Boşanma antrenörünüz kim?
Adnan Ekinci, "Yeni Hukuk" Dergisi'nin dördüncü sayısında, belki de çıkarttığı derginin işlevini daha iyi anlatacağını düşünerek ince bir parolayı da logonun yanına ilave etmiş: "Hukukun insan yüzü"... Belli ki, daha ilk baştan beri var olan ve derginin adının hemen altına konan "aylık popüler hukuk dergisi" cümlesi derdini anlatmaya yeterli olmamış...
*** "Hukukun insan yüzü..." Maksat bizde kitlelerin uzağında duran hukukun insan yaşamının ayrılmaz bir parçası olduğunu daha yalın ve kitlesel bir üslupla anlatmak... Dergi aracılığıyla insanlarla hukuk kavramı arasında ilişki kurmak... Onlara hukukun inceliklerini, üstlerine ağır bir yük koymadan eğlenceli bir yöntemle iletmek... Doğrusu, dördüncü sayıdaki konulara bakarken, bu yeni parolayı hep gözönünde tuttum. Kurtlar Vadisi'nin "Türk hukuksuzluk tarihine" bir armağan olarak yorumlanması... Orhan Pamuk meselesinin AB'nin ifade özgürlüğü kriterleri açısından tahlili... "Morgage uyanıkları" olarak adlandırılanlara verilen hapis cezası... Kredi kartları faizine yönelik ana dosyayı oluşturan muhalefet... Derginin iki bombası daha vardı... Bence asıl bunlar "hukukun insan yüzü" sloganına uygundu. İlki "15-18 yaş cinselliği" diğeri "Eğer boşanırsam haklarım ne?" kitapçığı...
*** Gençlerin cinselliği konusuyla ilgili bilmediğim birçok ayrıntıyı öğrendim. Meğer bizim Yeni Türk Ceza Kanunu'nun 104. maddesi, 15-18 yaşındaki gençlerin aralarında hiçbir cebir, şiddet, tehdit olmadan tamamen karşılıklı istekleriyle cinsel ilişkide bulunmalarına 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası öngörüyormuş. Madde TCK'nın hazırlanması sırasında tartışma konusu olmuş. Kadın örgütleri ve sivil toplum kuruluşları bu maddeye karşı çıkmışlar. Ancak eleştiri ve öneriler kabul görmemiş... Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi "bu yasa uygulamada büyük sorun çıkarıyor" diye Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuş. Teknik sorular da sormuş, kendi rızalarıyla ilişkiye giren gençlerin hangisinin cezalandırılacağı gibi... Halbuki maddeyi koyanlar, muhtemelen ikisinin de cezalandırılmasını öngörmüşlerdir herhalde... Neyse... Konu şimdi Anaya Mahkemesi'nde imiş.
*** Ancak, Yeni Hukuk Dergisi'nin asıl bombası kitapçıktaydı... Kitapçık, Dergi kapağından "Eğer Boşanırsam Haklarım Ne?" başlığıyla anons edilmişti. Ama ilk sayfayı açınca, minnacık bir "kadınlar açısından" ibaresi görüyordunuz. Neden "kadınlar açısından" Bunun cevabı yoktu. Birleşme ve evlenme "med", boşanma da "cezir" olarak tanımlanıyor, cezir olayında kadının hakları eğlenceli bir diyalogla veriliyordu... Bu "vatandaşın hukuk el kitapçığının" dergideki ilk örneği.
*** Eğer boşanırsam... Haklarım ne olacak? Kadınlar açısından bilgiler... Adnan Ekinci'nin herhalde bir bildiği var... Ya Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü tarafından gitgide eve kapatıldığı belirlenen kadınların iyice bunaldığını düşünüyor ya da onların çaresiz olduğuna kanaat getirmiş... Boşanmaya karar vermeleri halinde de, el kitapçığını antrenör olarak piyasa sürmüş... Birleşme gibi ayrılığın da "insanca" bir konu olduğunu düşünerek olayı ele almış...
*** Bizde doktorluk ve avukatlık insanların parasız olarak ayaküstü danışmalarla kullanmak istediği iki meslektir... Doktorluk hakkını korur da, avukatların durumu biraz daha zordur galiba... Yeni Hukuk, bunu daha da kolaylaştırmış. Bir dergi parasına size "antrenörlük" yapıyor... İyi mi kötü mü, yararlı mı zararlı mı, tüm bunlara dergiyi alan hanımlar karar verecek... Ama boşanma için antrenör arayan varsa... Antrenör orada...
|