|
|
|
|
|
|
'Yorgun insan istemiyorum'
Peki yorgun kadınlara şefkatiniz neden az? Yorgun kadınlara tahammülüm az değil
Ben şefkatten bahsetmiştim. Demek tahammül. Benim yorgun insanlara tahammülüm az.
Ama yorgun adamlar için o kadar kafa patlatmıyorsunuz. Onlarla ilgili düşüncelerim daha da ağırdır.
Peki, 'yorgun kadın' olduğunu yazdığınız Zuhal Olcay'a gösterdiğiniz toleranssızlığı şu an hayatınıza giren kadına da göstermeyebilirdiniz. Kimdir yorgun kadın? İlişkisi, istemediği bir şekilde ayyuka çıkan ve başarısızlıkla sonuçlanan genç bir kadın yeterince yorgun değil midir? Yorgun insan yıllar içinde oluşur. Benim kastettiğim yorgunluk bir daha ümidin olmadığı noktadaki yorgunluktur. Yoksa benim de, kuşağımın da başına çok olaylar geldi ama biz yorgun değildik 23 yaşımızda.
Yani yorgun kadından, yaşını almış kadını mı anlıyoruz? Yaşla ilgili değil bu. İnsanlar sonsuz devrim yapamıyorlar. Bir gün hayatta artık bir daha devrim yapamam diyorsun. Ben buna kişi olarak direnmeye çalışıyorum hayatta. Bunun çok zor bir mücadele olduğunu bildiğim için, direnememiş insanları
ZUHAL'E İYİLİK ETTİM Cezalandırıyorsunuz... Hayır öyle bir hakkım yok.
Tahammül edemiyorsunuz... Direnememiş insanları çok yakınımda istemiyorum. Benim Zuhal Olcay ile ilgili söylediğim şuydu: Bir dahaki ilişkisini önyargılı yaşayacak, Haluk Bilginer'e gösterdiği toleransları gösteremeyecek. Hayal kırıklığı o çağında kendisini bulduğu için bir dahaki ilişkisinde mesafe koyacak, çok kapatacak kendisini. Benim söylediğim şey bir tahammülsüzlük veya bir anlayışsızlık değil, bir fotoğrafın çekilmesi.
Tam da böyle bir çağda bunu yaşamış bir kadına, bu şekilde moral vermiş ya da nasihat etmiş olmuyorsunuz. Kaldı ki, kolaylıkla ulaşabileceğiniz biri. Fakat ben bile o kadının acılaştığı hakkında yarım kalmış fikrimi sayenizde tamamlıyorum. Bu bir kadına karşı kullanılmış şiddet değil de, ne? Ben ona çok iyi bir şey yaptığım kanısındayım. Bu gerçeğiyle karşı karşıya geldiği zaman, hayattaki ilişkileri konusunda dışarıdan bir üçüncü göz ona acı çektirdi, ben değil. Biri , sadece Zuhal Olcay'a da değil, bu tip kadınlara bunu dışarıdan söylerse onlar da hayata daha yumuşak yaklaşabilir. İnsan neden olduğunu bilmediği şeylere karşı müthiş öfke duyar. Ben o fotoğrafı onun için çekiyorum ona.
Ama yaralı zaten ve bir hasar daha alıyor... Hayır hasar almıyor, o zaten öyle. Yanardağ gibi, volkan gibi. İntikam hissiyle dolu. Tam tersi, onu okuduğu zaman yumuşuyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|