|
 |
 |
 |
 |
|
Kanser önce kardeşimi sonra göğsümü aldı
Meme kanserinden ölen kız kardeşinin yasını bile tutamadan kendi göğsünde çıkan kistlerle uğraştı. Nancy Brinker, sonunda kesin çözümde karar kıldı ve göğsünü aldırdı. O kadar acılar çekti ki, yaşadıklarının başkasının başına gelmemesi için bir vakıf kurdu. Artık tek amacı var; meme kanserinden dünyada bir tek kadının bile ölmemesi....
Kadınların ölüm nedenleri arasında baş sıralarda yer alan meme kanserine karşı 'pembe kurdele'lerle amansız bir savaş başlatan Nancy G. Brinker, Johns Hopkins Üniversitesi'nin stratejik işbirliği yaptığı Anadolu Sağlık Merkezi'nin girişimiyle Türkiye'ye geldi. Susan G. Komen Göğüs Kanseri Vakfı'nın kurucusu Brinker, GÜNAYDIN'ın sorularını yanıtladı:
* Sizin kız kardeşiniz için çektiğiniz acı nasıl pek çok kadının hayatını kurtardı?
Komen Vakfı'nın bu yıl 20. yıldönümü. Bu yılın benim için hem üzücü hem de sevindirici tarafı var. Komen Vakfı, kız kardeşim Suzy'yi göğüs kanserinden kaybettikten sonra kuruldu, bu üzücü tarafı. Sevindirici tarafı ise; artık birçok ailenin bizim Suzy'yi kaybettiğimizde yaşadığımız acıları yaşamak zorunda kalmayacak olması. Dünyanın her yerinde erken teşhisin önemini anlamayan ve yıllık mamografisini yaptırma imkanı bulamayan birçok kadın bulunuyor. Her kadın, düzenli mamografi ve klinik göğüs muayenelerinin yanı sıra her ay kendi göğüs muayenelerini yaptırmalı. Pozitif bir göğüs sağlık rejimi takip ettiklerinden emin olmaya kendimizi adamalıyız. Bizim vakıf kanalıyla yaptığımız da onlarla destek verebilmek.
* Kız kardeşiniz öldükten sonra siz de bu hastalıktan korktunuz mu?
Evet çünkü genetik; bu hastalıkta büyük risk anlamına geliyor. Kız kardeşimin hastalığı döneminde göğsümde çeşitli defalar kist çıktı. Risk büyük ölçüde artmıştı. Zor bir dizi ameliyat geçirmek zorunda kaldım. Bu benim kişisel tercihimdi.
* Kadınlar memesini aldırarak bu hastalık riskinden tamamen kurtulmalı mı?
Tamamen kişisel bir karar. Kişinin, hastalığı ve hayatı nasıl algıladığına bağlı. Sonuçta, mükemmel bir çözüm değil ancak; her gün kanser olma stresini yaşamaktansa aldırmak da bir seçenek. Sürekli kontrolle yaşama devam etmek de... Bu tamamen kadınların kendi iradesine bağlı.
* En büyük hedefiniz nedir?
Erken teşhis edildiğinde yüzde 95 başarı şansı olan bir hastalık. Bizim vakfımızın görevi de sosyoekonomik gücü olamayan kişilere yardım etmektir. Kardeşim göğüs kanserine yakalandığı zaman, hastalar için tasarlanan bilgiler kısıtlı olup, erişime uzaktı. Suzy'nin bilgi sahibi olmaması da onu tedavi yöntemlerine katılmaktan alıkoymuştu. Bu sebeple, Komen Vakfı olarak biz, erken teşhisi her zaman ön planda tutuyoruz.
ESRA TÜZÜN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
