|
|
Şiir az gelişmişliğindeğil, gelişmişliğingöstergesidir
* 'Şafak Türküsü'nden bugüne hayatınızda değişen ne var? Şimdi daha bilinçliyim, belki daha devrimciyim. Belki değil, daha devrimci olduğumu düşünüyorum...
* Cezaevi öncesi, cezaevi ve cezaevi sonrası diye ayırabilir miyiz hayatınızı? Tabii... Kapalı bir yere atılıyorsunuz, çok sert koşullarda, işkence koşullarında yaşıyorsunuz. Bu büyük yıkıntılar oluşturdu... Yaşamayı dengelemeyi başaranlarımız oldu ama birçoğu intihar etti, hâlâ intiharlar devam ediyor. Hiçbirimizin uykusu rahat değil; uyuduğunda bilinçaltı devreye giriyor.
ÇIĞLIKLA UYANIYORUM * Hâlâ devam ediyor mu? Tabii ki... Acılar çektiğimiz kabuslar görürüz, çığlık çığlığa uyanırız. Yapacak bir şey yok, onlarla yaşamayı öğreniyorsunuz.
* İtirazlar bu yüzden mi perçinlendi? Birazcık aklı çalışan herkes büyük haksızlıkları çok rahat görebilir, özel olarak manipüle edilmemişse... Milyonlarca dolar parayı bir aile yok edebiliyor ve bunu biz ödemeye çalışıyoruz. İnsanlar büyük yoksulluklar içinde yaşıyorlar. Ben şu an gecekonduda oturuyorum... İnsanlar öldürülüyor, hemen yanı başımızda savaş var... Nasıl barışabilirsiniz bu sistemle? Sadece Türkiye'nin sisteminden bahsetmiyorum, kapitalist sistemden söz ediyorum. Bununla asla barışılmaz... Şimdi bir ülke bütün dünyaya egemen. Bu gücün, hakimiyetin, dengesizliğin olduğu bir yerde; gerçek edebiyat, şiir ortadan kalktı. Gençlere bakın, 'köşeyi dönme', paraya ulaşma, güce ulaşma çabası içine giriyor... Ben şimdi nasıl umut edebilirim?.. 1980 öncesi umutlarımız vardı; 'daha güzel günler göreceğiz çocuklar' diyorduk ama şimdi...
NİYE UMUT EDEYİM Kİ? * Hiç umudunuz kalmadı mı? Şu anda ne reel politik, ne sanatta, ne edebiyatta somut bir umut yok.
* Kendi hayatınıza ilişkin... Yazabiliyorum, sokağa çıkabiliyorum, bağırabiliyorum, slogan atabiliyorum, bir metnin altına imza atabiliyorum ya da yazdığım şeylerde yasaklanma korkusu yaşamıyorum. Cezaevine girme korkusu yaşamıyorum...
* Kültür Bakanı geçtiğimiz günlerde bir açıklama yapmıştı; "Şiir az gelişmiş ülkelerde gelişir" diye... Sonra da diyorsun ki; umudun var mı? Bizi yönetenlere bakın. Bunu da benim sevgili halkım seçti. Herkes sonuçta layık olduğu yönetime kavuşuyor. Bu, çok bilgisiz ve cahilce edilmiş bir laf... Şiir bütün uygarlıklarda vardı. Ama ekonomisi gelişmiş ülkelere baktığın zaman, o, bütünüyle standartlaşmayı, bir makinenin parçası olmayı ister. Ve bu insanı şiirden koparır. Çünkü şiir ortalama değil, gelişmiş algı ister. Dolayısıyla gelişmiş ülkelerde, kapitalist ülkelerde, mekanizma tersine işler ve şiirden kaçış başlar. Çünkü yönetebilmek için düşünmeyen insana ihtiyaç duyar. Oysa şiir gelişmişliğin bir göstergesidir.
|