|
|
|
|
|
|
Kaybolan yüzleri yeniden inşa ediyor
Yeni nesil dahi doktorlar arasında kabul edilen Dr. Patric Byrne, kanser ve kazalar nedeniyle yüzü tanınmaz hale gelen hastaları yeniden yaratıyor. Ressam ve mühendisle çalışan Dr. Byrne'nin özel tekniğiyle, kaybolan yüzler eskisinden de güzel oluyor...
Dr. Patrick Byrne, ABD'nin tanınmış hastanesi Jons Hopkins'in yeni nesil dahi doktorları arasında kabul ediliyor. Bir zamanlar kanser nedeniyle yüzde eriyen kemiklerle, alınan organlarla birlikte yaşamaya mahkum olan insanlar için geliştirdiği metotlar tıp dünyasında büyük yankı uyandırdı. Ressam ve mühendis ekibiyle birlikte çalışan Dr. Byrne, kanser amaliyatının ardından hastada hiçbir iz kalmadan eski yüzüne kavuşmasını sağlayacak özel teknikler kullanıyor. Önceki hastanın yüzünün resmi çiziliyor, maskesi çıkartılıyor, kemiklerin haritası çizildikten sonra özel titanyum veya plastik metaryaller ya da hastanın vücudundan alınan kemiklerle yeni yüz yaratımı başlıyor. Sonuç mu, eskisinden çok daha iyi bir görünüm... Dr. Patrick Byrne, geliştirdiği yöntemi GÜNAYDIN okurlarına anlattı:
* Kanser nedeniyle deforme olmuş insan yüzlerini özel materyaller takarak mı, kendi vücudundan kemikler ekleyerek mi yeniden inşa ediyorsunuz? Değişiyor, genelde ilk tercihimiz hastanın kendi dokuları oluyor. Kendinden aldığımız mataryelleri kullanmak üzerine odaklanıyoruz. Ama titanyum ya da benzer bazı maddeleri de ameliyata yardımcı olmak için dokuları yeniden inşa ederken kullanabiliyoruz.
* Yüzün nerelerini yeniden yapılandırabiliyorsunuz? Kemiksel zararların olduğu hastalarda ameliyattan önce kayıp dokunun hatta yüzün modelini çıkartıyoruz. Ameliyatın nasıl olması, ameliyatı nasıl yapmamız gerektiği konusunda fikir alıyoruz. Çıkarttığımız model üzerinden burun, kulak, çeneyi yeniden yapabiliyoruz. Geçen gün genç bir hasta gördüm, onun modelini yeni oluşturduk. Geçirdiği trafik kazası nedeniyle yüzünün bir bölümünde önemli bir çukur oluşmuş. Bir cerrah onarmak istemiş ancak yüzünde olumsuz bir biçim meydana gelmiş. Suratındaki asimetrinin bir kısmı kemiklerinden dolayı, bir kısmı dokularının uyuşmazlığı nedeniyle ortaya çıkmış. Bu modellerden, yeni tekniklerden önce biz hastaya dokunarak ne kadar kemik eklememiz gerekli, nerelerine destek vermeliyiz bunları ancak tahmini olarak bilebiliyorduk. Ancak şimdi modeli kullanarak ameliyattan önce nerede neyi kullanmamız gerektiğini, nasıl bir çalışma yapabileceğimizi açıkça görebiliyoruz. Sözünü ettiğim hasta için önce bilgisayarda yüzünün üç boyutlu resmini çıkarttık. Sağlam tarafıyla hasarlı tarafını eşleştirdik ve gördük ki tüm eksik ve çöküntüyü yaratan açıklık küçük bir kemik parçası. Bu kemiği yerleştirirsek görüntü düzelebilecek iki taraf da eşit olacak. Normalde kemiği ya kafatasından ya kalçadan ya da omuzdan alırız. Bu durumda gerek yoktu, tam eksik olan parça gibi bir parçayı poliüretan cinsi bir maddeden ürettirdik. Onu da damaktan ve burundan girerek yerleştirdik. Yüzünde ertesi gün tek bir ameliyat izi yoktu ve görüntüsü tamamen düzelmişti.
* Peki yabancı bir maddeyi yüze yerleştiriyorsunuz, vücut bunu reddetmiyor mu? Kullandığımız bazı maddeler, kan damarlarının bunların üzerinde büyümesini destekliyor. Ama damarların bu madde üzerine binmesini aslında tercih etmiyoruz, çünkü istediğimiz zaman o maddeyi oradan almak istiyoruz. Silikon gibi vücut çok fazla reaksiyon vermiyor bu maddelere, çok az, minimum düzeyde reaksiyon verebilir. Ve istediğimiz zaman çıkartabiliriz.
* Yüzü yeniden oluşturmak için kullandığımız bu maddeler ne kadar dayanıklı, kaç yıl kullanılabiliyor? Bu maddeleri oraya koyduğunuz zaman oradaki kemik biraz daha geriye doğru gelebilir zamanla ama madde hayat boyu kalabilir.
* Yüz için kullandığınız bu materyaller; kanserli hasta radyoterapi görecekse tedavisini engeller mi? Eğer bir hastanın radyasyon terapisi alması gerekiyorsa genelde yapay maddeler kullanmamaya çalışıyoruz. Çünkü yapay maddeler radyasyon terapisine daha fazla tepki verebilirler. Eğer hasta radyoterapi görecekse hastanın vücudundan aldığımız kemikleri kullanmayı tercih ediyoruz. Vücudun çeşitli bölgelerinden aldığımız kemikleri yüzü yapılandırmak için uygun hale getirip değerlendiriyoruz.
* Kanser nedeniyle bir insanın burnu, kulağı ya da çenesi alınmak zorunda olursa hemen ardından bu ameliyat yapılabiliyor mu, yani hasta ameliyat masasından kalkmadan görüntüsü hiç bozulmadan hayatına devam edebiliyor mu? Bu ameliyatlar eskiden kanser tedavisinden sonra yapılırdı. Hastanın ilk bir yıl iyileşmesi, radyoterapi tedavisi görmesi ve ardından plastik cerrahiye başvurması istenirdi. Ancak şimdi kanser ameliyatı ile aynı zamanda yapmaya özen gösteriyoruz. Sabah yedi buçuk gibi kanser cerrahları operasyonlarına başlar onların ameliyatları 6 ile 7 saat arasında sürer. Hemen ardından bizim plastik cerrahi ekibimiz ameliyatı devralır bizim de operasyonumuz 6 ile 8 saat arasında sürüyor.
* Hasta tamamen orijinal görüntüsüne hiçbir travma olmadan kavuşabiliyor mu? Duruma çok bağlı ama amaç hastanın kesinlikle normal hayatına normal görüntüsüyle devam etmesini sağlamak. Çok yakın zamanda bir hastamız üzerinde uyguladık. Kadın askerdi. Kanser nedeniyle kanser cerrahları yüzünün yarısını almak durumunda kaldılar. Kemikleri temizlediler. Onların, çok az yarayla ağız içinden ve burundan girerek o kanserli kemikleri almasını sağladık. Yüzünde hiç ameliyat izi kalmadı. Ayağından aldığımız bir kemik parçasını eksik kemikler yerine kullandık. Aynı zamanda gözün olduğu bölgeye çerçeve yaptık. Yüzünün sol tarafı alınmıştı şu anda hafif şişlik ve morluklar dışında hiçbir iz yok. Birkaç hafta sonra bunlar da geçecek.
* Ve hasta hiç yüzünün yaralı şeklini görmüyor? Bazı hastaların yüzlerinin kanser nedeniyle harap olmuş şeklini görmemeleri çok iyi oluyor. Çünkü kendilerini psikolojik olarak hasta gibi hissetmiyorlar. Ancak bazı kanser tipi hastaların aslında kendilerini görmeleri daha iyi. Çünkü tedavi süreçleri daha uzun zaman alıyor. Mesela bir yıllık tedavi süreci gerektiriyor. Onların önce aynaya bakmalarını istiyoruz. Şu an yüzünün hali bu diye gösteriyoruz, bilgi veriyoruz ve sonra bir yıl boyunca ameliyatları yapıyoruz. Böylece nereden nereye geldiklerini daha iyi kavrıyorlar. Çünkü ameliyat süreci zorlu oluyor. Tek ameliyatla halledebileceğimiz durumlarda, operasyonu yapıyoruz, hasta kendini hiç kötü halde görmeden hayatına devam ediyor. Ancak birkaç ameliyat birden gerektiriyorsa, o zaman hastaya haber vermeyi tercih ediyoruz.
* Yüzü kaybolan insanlara yeniden yüz yapabilmek bir doktor açısından nasıl bir duygu? Harika bir duygu. Bir hastam vardı, üzerinde ameliyatları için bir yıl boyunca çalıştım. Onun için çok zor bir dönemdi. Operasyonlardan sonra bana bir kere bile teşekkür etmedi. On saat süren bir ameliyat yaptım. Sonunda evine gitti ve beni arayıp 'seni seviyorum' dedi. Çünkü yapılan şeyi gerçekten fark etti. Normal hayatına geri dönmesi sağlanmıştı. Bu işin en sevdiğim yanı 'teşekkür' edilmesidir. Çünkü o teşekkürü, insanların mutluluğunu parayla satın alamazsınız.
|
|
|
|
|
|
|
|
|