|
|
|
|
|
|
Avrupa Birliği'nden imza çağrısı
Avrupa Birliği, Ankara anlaşmasının, AB'nin 25 üye ülkesini kapsayacak şekilde genişletilmesini öngören ek protokolünü, Türkiye'nin bir an önce imzalaması çağrısında bulundu.
AB-Türkiye Ortaklık Konseyi'nin 44. toplantısının ardından, AB'nin tutum belgesi yayınlandı. Belgede, ''ek protokolün imzalanması, onaylanması ve ardından yürürlüğe sokulmasının, Türkiye'nin Rum kesimini de içine almak üzere AB ile ilişkileri normalleştirilmesi yolunda önemli bir adım oluşturacağı'' belirtildi.
Belgede, ''Türkiye'nin ek protokolle ilgili mutabakatını ortaya koyan mektup teatisinin memnunlukla karşıladığını'' ifade edildi. Türkiye'nin hayata geçirdiği reformları uygulamaya sokması konusunda verilen öneme işaret edilen belgede, hükümet tarafından gösterilen kararlılığa rağmen, bazı alanlarda uygulamada karşılaşılan sorunlara ayrıntılı bir şekilde dikkat çekildi.
'SİYASİ REFORMLAR TAM YERİNE GETİRİLMELİ'
Belgede, yapılan siyasi reformların bölgesel ve idari seviyede tam olarak iyi algılanmadığı eleştirisi getirildi. Siyasi reformların tam yerine getirilmesi ihtiyacının Güneydoğu Anadolu'nun gelişmesine de katkıda bulunacağı görüşü savunulan belgede, bu bölgede sosyal ve ekonomik durumun iyileşmesi ve yerlerinden edinmiş kişilerinin tekrar evlerine geri döndürülmesinin kolaylaştırılması için gerekli önlemlerin önemine dikkat çekildi.
'DİNİ AZINLIK SORUNUNA ÇÖZÜM BULUNMALI'
Belgede, dini azınlıklar, cemaatler ve işçi sendikalarının spesifik sorunlarına acil çözüm bulunması çağrısında bulunuldu. Türkiye'deki sivil ve asker ilişkilere de değinilen belgede, ''sivillerin ordu üzerinde tam kontrol kurması gerektiği ihtiyacı bulunduğu'' savunuldu.
Belgede, ''Türkiye'de ordunun bir dizi gayri resmi mekanizmalar üzerinden etkisini sürdürmeye devam ettiği'' ileri sürüldü. Adli alanda ise yeni TCK'nın hayata geçirilmesinin önemine değinilen belgede, reformlarla ilgili yargıç ve savcılara yoğun eğitim verilmesinin memnunlukla karşılandığı belirtildi.
'İŞKENCE ŞİKAYETLERİ DEVAM EDİYOR'
İşkence ve kötü muamele iddialarına yönelik şikayetlerin hala devam ettiği kaydedilen belgede, işkenceye sıfır tolerans politikasının kararlılıkla yürürlüğe sokulması istendi.
'İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ALANINDA SORUNLAR VAR'
İfade özgürlüğü alanında da bazı sorunların bulunduğu kaydedilen belgede, düşünce suçundan yargılananların yüksek mahkemede beraat etse bile gazeteci, yazar, haber müdürlerine yönelik mahkumiyet kararlarına dikkat çekildi.
Dernek kurma ve toplantı hakkıyla ilgili bölümde, güvenlik güçlerinin göstericilere karşı bazı durumlarda aşırı güç kullandığı iddia edildi. Belgede, AB'nin cinsiyet, ırk, etnik, renk, sosyal, dil, din temelinde her türlü ayırımcılığa karşı olduğu yolundaki genel tavrı teyit edildi.
Dini azınlıklarla ilgili bölümde, sınırlı ilerleme yapıldığı eleştirisi bulunulan belgede, bu konuda yaşanan sorunlara ilişkin örnekler verildi ve vakıflarla ilgili yasa tasarısının Avrupa standartlarına uygun olarak kabul edilmesi çağrısında bulunuldu.
'HEYBELİADA RUHBAN OKULU AÇILMALI'
Belgede, Helbeliada'daki ruhban okulunun tekrar açılması istendi. AB belgesinin sosyal haklar bölümünde, özellikle töre cinayetlerinin önemli bir sorun teşkil ettiği vurgulandı. Belgede, insan hakları danışma kurulunun hazırladığı azınlık raporunu kaleme alan kişi hakkında soruşturma açılması da eleştirildi.
Belgede, Türkiye'nin ırkçılık ve etnik ayırımcılığa karşı daha fazla tedbir alması istendi.
Kıbrıs konusunda Türkiye'nin BM çözüm çabalarına yönelik verdiği desteğin devam etmesi temennisinde bulunulan belgede, Türkiye'nin kapsamlı çözüm için olumlu hava yaratılmasına yönelik katkısının desteklendiği ifade edildi.
TÜRK EKONOMİSİNE ÖVGÜ
Kopenhag ekonomik kriterlerine de değinilen belgede, ''Türkiye'nin işleyen bir pazar ekonomisi yolunda attığı adımların memnuniyetle karşılandığı'' belirtildi ve ''Türkiye'de 2001 yılındaki krizden bu yana ekonomik istikrarın önemli ölçüde geliştiği'' bildirildi.
Belgede, ''enflasyonun düştüğü, ekonomiye yönelik siyasi müdahalenin azaldığı, kurumsal ve düzenleyici çerçevenin uluslararası standartlara yaklaştırıldığı'' ifade edildi.
''Şeffaflık konusunda da önemli adımlar atıldığı'' belirtilen belgede, ''kamu finansını da kapsamak üzere, kamu idaresinde önemli gelişmeler sağlandığı'' kaydedildi. Belgede, Türkiye'nin pazar güçleri ve rekabetçi baskıyla daha iyi baş edebilmesinin önemine değinildi.
AB bölgesinde, gümrük birliğinin işleyişine yönelik sorunlara da geniş bir biçimde yer verildi. Türkiye'nin Rum kesiminin ticaret ve taşımacılığına sınırlama koymaya devam ettiği hatırlatılan belgede, Rum kesiminden gelen gemilere limanların açılması çağrısında bulunuldu. Belgede, Türkiye'nin AB ülkelerine ticaret ve ulaştırma alanında koyduğu bütün sınırlamayı kaldırması istendi.
|
|
|
|
|
|
|
|
|