|
|
|
|
|
|
Çingene yaşantısı beni sakinleştirdi!
Aktüel dergisine konuşan Birol Ünel: 'Transylvania'nın çingenelerini gördüğüm zaman inanamadım. Hepsi kötü şartlar içinde ama iyi yaşıyormuş gibi bir halleri var!.
Ülkemizde Fatih Akın'ın 'Altın Ayı' ödüllü filmi 'Duvara Karşı' ile şöhret olan Birol Ünel, yarın başlayacak 43. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin konukları arasında yer alacak. New York Times'ın '2005'e damgasını vuran yıldızlar' arasında saydığı Ünel'in rol aldığı 'Transylvania' ise 2. Avrasya Film Festivali kapsamında özel bir gösterimle izleyiciyle buluşacak.
ÜNLÜ GİBİ YAŞAMAM Tüm oyunculuk hayatının 'Duvara Karşı' filmiyle özdeşleştirilmemesi gerektiğini sık sık söyleyen 45 yaşındaki oyuncu, Antalya yolculuğu öncesi AKTÜEL dergisine konuştu. Cannes'ın ardından Toronto Film Festivali'nde gösterilen 'Transylvania'da Fransız oyuncu Amira Casar ve Asia Argento'yla başrol paylaşan Birol Ünel, son filmini anlattı:
* Uluslararası bir sinema ağında çalışmak çok güzel ama benim için iş her yerde aynı. Farklı şehirlere gitmekten elbette ki haz duyuyorum. Ama kendimi tanıtmam veya tanıtmamam o kadar önemli değil. Önemli olan işin kendisi. Ben 'ünlü olmayı' yaşamıyorum. Kendimi objektiflerin altında değiştirmiyorum. Yine normal bir insanım.
BANA BİRÇOK EŞYA GETİRDİ
* 'Transylvania'nın yönetmeni Tony Gatlif'le ilk kez 'Duvara Karşı'nın Paris gösterimi sırasında karşılaştım. Birkaç gün sonra buluştuk. O zaman bana bu projesinden bahsetti. Orijinal bir fikirdi. Aramızda iyi bir elektrik vardı. Ardından çalışmaya başladık.
* 'Çangalo' karakterine hazırlanırken Gatlif'e Romanya'da insanların nasıl göründüğünü, ne giydiklerini sordum. El işlerinde ne kullandıklarını da merak ediyordum. O da bana birçok eşya verdi, kıyafet getirdi. Bütün bunlar beni işe yönlendirdi.
* 'Transylvania'nın çingenelerini ve yaşamını gördüğümde inanamadım. Hepsi doğanın kötü şartları içinde ama yine de huzurlu ve iyi yaşıyormuş gibi bir halleri var. Filmin çekimlerinden sonra kendimle daha çok barış halindeydim ve sakindim.
HER GÜN BİZİM İÇİN SÜRPRİZDİ
* 'Çangalo' has bir adam, bir toprak adamı. Kendi kendine oluşturduğu bir temeli var. Ayağı yere sağlam basıyor. Zingerina'yla karşılaştığı andan itibaren hayata dair bütün düşünceleri kırılan cam parçaları gibi savruluyor; artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını anlıyor. Zingerina'ya ihtiyacı var ama bunun nedenini bilmiyor.
* Asia Argento ve Amira Casar'la çalışırken her gün bizim için yeni bir sürprizdi. Hiçbir zaman aynı atmosfer içinde çalışmadığımız için ona göre filmin havası da aynı kalmıyor. Tabii bunda, Tony Gatlif'in de büyük bir payı var. Sana hep bir şeyler katıyor...
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|