|
|
|
|
|
|
Çocuklara yapay kornea nakleden ilk Türk doktor
1999 yılından beri üzerinde çalıştığı 'yapay kornea' araştırmasını 9 aylık hamileyken tamamlayan Johns Hopkins Göz Kliniği'nin ünlü Türk doktoru Prof. Dr. Esen Akpek tıp tarihine geçecek. Akpek, "Bu çalışmayla ömür boyu karanlıkta yaşamak zorunda olan çocukları ışığa kavuşturacağız" diye konuştu
Prof. Dr. Esen Akpek, Johns Hopkins Göz Kliniği'nin ünlü Türk doktoru. Bu günlerde dokuz aylık hamile... Doğuma girmeden bir gün önce bir ameliyatı daha var, onun yapacağı ameliyatlar, yeni doğmuş çocukları karanlıktan kurtarıyor... Ve o da bunun için elinden geleni yapıyor... Dr. Akpek, şu günlerde de doğacak minik bebeğine hediye etmek üzere bir araştırma üzerinde çalışıyor. Loğusa yatağından da çocukları körlükten kurtaracak yapay korneanın bilimsel kongrede sunumunu yapmak için kalkacak... FDA'nın (ABD Gıda ve İlaç Dairesi) onaylama çalışmalarını tamamlamak üzere olduğu yapay kornea, görmeyi öğrenemediği için hayat boyu karanlıkta yaşamak zorunda olan çocukların tekrar ışığa kavuşmalarını sağlayacak. Akpek, GÜNAYDIN okurları için tüm çalışmalarını tamamladığı ve altı hasta çocuk üzerinde uygulayıp, başarılı sonuç aldığı çalışmasını anlattı:
* Teknolojide ve tıpta bu kadar gelişme oluyor sizce ne zaman körlük tamamen ortadan kalkacak? Körlüğün ortadan kalkması bir hayli zaman alacak. Körlük; retina, optik sinir, beyinle ilgili olabilir ama bunların hepsinin çözülebilmesi için bayağı uzun bir zaman lazım aslında. Benim yaşam sürem içinde bunun yok edileceğini göreceğimi zannetmiyorum. Ama tabii hepimiz bu konuda çalışıyoruz. Ancak kolaylıkla tedavi edebileceğimiz konularda bile insanlar kör olmayı sürdürüyor! Kornea transplantasyonu (nakil) yapılabilen bir doku. Ve en başarılı doku transferlerinden biri. Ancak, dünyada yaklaşık 10 milyon kişi yalnızca kornea hastalıklarından dolayı kör ve bu çok kötü bir durum. Sebeplerini araştırdığımızda en önemli neden; doku bankacılığının iyi olmaması ve kornea donörlerinin olmaması!... Ameliyat tekniklerimiz çok iyi, bunun sonunda elde edilen başarılar çok iyi. Bir yılda başarı oranı birinci yılın sonunda yüzde 96, onuncu yılın sonunda yüzde 87 başarı var. Ancak özellikle geri kalmış ülkelerde kornea bankacılığı yok! Bu önemli... İkinci neden; daha önceden transplantasyon olmuş olan hastalarda, çok kuru gözü olan hastalarda ve kornealarında yara olan hastalarda kornea transplantasyonu başarılı olmuyor. Bu nedenle biz düşündük ve yapay kornea transplantasyonu yapmaya başladık. Şu anda zaten Amerika'da iki tane FDA (ABD Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından onaylanmış yapay kornealar var. Birisi Harward'dan onayını almış diğeri ise Avustralya'da icat edildi ancak Amerika'da da kullanılıyor. Ben Johns Hopkins'te her ikisini de yapıyorum. Bu ameliyatları yapan kişiler bir elin parmakları kadar az. Çünkü yapılması çok zor olan ameliyatlar. Bu hastaların bakımı da zor. Örneğin çocuklarda ilk yapay kornea naklini yapan benim. Yeni geliştirdiğim bu yapay kornea ve çocuklarda kornea nakline ilişkin makalem, Archires Of Ophtehology isimli bilimsel dergide ağustos ayında yayımlanacak. Çocuklarda kornea nakline ilişkin makalemi de 2005 Ekim ayında Amerikan Academiy of Oftalmoloji'de yayınlamıştım.
* Kaç yaşında çocuklara kornea yaptınız? Birinci çocuk 20 aylıktı, diğeri de dört. Doğuştan görme anomalileri olan çocuklardı. Ayrıca ikisinin de glokomları vardı. Toplam altı çocuğa yapay kornea taktık. İlk başta üç tane yaptım ve bekledim. Çünkü iki senelik sonuçları almak istedim. Her önüme gelene uygulamak istenmedim. Ancak iki yıl sonunda elde ettiğimiz sonuçlar çok iyi olduğu için devam ettik.
* Operasyon ne kadar sürüyor? Uzun sürüyor çünkü bu çocukların aynı zamanda kataraktları da, glokomları da oluyor. Birkaç ameliyat aynı zamanda yapılıyor. Normal kornea transplantasyonu bir saat sürer. Ancak yapay kornea devreye girdiğinde operasyon iki saati bulabiliyor. Çünkü aynı zamanda birkaç ameliyat yapabiliyorsunuz.
* Çocuklara canlıdan alınan kornea yerine yapay kornea nakledilmesinin nedeni nedir? Çocuklarda kornea nakli yüksek risk olarak kabul ediliyor. Bir yaşın altında olması, gözün ön bölgesindeki anomaliler, glokom olup olmaması, başka cerrahiler gerektirip gerektirmemesi, daha önce kornea transplantasyonu olmuş ve başarı olmamış olan hastalarda yüksek risk bulunuyor. Çocuk dünyaya geldiği birkaç ay, görmeyi öğrenirse öğreniyor. İlk altı ay çok önemli. İlk birkaç yılın ardından ameliyat olsa da beyin görmeyi öğrenmediği için göz açılsa bile görmeyi öğrenemiyor. Bu nedenle yapay kornea nakli çok önemli. Ben böyle bir uygulamayı cesaretimi toplayıp yapmasaydım, çocuklar kör kalacaktı. Başka bir ameliyat ya da tedavi alternatifleri yoktu!
* Yapay kornea neden üretiliyor? Şu anda FDA'nın onayladığı iki yapay kornea var. Birincisi göz içi lenslerinin de yapıldığı, cam gibi sert bir materyal, Diğeri daha yumuşak, kontak lense benziyor. İkisinin de iyi ve kötü yanları var. Şu anda benim icat ediyor olduğum, üzerinde çalıştığımız kendi yapay korneamız var. Hayvan deneylerini tamamladık. FDA ile konuşuyoruz işlemlerini tamamlamaya çalışıyoruz.
* Sizin geliştirdiğiniz yapay korneanın diğerlerinden farkı nedir? Fleksbıl dediğimiz bir materyal kornea içine konulduğunda çok daha iyi entegre olabiliyor. Çocuk büyüdüğünde geliştirmek gerekmiyor. Biz korneanın yalnızca orta kısmını plastikle değiştiriyoruz. Kenarında hastanın kendi korneası kalıyor. Göze çok daha iyi adapte olabiliyor. Aynen korneaya benziyor ama ortası plastik.
* Tam olarak hangi maddeden ürettiniz bu yapay korneayı? Onu söyleyemem, çünkü şu anda patent aşamasındayız ve gizli tutmak durumundayız. Tamamen sentetik bir maddeden geliştiriyoruz.
* Çocuklar yapay korneaları ne kadar kullanabiliyorlar? Uygulama çok yeni olduğu için benim şu andaki en uzun takibim dört yıl sürdü. Sonuçların hepsi iyi. Yapay kornea üzerine kontak lens takıyoruz. Üç ayda bir bu hastaları görüyoruz ve lensi temizleyip, tekrar yerine yerleştiriyoruz.
* Dışarıdan bakıldığında gözün yapısında bir bozulma oluyor mu? Hayır dışarıdan bakıldığında çok anormal bir şey görülmüyor. Kornea naklinden sonra grimsi mavimsi gözleri oluyor. Bu materyalin etrafında beyaz bir çerçeve var. Ancak göz rengi olmayan çocuklar, bundan sonra çok daha iyi oluyorlar.
* Kök hücre ile korneanın yenilenmesi mümkün değil mi? Benim ameliyat ettiğim çocuklarda kök hücre çalışması yapılamaz. Çünkü kök hücre için önceden normal, daha sonra anormal olan bir yapının bulunması gerekir. Kök hücre için hastanın kemoterapi alması gerekir. Böbrek nakli yapıldığında nasıl hastalar kemoterapi alıyorlarsa, kök hücre nakli yapıldığında da kemoterapi gerekir. O yüzden çocuklarda bu uygulamayı hiç tercih edemeyiz. Yaşamları tehlikeye girebilir.
* Canlıdan alınan kornea naklinde hasta ertesi gün görmeye başlıyor, yapay kornea da bu kadar çabuk etkisini gösteriyor mu? Canlıdan alınan korneanın ardından genellikle ertesi gün doku biraz şişer. Onun tekrar üzerinin kendi dokusuyla kaplanması gerekir. Ertesi gün mükemmel bir görüş elde etmek zordur. Yapay korneada ise tam tersi, ertesi gün hastalar normal görüşlerini elde edebiliyorlar. Çok çabuk etsini gösteriyor.
* Yapay kornea naklettikten sonra ilk ne gösteriyorsunuz? Yaşı büyük olanlara kart gösteriyoruz. Üzerinde resimler olan kartlarımız var. Kek kartı var, tren var onlara bakmasını istiyoruz. Bu hastam gözünde anomali ile doğmuştu, hem katarakt, hem glokom hem kornea yetersizliği vardı. Doğduğu günden bana geldiği güne kadar her iki gözde 6-7 kez kornea nakli geçirmişti. Hatta birkaç tanesi bizim hastanemizde yapılmış. Tabii transplantasyon yapıldıktan bozulana kadar biraz bir şeyler gördüğü için görmeyi öğrenmişti. Kornea transplantasyonu iyi bir şey ancak ondan sonraki rehabilitasyon çok daha zor. Çocuklar gözlük takamıyor, lens takamıyor. Yapay kornea o nedenle bundan çok daha iyi bir şey, plastik olduğu için hemen adapte olabiliyor.
* Mesela bir bebeğin kornea naklinden sonra gördüğünü nasıl anlıyorsunuz? Işığa bakıp bakmadığını takip ediyoruz. Önce bir gözü kapatıp bakıyoruz, sonra diğer gözü... Bebek ışığa fikse oluyor mu, bir de takip ediyor mu ona bakıyoruz.
* Aileler yanınızda oluyor mu? Tabii mutlaka aileler de yanımızda oluyor çünkü gerçekten çok duygusal bir an oluyor. Yetişkinlerden çok daha büyük duygusallıklar yaşıyoruz. Hastalarımdan bir tanesinin annesi nörologdu. Dört tane çocuğu vardı, bu işlerin nasıl olacağını çok da iyi bilen bir anneydi. Çocukların görmemesinin ne kadar zor olduğunun farkındaydı. Beyin gelişimi iyi olmuyor, otistik olabiliyor, psikolojik sorunları olabiliyor. O bebek, ben ameliyat etmeden önce yalnızca ışığı görebiliyordu. Onbir aylıkken ameliyat ettim. Ertesi gün ışığa bakmaya başladı. Daha neşeli, modu daha iyiydi. Sonra yürümeye başladı, oyuncaklarla oynamaya başladı. Karanlıktan aydınlığa çıkmak, çocuklar için çok daha önemli. Bambaşka bir çocuk haline geldi.
* Korneayı iki göze birden mi naklediyorsunuz? Hayır genellikle tek göze naklediyoruz. Önemli olan çocukların görmesi, bir gözle ya da iki gözle. Hastalarımız çocuk olduğu için tek gözle görmeleri, bir yetişkinin tek gözle görmesinden daha fazla işe yarıyor. Gözün değil, beynin görmesi önemli. Tek gözle de görse beyin görmeyi öğreniyor. İki gözün aynı anda görmesine gerek yok.
* Sizce canlıdan alınan korneaların yerini alabilecek mi yapayları? İleride alacak. Çünkü kadavradan alınan korneanın riski var. Türkiye'de göz bankası çok iyi çalışan bir kurum değil, yıllarca bekleyen hastalar var. Hadi Türkiye'yi bir yana bırakalım. Mesela Hindistan'da A vitamini eksikliğine bağlı olarak pek çok çocuk kördü ve hiç bankacılık sistemi yok. Afrika yine aynı şekilde. Düşünebiliyor musunuz; her şey normal bir tek kornea yüzünden... Hasta göremiyor... Bu çok acı. Korneayı dediğimiz bir plastikle değiştirince de görebiliyor hasta. Ancak retina çok daha kompleks bir organ.
|
|
|
|
|
|
|
|
|