|
|
Rıza kendini yenilemeli
Beşiktaş, F.Bahçe galibiyetiyle büyük bir başarıya imza attı. 3 defa öne geçme avantajını koruyamamasına ve de 3. beraberlik golünden sonra 1 kişi eksik kalıp son 15 dakikayı kalede Pancu ile geçirmesine rağmen galip gelmesi takdir edilmesi gereken olaydı. Ancak futbolda önemli olan ileriyi düşünüp, başarıya sevinmenin yanında gerçekleri göz ardı etmemek. Beşiktaş, iyi oynayan F.Bahçe'ye 4 gol attı ama 25. dakikadaki Tümer'in golüne kadar tek hücum yapamadığı gibi ciddi tehlikeler yaşadı. 90 dakikada 6 kere rakip kaleye gitti, 4 gol attı. Tümer'in topu göğsüyle alışı, yere indirip rakibini ekarte edişi ve Deniz basarken zamanlamalı plasesi bana Maradona'yı hatırlattı. İbrahim Akın ve Koray uzaktan nefis goller attılar. Bir de duran toptan Carew'in usta golü geldi. Futbol enteresan bir oyun. Çok pozisyona girip tek gol atamazsın, rakip kaleye az gider, 3-4 gol bulursun. Pazar günü de buna benzer bir maç izledik. Rıza Çalımbay döneminde Beşiktaş'ta hırs, mücadele ve disiplin ön plana çıktı. Ama sağlıklı bir oyun kurgusu yok. Günümüz futbolunun en önemli ilkelerinden olan kollektif uyum yetersiz. Takımın topa sahip olma yüzdesi düşük. Bu, derbide de görüldü. Rakibin baskısını ve temposunu kıracak pas alışverişleriyle sahaya yayılma uygulanamıyor. Bence Çalımbay'ın defansta ve orta sahada fazla adam markajı uygulatması doğru değil. Zaten kadronun yapısı gereği kollektif bütünlük sağlanamıyor. Bir de markajlı anlayışta bu rahatsızlık daha da fazlalaşıyor. Kazanılan toplarda kimin nerede olduğu bilinemiyor. Ayrıca da savunma kurgusunda iyi yerleşilemiyor. Rıza Çalımbay bu konuda da kendini yenilerse ileriye daha güvenli bakan bir teknik adam olur.
|