|
|
|
|
|
|
'Kızım başını açabilir'
"Sıkıcı bir adam olmaktan endişe ederim. Özellikle uzun konuştuğum zamanlarda. Çünkü ben uzun konuşmaları dinlerken çok sıkılırım".
-Kendinizi hangi sıfatlarla tanımlarsınız? - İnsanın kendini tanımlaması çok zor. Ama çok esprili biri olduğumu söyleyemeyeceğim ne yazık ki. O da bir başka kabiliyettir.
- Sıkıcı bir adam olmaktan korkar mısınız? - Sıkıcı olmaktan korkarım tabii.
- Mesela bu röportajda ilginç şeyler söylemem gerek, insanlar söylediklerimle ilgilenmeli gibi şeyler düşünüyor musunuz? - Yok şimdi öyle olmadı ama uzun konuştuğum zaman düşünürüm. Çünkü ben uzun konuşmalarda çok sıkılırım. Ama sevecen biri olduğumu söyleyebilirim. Biraz da onun için çocuk hekimi oldum. Bazen hayat insanı bir yerlere sürükler, ama benimki öyle olmadı. Çocuk doktoru olmayı yürekten istedim. Siyasete girişim de çok isteyerek olmuştur. Rahmetli babacığım 1973- 1978'de Milli Selamet Partisi'nden Erzurum Milletvekili oldu. Sonra aktif siyasetten çekildi. Ben de fikri anlamda hep ilgiliydim. Aktif olarak siyaset yapabileceğime AK Parti ekip olarak bir araya geldiğinde karar verdim.
- Üçüncü kuşak siyasetçi çıkar mı sizden? - Ben çocukların siyasete girmelerini isterim tabii.
- Kızınızın başbakan olduğunu hayal eder misiniz? - Benim anlayışıma uygun bir yolla oralara gelmişse isterim tabii.
- Ne demek o? - Siyaseti ne şekilde yapmak gerekirin felsefesiyle alakaladır. Belli ilkeleriniz olacak, hizmet edeceksiniz. Başka şekillerde yükselmesi benim hoşuma gitmez. Gücünü tamamen milletten almalı, birtakım çevrelerden almamalı.
- Kızlarınızdan biri siyaset için başını açsa tepkiniz ne olur? - Kızım isterse başını açabilir. Bunun siyasetle alakası yok. Hiçbir şey yokken de başını açmaya karar verebilir. O benim kızımdır, ben onu her zaman severim ve saygı duyarım. Ben bu konuların hala konuşuluyor olmasını, işte Başbakan'ın eşinin, bakanların eşlerinin kapalı diye bunları konuşmayı çağdışılık olarak görüyorum. Hangi asırda yaşıyoruz? Falanca mahkeme şu kararı almış, şöyle olmuş. Kusura bakmayın ama bunların da çağın gerisinde kaldığına inanıyorum. Başörtüsüne tepki gösterenler de bira içen gençlere tepki gösterenler için de geçerli bu. Birileri siyasi maksatla yapmasaymış, simge haline getirmeseymiş bunlar olmayacakmış. Bu da minareyi çalmanın kılıfını hazırlama üslubu bence.
|
|
|
|
|
|
|
|
|