|
|
|
|
|
'Genç subaylara dikkat etsinler'
Kenan Evren, 1960 ve 1980 müdahalelerinde genç subayların etkili olduğunu belirterek "Şu anda Türkiye'de böyle bir durum görmüyorum. Ancak Genelkurmay Başkanı ve ordunun üst kademelerinin bu konuda dikkatli olması lazım" dedi.
Müdahale dini rejim gelirse olur
7. Cumhurbaşkanı Evren'e göre, 'müdahale' ancak şu koşulda mümkün: İran benzeri rejim tehlikesinin doğması ve anayasanın 'değiştirilemez' denilen maddelerinin değiştirilmeye çalışılması.
Marmaris Armutalan'da, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in Ege manzaralı konutundayız. Evren ile, Danıştay'a kanlı saldırıdan, başörtüsü konusuna dek güncel tartışmaları konuşuyoruz. Söze, "Kuran'da, 'Saçını göstermeyeceksin' diye bir ayet yok" şeklinde başlayan Evren, "Canım çok istiyorsan geleneksel tarzda eşarp ile ört!.." diyor ve soruyor: "Biraz saçın görünse ne olur, rica ederim!.. Gözlerin, dudakların meydanda... İnsanda şehvet hissini gıcıklayan bunlar, saç değil. Biraz saçın görünse, sana aşık mı olacağım?"
Danıştay'a yönelik kanlı saldırıya ilişkin sizin bakış açınız nedir? Bunu Kubilay'ın şehit edilişine benzettim. Danıştay olayı, onun küçük bir örneği!..
'Derin devlet' diyenler oldu! Bunu gerici bir eylem olarak kabul ediyorum. 'Derin devlet' diyenler, örtbas etmek; "İrticai bir olay değil!" demek istiyorlar.
Halkın, Kocatepe'deki tepkisini 'sivil darbe' olarak niteleyenler oldu!.. Yok, darbe değil; reaksiyondur bu. Halkın reaksiyonu...
Başbakan Erdoğan, "Seçim yok" diyor ama sizce hükümet seçime gitmeli mi dir? Gitmelidir. Ancak gitmez ve gitmeyecek. Çünkü seçim yapılırsa, bu kadar milletvekili çıkaramayacak. Avantajını yitirmek ister mi? Halbuki seçim, bu gerginliği biraz azaltır.
Genelkurmay Başkanı, "Halkın reaksiyonu bir olaya reaksiyon olarak kalmamalı" cümlesiyle, ne demek istedi? Şöyle değerlendiriyorum: Bu gibi olaylarda, halkın bir kısmı, ordudan müdahale bekler. Burada Genelkurmay Başkanı diyor ki, "Tepki gösterdiniz ancak burada kalmasın... Böylece hükümet ikaz edilmiş olur." Ben de söylüyorum: "Askerden artık medet ummayın." Asker üç defa müdahale etti, sonuçta aynı noktadayız. Öyleyse, askerden ziyade halk reaksiyon gösterirse, mevcut iktidarlar, kendilerine doğru bir yol seçebilir.
Darbeler dönemi bitmiş midir? Öyle. Ancak, Türkiye, İran benzeri bir rejime doğru giderse ve Türkiye'nin toprak bütünlüğünü bozacak bir durumla karşı karşıya kalınırsa müdahale edilir.
Başka? Dini rejimin getirilmesi, laiklik başta olmak üzere, anayasanın 'değiştirilemez' denilen 4 maddesinin değiştirilmesi suretiyle bunun yapılması durumunda da askeri müdahale gelir. Ama bunu yapamazlar, yapmazlar.
Bunu, Çankaya'ya bir AKP'linin çıkması durumu için mi söylüyorsunuz? Cumhurbaşkanı olabilir. Olduktan sonra, anayasanın dört maddesini değiştirmeye kalkarlarsa ve anayasayı değiştirecek kadar çoğunluğa sahiplerse, 'değiştirilemez' deniliyor ama değiştirilebilir!.. Yeni bir anayasa yapar!.. Gerçi şu anda o kudreti yok. Şu an için yok!
"Artık darbe olmaz" diyerek içimize su serpiyorsunuz. Ordunun üst düzey komutanları da bu doğrultuda mesajlar veriyor. Peki ya ordunun tabanı, onlar ne der? Bilemem. O, çok tehlikelidir. 60 müdahalesi öyle oldu. Taban durmadı. Biz de, 80'de o müdahaleyi yapmasaydık, alttan geliyor, genç subaylar durmuyordu. Şu anda Türkiye'de böyle bir durum olduğunu sanmıyorum ancak Genelkurmay Başkanı ve ordunun üst kademelerinin bu konuda çok dikkatli olması lazım. Bu da gelen reaksiyondan, mektuplardan anlaşılır.
İrem Barutçu
|