sağolsun. Bir Amerikadır tutturmuş gidiyordum. Fed faizi ne oldu, ABD'de tarım dışı kesimin işsizlik verileri, gayrimenkul fiyatları, tüketici güven endeksi derken hamburgerci cirolarının bölgesel dağılımının ABD büyümesi ile ilişkisini tartışacaktık. Baktığımız veri seti yoğunluğunda Greenspan efsanesini zorlar hale gelmiştik. Putin'in 2008'de aday olmayacağını açıklamasını Aziz Yıldırım'ın benzer hamlesi ile karşılaştırırken aklım başıma geldi. Ruslar'la uzun süre ticaret yapmış, Kırgızistan'da önemli tecrübeler edinmiş bir arkadaşım beni Turk.Rus.com'a abone etmişti. Turk.Rus.com'da, sarfedilen editoriyel dikkat, haber çeşitliliği, sade yorumların derinliği, mizahi yaklaşım okurken keyif veriyor. Gazetecilik anlayışı pek çok günlük yayından üstün. Tavsiye ederim. Eski bir TCMB çalışanı olarak Putin ve sonrasını dış politika yazarlarına, dışişleri mensuplarına bırakalım diyeceğim. Onlar da özgün düşüncelerini emekli olmadan pek kamuoyu ile paylaşmazlar ya... Gençleri dışında tutuyorum,bizim dışişlerinin kamuoyu ile paylaşmaya cesaret edebileceği özgün düşüncesinin ne olabileceği de tartışılabilir. Rusya'yı Türkiye'nin gündeminden düşürmek, boru hattı müteahhitlerinin çekişmeleri dışında medyada yer bulamamasını sağlamak dış politika yazarları açısından ciddi bir başarı olmalı. Rusya bizim sınırı ikinci en geniş komşumuz. Putin de önemli, yerine gelecek olan da. Siyasi düzeninde bir değişikliği ,ekonomisinde bir duraklamayı Londra'daki bankacıdan çok Alanya'daki Ankaralı barmen hissedecek. Yüksek petrol fiyatlarının yarattığı güçle ekonomisini kalıcı siyasi mimariye dönüştürebilen bir Rusya en azından bölgedeki dengeyi kendi lehine çevirecek. Hep beraber her zamanki gibi yine şaşıracağız. Rusya'nın Türkiye için öneminin üstünde durmak Rusya'nın dış politikasını, Cumhuriyetlere yaklaşımını onaylamak anlamına gelmemeli. Orta vadede ekonomik refahı artsa bile bölgesel demokratikleşme konusunda eski tutumunu sürdüreceğine mutlak gözüyle bakmak gerekir . Petrol zengini ülkeler aynısını yapmıyor mu? Suudi Arabistan, İran'la Norveç'i karşılaştıralım.Farklılıkta önce ulusal çıkar,sonra kültür, sonrada bunları dünyaya sempatik gösterebilecek çok paranın satın alma gücünün verdiği yeteneği kullanabilme becerisi öne çıkmıyor mu?
Rusya niçin önemli? Rusya dış ticaretimizin yüzde 7.6'sını oluşturmakta. İhracattaki payı yüzde 3, bir de bavul ticareti var. İthalatımızın yüzde 10.6'sı Rusya'dan. Başkaları tarafındanda temin edilebilecek her şeyi satıyoruz, petrol, doğalgaz, alüminyum, kereste gibi temel girdiler alıyoruz. Dış ticaretteki açık çok dikkat çekici . Özellikle yaş meyve sebzede büyük potansiyel olduğu, kullanılamadığı söyleniyor. Ruslar'ın artan gelir düzeyine uygun mal üretemememiz söz konusu olamaz . Pazarlamada mı sıkıntı var? Eski 'takas' günlerini, bitmez görüşmeleri hatırlıyorum da, Ruslar'la müzakere yapmış olmak uluslararası kuruluşlarda işe girerken referans sayılırdı. İnşaat sektörünün Rusya'da devam eden işleri 3 milyar dolar düzeyinde. Tahminen 10 bin 500 kişi çalışıyor. Rusya'da yaşayan vatandaş sayımız ise 30 bine yakın. Türkiye'nin Rusya'da kayıtlı yabancı sermaye yatırımları 2.5 milyar doları aşıyor. Şişecam-İşBankası var, Ram'la Koç var, Enka var, birada marka yapan çok başarılı Anadolu Holding var. Daha irili ufaklı pek çok şirket... Enerjide durum daha da ilginç . Tüketilen doğalgazın ve LNG'nin yüzde 67'sini Rusya üzerinden alıyoruz. Ham petrol ve kömürü de eklersek toplam enerji tüketiminde payı oldukça ciddi. İki otoprodüktör üretimi durdurunca hopluyorsak Rusya'da siyasi düzen sarsılırsa herhalde dans ederiz. Turizmde gelen turist sayısı olarak ikinci ülke. Tahmini gelir 2 milyar doların üzerinde. Yeni yeni kıyılarda ev almaya ilgi duyuyorlar. Uluslarası piyasalara ABD'nin etkisini tabii ki izleyelim, AB ile ilişkilerimizi yakından kovalıyalım ama önce Rusya kartına sahip olalım. Gün olur onun da sırası gelir.
|