Formula 1 heyecanını niye hissetmiyoruz?
Formula 1'in (F1) muhteşem gösterisine sadece bir buçuk ay gibi az bir zaman kaldı. Peki bu önemli organizasyonun heyecanı neden hissedilmiyor? İstanbul caddelerinde ben henüz F1 heyecanını hissettiren bir tanıtıma, harekete tanık olmadım. O kadar umut bağladık, turizme büyük katkı yapacak dedik ama hiç son aylarda uçak yolculuğu yapıp da, yoğun F1 tanıtımına tanık oldunuz mu? Oysa ki ne kolay. Koysan hem İstanbul'u hem F1'i tanıtan broşürleri yolcu sıralarına, farkındalık yaratsan, kim bilir aklından geçirmeyenleri dahi çekebilirsin. Ama ne yazık ki bu da yok! Geçen gün otomotiv uzmanımız Ufuk Sandık'la sohbet ediyoruz. Bahreyn'i örnek verdi. Biliyorsunuz, sezonun ilk yarışı Bahreyn'de olmuştu. Ufuk bir toplantı için yarıştan çok önce Bahreyn'den geçiyordu ve şaşkınlığını gizleyemiyordu: "Gulf Air'e bindik. Ekranlarda F1 tanıtım filmi dönüyor. Hosteslerde F1 rozetleri var. Terminalin zemininde lastik izleri. Motorsporlarını hatırlatan, F1 ruhunu yaşatan her şey vardı." Düşünün, özellikle son üç aydır başta Antalya olmak üzere Türkiye'nin turizm beldelerine büyük turist grupları gidiyor. Onları hedef alan tanıtım niye yapılmaz peki? Bir kokteylde Vip Turizm'in yöneticilerinden Yasemin Pirinççioğlu ile karşılaştım ve hemen, bu yıl da yurtdışından önemli isimlerin beklendiği paddock alanında Türk kültürünü tanıtan müthiş çadırı kurup kurmayacaklarını sordum. Cevap koca bir sessizlik oldu. 'Henüz kimse bizimle irtibata geçmedi' dedi sonra. Oysa hatırlıyorum, geçen yıl bu alanı dolaşanlar bayılmıştı. Türk motifleri taşıyan birçok ürünün yanı sıra, Mango'nun kaleme aldığı Atatürk kitabı en çok satılan şey olmuştu. Biz içerde hâlâ F1 yarışını bundan sonra kimin yapacağı konusunu sonuçlandıramamakla boğuşup duralım; atı alan Üsküdar'ı geçiyor. Kaybedense bir türlü F1'den hak ettiği faydayı elde edemeyen Türkiye oluyor. Ne yazık!
Ama trafik masaya yatırılmış! Tabii böyle bir eleştiri getirirken, ben canla başla çalışan bazı isimleri ayrı tutuyorum. Mesela Cem Hakko onlardan biri. F1 için çok çalışan grubun içinde yer alan Hakko kuşkusuz daha iyimser. Geçen yıl F1 tanıtımında, yarış öncesi Alonso'nun gösteri sürüşü için gelmesi gibi aktivitelerin bilet satışlarında itici güç olduğu görüşünde. Ama yine de geçen yıl biletlerin yüzde 60'ının son zamanlarda satıldığını da söyleyelim. Açıkçası bu yıl Türk seyircilerin bu önemli yarışlara bir sebepten ilgi göstermeyeceğini düşünüyorum. O da trafik! Üstelik de Cem Hakko, dünyada otoyolla girilip çıkılan tek pistin İstanbul Park olduğunu söylüyor. Yani böylesine bir avantajımız var ve geçen yıl trafik bir keşmekeşti. Hakko, İcra Kurulu'nun en çok bu konu üzerinde çalıştığını anlatıyor. Tribünlere göre parklar ayrılacakmış ve biletlere göre baştan yönlendirmeler yapılacakmış. Dilerim, İcra Kurulu trafiğe gerçek bir çözüm bulur.
|