SABAH - Süpürgeyle gelen servet

Şu an 4 Haziran 2005 - Cumartesi tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

	Yazarlar

	Günün İçinden

	Ekonomi

	Gündem

	Siyaset

	Dünya

	Spor

	Hava Durumu

	Sarı Sayfalar

	Ana Sayfa

	Dosyalar

	Arşiv

	Etkinlikler

	Günaydın

	Televizyon

	Astroloji

	Magazin

	Sağlık

	» Cumartesi

	Aktüel Pazar

	Otomobil

	Sinema

	Çizerler

Google Arama

	Süpürgeyle gelen servet
	MP3, Seksapel ve Tasarım

Süpürgeyle gelen servet

Elektrik süpürgesi deyip geçmeyin. Eğer yeterli zekaya sahipseniz tasarlayacağınız bir elektrik süpürgesi hayatınızı ve endüstriyi alt üst edebilir.

James Dyson'ın hikayesi, küçük firmaların orijinal tasarımlarla nasıl dünya devi haline gelebileceğinin göstergesi. İngiltere'de akademisyen bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Dyson, Kraliyet Sanat Akademisi'nde eğitim aldıktan sonra bir çok başarılı tasarıma imza atar. Ancak aklından sürekli yenilikçi ve eğlenceli tasarım fikirleri geçmektedir. İşte, dünyanın en sıra dışı elektrik süpürgesinin tasarımı kendisine ait olan tasarım stüdyosunun boya atölyesinde gerçekleşir.

MÜHENDİSİN HAYALİ
Burada tozları emen dev filtrenin bir elektrik süpürgesi içinde nasıl performans göstereceğini düşünmeye başlar. Ama kullanılabilir ilk elektrik süpürgesine ulaşabilmesi için tam 5127 adet prototip tasarlaması gerekir. Bundan önce de tasarladığı her ürünle başarılı olmuştur. Özellikle deniz kamyonu olarak tasarladığı araç tam 40 ülkede alıcı bulur. Yine de kendi soyadını verdiği ve dünyanın en garip görünüşlü elektrik süpürgesi, onun geleceği olacaktır. Çok post modern görünümlü ve pembe renkli G-Force adını verdiği ilk süpürgesi 1983 yılında "Design" dergisinin kapağını süsler. Her şey yerli yerindedir.

JAPONLAR FARK ETTİ
Ancak küçük bir sorun vardır: Bu ürünü üretmek için gerekli olan parayı bulmak. Çünkü ingiltere'de elektrikli süpürgeler için torba üreten sektör yılda yüz milyon pound kazanmaktadır. Bu durumda genç Dyson, yatırımları için Japonya'ya gider. Ve burada G-Force'un üretim ve satışı başlar. İngiltere'de gerekli yatırımı bulamaz ama tasarımı her yerde sergilenir. Ürünün performansı mükemmeldir. Ve Japonya'da G-force sahibi olmak bir statü sembolü haline gelmiştir bile. Ama İngiltere'de de

işler iyi gitmektedir. Ve 1992 yılında piyasaya çıkan Dyson DC01 en yakın rakibinin tam beş katı fazla satan bir ürün haline gelir. 1995 yılında Dyson, Japonya'dan ülke tarihinin en büyük ihraç siparişini alır. 1996 yılında dünyanin ilk anti bakteriyel elektrik süpürgesi DC02 piyasaya çıkar. Küçük bir fikirin kocaman bir endüstri canavarına dönüşmesinin hikayesi hala devam ediyor. Başbakanlar bile bu başarıya seyirci kalamıyor. Nitekim 1998 yılında Tony Blair DC02 modelinin yüzyılın ürünlerinden biri sayıldığını açıklamakta sakınca görmedi.

KÜPELER KAYBOLMUYOR
DC08 modeli ömür boyu bakteri öldürebilme özelliğine sahip. Filtre satın almanız gerekmiyor. Dilerseniz otomobilinizi de temizliyor. Şeffaf toz kabını temizlemek gerçekten çok kolay. Ayrıca şeffaf olduğu için yanlışlıkla bir şeyleri yutarsa bulmak çok kolay oluyor. Özellikle küpelerinizin tek kalmaması için bu yöntem öne çıkıyor. (Şahsen ben bir çok küpeyi elektrik süpürgeme kurban verdim bugüne kadar)Daha ilginci merdivenlerinizi temizlerken, süpürgenin her basamakta sorunsuzca durabilecek şekilde tasarlanmış olması. Yani tepenize düşme riski çok az! Emiş gücünü istediğiniz zaman yüzde otuz beş oranında elinizin altındaki bir düğme ile azaltıp hassas yüzeyleri temizleyebiliyorsunuz. Benim bir kedim var. Ve tüy dökme sezonundayız. Bu nedenle kişisel arayışımda DC08 Animal Buster'ı çok beğendim. Silindir kasalı bu makine, özel başlıkları sayesinde tüyleri adeta halıdan kopararak çekiyor. Kısaca kullanırken çok farkında olmasak da elektrik süpürgelerinin içinde teknolojinin nimetleri var.

Rahşan GÜLŞAN