  |
|
 Çiçek: Soykırım iddialarına karşı politika değişikliği şart
Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Türkiye'nin bundan sonra Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili bugüne kadar konunun tarih bilimi ışığında ortaya konulması yönünde izlediği politikadan daha farklı politika izlemeye mecbur olduğunu belirterek, ''(Soykırım iddiası, vardır) diyenlerin yalanlarını ortaya koymak kaçınılmaz bir durumdur'' dedi.
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, geçen hafta Çorum'da meydana gelen köy yangınında evsiz kalanların evlerinin bir an evvel yapılması kararı alındığını, Gediz'deki maden ocağında meydana gelen grizu patlamasıyla ilgili olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu'nun bilgi verdiğini söyledi.
Cemil Çiçek, geçen hafta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaret ettiği Afganistan'ın normalleşmesi, kalkınması için neler yapılabileceğinin de toplantıda ele alındığını kaydetti. Her yıl Nisan ayında belli ülkelerin gündeminde olan ve Türkiye'yi yakından ilgilendiren Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili olarak Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu ve Devlet Arşivleri Genel Müdürü'nün bilgi verdiklerini belirten Çiçek, Ermeni meselesinin Birinci Dünya Savaşı'na dayanan geçmişi olduğunu anımsattı.
''TÜRKİYE BİR TÖHMETLE KARŞI KARŞIYA''
Çiçek, ''Uzun süre beraberce yaşadığımız, aynı devletin tebası olarak birlikte bulunduğumuz ve aramızda herhangi bir sorun yokken, 1.Dünya Savaşı'nın şartları içinde bazı ülkelerin teşvik, tahrik ve vaatleri karşısında Ermenilerin Osmanlı Devleti'ne karşı isyana başvurmaları, orada yaşayan özellikle Müslüman Türklere karşı giriştikleri katliamlar sonucu karşılıklı bir olay meydana gelmiştir''dedi.
Cemil Çiçek, 24 Nisan tarihinin bir sonuç olduğunu, bunun evveliyatı bulunduğunu, savaş şartları içinde gerçekleşmiş durumlar olduğunu vurgulayarak, Türkiye'nin, bu durum gözardı edilerek, bir töhmetle karşı karşıya bulunduğunu söyledi. Türkiye'nin özellikle 1965 yılından sonra Ermeni terörüne maruz kaldığını ifade eden Çiçek, hayatını kaybeden diplomatları da rahmetle andıklarını belirtti.
Çiçek, Ermenilerin olabildiğince nüfuz edebildikleri ülkelerin parlamentolarını harekete geçirerek, 15 ülkenin parlamentosundan bazı kararların çıkarılmasını başardıklarını belirtti.
''POLİTİKA DEĞİŞİKLİĞİ MECBUR''
Türkiye'nin bugüne kadar bu konunun tarihi bir olay olduğunu ve bunun tarihçiler tarafından açığa çıkarılmasından yana olduğunu anlatan Çiçek, şöyle devam etti:
''Meseleyi siyaseten değerlendirdiğimiz takdirde, bu, farklı sonuca götürecektir. O zaman her ülke, başka ülkeyle ilgili olarak pekala geriye dönük bazı olayları parlamentolarından geçirmek suretiyle münasebetler içinden çıkılmaz bir sonuca doğru götürülebilir. Onun için biz Türkiye olarak geriye dönük olayları kin ve nefret konusu yapmak yerine, geleceğe dönük anlayışın, iyimserliğin sonucu olarak tarihçiler tarafından gün ışığına çıkarılmasını istedik. Ancak bizim bu yaklaşımımızın maalesef bir kısım ülkelerde yeterince değerlendirilmediği ya da bazı iç politika veya başka türlü sebeplerle Türkiye'ye karşı tavır olarak ortaya çıktığı da inkar edilemez bir husustur.
Onun için Türkiye, bu meselede bugüne kadar olduğu gibi (Geçmişe bakmayalım, geleceğe bakalım. Geçmişin acılarını ortaya çıkarıp gelecek nesillerin kin ve nefret üzere yetişmelerine sebep olmayalım) düşüncelerini artık geride bırakmıştır. Kimin Türkiye ile ilgili böyle bir iddiası varsa, biz arşivlerimizi açıyoruz, gelip inceleyebilirler. Bu noktada bilim adamları olarak ortak komisyonlar da kurulabilir. Mukabilinde kendi arşivlerini açsınlar. Tarih bilimi neyi gösteriyorsa, araştırmalar neyi gösteriyorsa, Türkiye bu noktada kendinden emindir. Dolayısıyla bu neviden yeni bir üslupla, yeni bir anlayışla bu meselenin değerlendirilmesi gerekmektedir. Biz kendi arşivlerimize dayanarak, kendi tarihimize, kültürümüze güvenerek diyoruz ki; kesinlikle bir soykırım söz konusu olmamıştır. Ancak soykırım iddiası vardır diyenlerin yalanlarını ortaya dökmek adına topyekun çabaya ihtiyaç olduğu aşikardır. Bunu bütünlük içinde, devletin bütün kurumları ve toplumun bütün kesimleriyle dünyanın her tarafında asılsız iddiaları ortaya koymak kaçınılmaz bir durum söz konusudur. Türkiye bugüne kadar olduğu gibi, (Bunu tarihçilere bırakalım, bu siyasi konu değildir) tarzındaki temelde doğru, ama günümüzün ihtiyaçlarını karşılamayan politikadan daha farklı politika izlemeye mecburdur.''
Konunun Bakanlar Kurulu'nda hemen hemen bütün yönleriyle değerlendirildiğini kaydeden Çiçek, bu konuda neler yapılabileceğinin, işin hukuki, siyasi ve tarihi yönleri, yeni bir teşkilatlanmaya ihtiyaç olup olmayacağının ele alındığını kaydetti. Çiçek, Dışişleri Bakanlığı'nın koordinasyonunda çalışmaların aralıksız sürdürüleceğini bildirdi.
|
