|
|
|
|
|
|
Annenin korkusu çocuğuna geçmesin
Biyolojik çözümleme uzmanı İrem Ayral'a göre hastalıkların nedeni olan korkular ve çelişkilerden kurtulmak için zaman kaybetmeden karar verip harekete geçmek gerekiyor.
Zaman zaman karar veremediğiniz anlar olmaz mı? Evinizi ya da işinizi değiştirmek için, ailenizden birisi hakkında düşündüklerinizi söylemek için zorlanmaz mısınız? Her gün yaşadığımız kararsızlıklarla beynimizi ne kadar yorduğumuzu, hatta hücre kaybına uğrayıp hastalıklara davetiye çıkardığımızı biliyor muyuz? "Biyolojik çözümleme" bilimi, kararsızlık anlarında eyleme geçmenin bedenimiz ve ruhumuzda yaralar açmaması için bizi uyarıyor. Fransa'da eğitim alan İrem Ayral da İstanbul'da Bilgi Paylaşımı Derneği'nde "Hastalıkların oluşumu ve insan psikolojisine giriş" semineri veriyor. Peki, nedir doğru karar vermenin sırrı? "Duygularınızı siz yönetin" diyor Ayral, "Duygular tarafından yönetilmektense, siz yönetin, hayat profesyoneli olun. Çözüm eyleme geçmekte yatıyor. Örneğin bir borcunuz var, ama sizin o kadar paranız yok. Bu uykusuz gecelere neden olabilir. Borcunuz olan şahsa gidip yeni bir sözleşme yapıp, borcunuzu erteletebilirsiniz. İnsanlar korkup kaçıyor, eyleme geçmiyor. Aşkta bile orta noktayı bulmadığınız zaman çıkmazda olursunuz. Şartlanmalarda biz kendimizi kısır döngüye sokuyoruz, kendimize izin vermiyoruz." Acaba doğru karar vermekte neden bu kadar zorlanıyoruz? Ayral'a göre bunun nedeni çocukluk döneminde anne babanın fikirlerinin etkisinde kalmak... Her şey hem evde hem de okuldaki eğitim sistemindeki yanlışlarda yatıyor: "Bize dikte edilenlerin dışına çıkma şansı pek verilmiyor. Fransa'da çocuk 6 yaşında okula gittiğinde, anne babayı şikayet etme hakkı da kazanıyor."
KORKULARA DİKKAT Ayral'a göre programlama anne rahminde başlıyor. Anne babaların çelişkileri çocuğun biyolojisi olarak programında şekilleniyor. Güvensizlik problemi için çocuğa destek vermek gerekiyor: "Önce anne babaların kendilerini eğitmeleri ve korkularını çocuklara yansıtmamaları gerekiyor. Her 'yapma' sözü çocuğa korku programı olarak yazılıyor. Korku programı olmadığı zaman negatif, yıkıcı etkilerin kendilerini oluşturması mümkün değil. Alzheimer hastalığından kansere kadar bütün hastalıklar beyindeki hücrelerin zarar görmesinden oluşuyor."
Figen Yanık
|
|
|
|
|
|
|
|
|