  |
|
Hepimiz güzelleşirsek mankenler işsiz kalır
Herkesin bir dudağı yerde bir dudağı gökte. Niye herkes kalıcı üç yüz otuz üç gibi geziyor? Korkmuyorlar mı ameliyattan? Hem nasıl öpüşüyorlar?
 Aslında şans eseri haberdar oldum. Bir kız arkadaşım "Sonunda satın aldım" dedi. Yemek yiyoruz. Kaşlarımı merakla kaldırdığımı görünce kıkırdadı. Sesini alçaltarak, "Kızım etraftaki kadınlara bir baksana, herkesin bir dudağı gökte bir dudağı yerde." Doğruya doğru. Herkesin dudakları kendisinden bir adım önde. Yani bütün İstanbul dudaklarını mı yaptırdı? Herkes o yüzden mi kalıcı "Üç yüz otuz üç" gibi geziyor? Korkmazlar mı ameliyattan, ya sonra dudak falan kalmazsa? Hem nasıl öpüşüyorlar? Ben kendi kendime bu soruları sorup dururken, arkadaşım sesini daha da alçalttı. "Botoks değil" dedi. "İşin sırrı rujlarda." Sıkı durun. Meğer dudaklara sürüldüğünde üstten botoks etkisi yapan bir ruj varmış. İsmi Lip Fusion. Söylediklerine göre yan etkisi yok çünkü zamanla siliniyor. Yani rujunuzu tazelediğinizde zenci dudak oluyor, çıkardığınızda normale dönüyorsunuz. Eğlenceli değil mi? Tabii ki vizyon sahibi Türk sosyetesi benden önce keşfetmiş durumu. Avrupa'daki Sephora'lar bu rujdan soran Türklerle dolup taşıyormuş. "Yanında mı?" diye sordum. Hayır yanlış anlaşılmasın maksat kalın dudak değil, sırf merak. Hani deneyimlerimi sizlerle paylaşalım diye. Bildiğiniz ruj. Hani şu ucu fırçayla sürülenlerden. "Eee" dedim. "Hiçbir şey olmuyor." Sabredeceksiniz. 5 dakika içinde dudaklarınızda hafif hafif karıncalanmalar başlıyor. Sonra... Sonra da dudağınız şişiyor. Yani bence. Kimileri bunu güzel bulabilir ama ben bir garip hissettim. Sanki dudaklarım benim değildi. Çok komikti.
***
Durun bitmedi. Hazır arkadaşı bulmuşken gündemde ne var ne yok, hepsini öğrendim. Tabii ki maksat hizmet. Bütün dünyanın cerrahi müdahalelerden kaçmaya çalıştığı şu günlerde, ilgi yoğun olarak doğal ürünlerden yana. Kadınların bir başka gözdesi de StriVectin. Aslında çatlak giderici krem olarak piyasaya çıkmış. Firma denemesi için kremi çalışanların ailelerine dağıtmış. Amaç ürünün pazar araştırmasını yapmak. Peki sonra? İşin komik tarafı burada. Krem aslında hamilelik ya da hızlı kilo alıp vermekten dolayı oluşan çatlaklar için tasarlanmış. Yani kalça ve omuz altında sarkan kol bölgesi için... Peki kadınlar nerelerine sürmüşler? Yüzlerine. Deneme süresi sonunda kadınlar "10 yaş daha genç görünüyorum" diyerek firmanın beklediğinin üstünde bir talepte bulununca yetkililer araştırmaya başlamış. Sonuç, dünyanın en etkili kırışıklık kremi. İyi mi? Hem de 28 günlük bir kullanım sonucunda. StriVectin, sadece hamileler ve hızlı kilo alıp verenler için değil tüm dünya kadınlarının göz çevresi kırışıklıkları için bir efsane haline gelmiş. Dünyada bu ürünü kullanmayan 40'ını aşmış ünlü kalmamış. Üstelik krem erkekler arasında bile popüler. Türk sosyetesi bu kremi de çoktan keşfetmiş, hiç merak etmeyin.
***
"Ya zayıflama ürünleri?" diye takıldım. Yok mu yeni bir şeyler? "Olmaz mı?" diye cevap verdi yemekte bize katılanlar. Madem bu pazar böyle eğlendik. Gelelim üçüncü keşfime. Elma tabletleri. "İyi de ben elma yiyince daha çok acıkıyorum." Bu tabletler elma yemek gibi değilmiş. Açlığı kesmeye yarıyormuş. Akşam eve döndüğümde keşiflerimi heyecanlı heyecanlı anlattığım annem bile "Biliyorum canım" deyince, pes ettim. "Açlık hissini azaltıyor ve tokluğu sürdürüyor. İnanılmaz etkili. Tamamen bitkisel, içinde sadece elma lifleri var." İstanbul kadınları arasında gizli bir mesaj ağı var, iddia ediyorum. Siz siz olun yine de durumu abartmayın. Hepimiz manken gibi olursak mankenlerimiz ne iş yapacak? Şaka bir yana dudak şişirten ruj eğlenesiniz, kırışıklık kremi özellikle hamilelik sonrası çatlaklarla başa çıkamayanlar için. Diyeti ise bence boş verin. Şimdi kazandibi üzerine dondurma yenmez mi mesela? Mesela dedim.
|
