|
|
|
|
|
|
|
|
|
Arınç: İsrail'in saldırganlığı üzüyor
TBMM Başkanı Bülent Arınç, ''İsrail'in bu saldırganlığına karşı maalesef ne Birleşmiş Milletler'den (BM) ne Avrupa Birliği'nden (AB) ne ABD'den ne de G-8'ler dediğimiz, dünyanın gelişmiş ülkelerinin liderlerinden bu olayı kınayan ve bu saldırıların durdurulmasına yönelik bir çaba bir söz bile sarf ediliyor'' dedi.
Arınç, tatilini geçirdiği Balıkesir'in Edremit ilçesine bağlı Güre beldesindeki devre mülkünde, İsrail'in Filistin ve Lübnan'a müdahalesi konusunda Anadolu Ajansı'na açıklamalarda bulundu.
İsrail'in, iki askerinin, Hizbullah veya Hamas tarafından kaçırılmasını bahane ederek başlattığı harekat yüzünden bölgede yaklaşık 1 aydır büyük bir acı ve dram yaşandığını ifade eden Arınç, askerlerin kaçırılması olayının boyutlarının fazlasıyla genişlediğini ve o bahanenin arkasına sığınılamaz hale gelindiğini söyledi.
Arınç,
kadın, genç, ihtiyar, yaşlı demeden yüzlerce, binlerce insanın, şehirlerin bombalandığını, her gün enkaz altından çıkarılan çocukların cesetlerinin gazetelerde boy boy fotoğraflarıyla herkesin yüreğini dağladığını dile getirerek, İsrail'in saldırgan ve uzlaşmaz tavrıyla bu harekatına devam ettiğini ifade etti.
''İsrail'in bu saldırganlığına karşı maalesef ne BM'den ne AB'denne ABD'den ne de G-8'ler dediğimiz dünyanın gelişmiş ülkelerinin liderlerinden bu olayı kınayan ve bu saldırıların durdurulmasına yönelik bir çaba bir söz bile sarf edilmiyor'' diyen Arınç, ''Hatta BMGüvenlik Konseyi'nde günlerden beri devam eden tartışmaların sonunda acil ateşkes kabul edilmezken, ateşkesin İsrail'in lehine olabilecek şekilde olması için de çaba gösteriliyor. Bu, çok acı bir durumdur ve İsrail'in saldırganlığı kadar maalesef bizleri üzecek bir tutum ve davranıştır''diye konuştu.
TÜRKİYE'NİN İNSANİ YARDIMLARI
İsrail'in, Güney Lübnan'ın 10 kilometre kadar içine girdikten sonra, ne yapılabileceği konusunda sadece Türkiye'nin değil bütün dünya ülkelerinin de çaba göstermesi gerektiğini vurgulayan Arınç, şöyle devam etti:
''Türkiye, itiraf etmeliyim ki bu konuda en başarılı en samimi çabaları gösteren bir ülke oldu. Türkiye'nin şu ana kadar yapmış olduğu insani yardımlar gerçekten Lübnan'ın da Filistin'in de çevre ülkelerin de gözlerini yaşartacak düzeye ulaştı. Sadece Kızılay, DenizFeneri, sadece insani yardım örgütleri değil, Türkiye bütün gücüyle bölgeye yardım göndermeye çabalıyor. Bu yardımlar oradaki insanlara ilaç, su, giyecek oluyor.''
Arınç, bir taraftan Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın diplomatik çabalarını olayın başından itibaren devam ettiğini anımsatarak, Türkiye'nin tavrının hem Arap ve İslam ülkeleri hem de dünyada barış isteyen ülkeler tarafından takdirle anıldığını ve dikkate alındığını belirtti.
'BU, KİRLİ BİR SAVAŞTIR'
Lübnan'ın, milyarlarca dolarlık kayıplara uğradığını, içlerinde çocukların da bulunduğu 2 bine yakın acı kayıp verdiğini ve işgal edilen bir ülke konumuna geldiğini anlatan Arınç, şunları kaydetti:
''Lübnan, askeri gücü olmadığı için İsrail'in saldırılarına karşıkoyamamaktadır ve dolayısıyla bir savaşın şartları bile yoktur. Bu savaş, bazılarının ifadesiyle tam yerini bulmuştur; 'Bu kirli bir savaştır' ve İsrail bundan ün kazanmamaktadır veya bundan mevzi kazanmamaktadır, kazançlı çıkmamaktadır, aksine İsrail bir ateşin içine girmekte ve o ateşin içinde belki kendisi için çok aleyhte sonuçlar doğurabilecek bir çabayı göstermektedir. Ama ne var ki bu bombaların, hatta bazı iddialara göre kimyasal silahların kullanılması, masum insanların ölümüne yol açtığı için biz bütün çabalarımızla ateşkesin sağlanmasına çalışıyoruz.''
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|