Yüreğim yandı
Benim içimi acıtan o pankart oldu. Sanki; kapıcının oğlu olmak bir suçmuş gibi... Bu pankart için, Beşiktaşlılar'dan özür dilemeyen Sayın Aziz Yıldırım'a sorum şu: Beşiktaş tribünleri senin ailenle ilgili pankart açsa ne hissedersin? Önce kendim ne hissederim onu yazayım. Utanırım! Fenerbahçe Başkanı'nı küçük düşüren o Beşiktaşlı seyircileri protesto etmekle kalmam, bir daha ömür boyu İnönü'ye girmemeleri için elimden geleni yaparım. (Daha çirkin bir pankart da vardı. Ne demek Blow Job Klub! Bu kadarı da ayıp.) Şunu demek istiyorum: Kapıcının oğlu olmak bir kusur değil. Kapıcının oğlu olarak zirveye çıkmak bir onurdur. Ailendeki bir talihsiz olay da bir kusur değil, bir kaderdir!.. Efendim... Fenerbahçe Başkanı Sayın Yıldırım, evine gelen Beşiktaş Başkanı Sayın Demirören'i Protokol Tribünü'nde yüksek sesle eleştirerek küçük düşürmüştür. Fenerbahçe taraftarı, Beşiktaş Teknik Direktörü'ne, "Rıza efendi 2 ekmek, 1 süt" diyerek hakaret etmiştir. (Unutmayalım ki Daum da Dresden'li bir köylü çocuğudur.) Bu çirkin tablodan çıkan tek güzel şey maç bitiminde Fenerbahçe taraftarının Beşiktaş'ı ayakta alkışlaması. O alkışlar da aslında Fenerbahçeli oyunculara eleştirinin yansımasıydı.
|