|
|
Enerjide olmayan lobi tartışmaları
Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının (YEK) Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun Tasarısı geçen hafta rötar yaparak bu hafta TBMM'de olacak. Bu köşede bu yasanın gecikmeden çıkmasını kaydetmemizle, birilerinin menfaatlerine uygun çıkmasını savunmak aynı şey değil. Birincisi,Türkiye böyle bir yasa çıkarmakta geç kalmıştır. İkincisi, geç kalındı diye, ağzı gözü yamuk, sonradan toplanması güç ve ülkeye zarar verecek, enerjide liberalleşmeyi sekteye uğratacak bir yasa da çıkmamalıdır. Yasa tasarısının bu haftaya ertelenmesinin sebepleri de aşağı yukarı aynı. YEK Kanun Tasarısı, geçen yıl haziran ayında TBMM gündemine getirilmiş, tam Genel Kurul'a inmek üzere iken metin içinde birtakım Hazine desteği ve sübvansiyonların olduğu fark edilerek geri çekilmişti. Bu geri çekmenin arkasında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Hazine, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ve bu kurumları uyaran sektörün çeşitli alanlarında faaliyet gösteren şirketler söz konusuydu. Haziran ayındaki tasarıda, yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen enerjinin kamu tarafından serbest piyasada oluşan piyasa fiyatından değil, piyasa fiyatının üzerinden, hem de alım garantili olarak satın alınma zorunluluğu getiren birtakım şartlar YEK Kanun Tasarısı'nın gecikmesine sebep oldu. Bir nevi daha önce doğalgazdan elektrik üretenlere verilen hem elektrik alımı hem de yüksek fiyat garantisi gibi bir manzarayla yetkililer yeniden karşılaşmak istemedi, haklı olarak. Ayrıca isteseler dahi, 2001 yılında çıkarılan 4628 Sayılı Yasa ile AB direktifleri doğrultusunda enerji sektöründe serbest piyasa modeline geçilmesi sebebiyle böyle bir fırsat ve imkân sağlamaları söz konusu değil. Yeni durumda enerjinin rekabet ortamında maliyet esaslı tarifeye göre fiyatlandırılması ve her türlü sübvansiyona son verilmesi öngörülüyor. Yani YEK Kanun Tasarısı'ndaki sübvansiyonlar, yeni Türkiye'ye ve mevzuatlara uymuyor. Ayrıca mevzu sadece yenilenebilir enerji kaynakları değil, Türkiye'nin kendi kaynaklarından azami oranda istifade olduğundan, rüzgar, su, güneş, jeotermal, maden gibi tüm kaynakların yeniden gözden geçirilmesi icap ediyor. Yoksa, 'yabancı yatırımcılar şu alana, şu imkanlar olmaz ise yatırım yapmaz' baskılarıyla yasa çıkarıldığı takdirde, bu defa başka alanlarda rahatsızlıklar olacaktır. Bu hafta TBMM'ye gelecek olan tasarının hiç değiştirilmeden eski hali ile aynen geçirilmesi zor. Ancak, bu zorluk, YEK'leri rakip bile görmeyen doğalgaz yada petrol lobisinden değil, mevzuatlardan ve liberal piyasa şartlarından kaynaklanıyor. Gerisi hikaye.
|