|
|
Nermi Hoca ışığa yürüdü
Dünyada ve Türkiye'de 68 gençlik olaylarının yaşandığı en sıcak ve hareketli günler.. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde okuyorduk. Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih gibi bölümler sağ-sol çatışmalarına sahne olur, derslerin çoğu yapılmazdı. Fakat Felsefe ve Sosyoloji'de kalabalık koridorlara taşardı. O günlerden üç hocayı hatırlıyorum, Türk Dili ve Edebiyatı'nda okuduğum halde derslerini kaçırmadığım. Biri Sosyoloji'den Cahit Tanyol, ki başta daha birkaç yıl önce ömründen ve şiirinden "yasak" levhasını kaldırdığımız Nazım Hikmet'i ve kavgalarını anlatırdı. Biri üniversite öğretim üyesi olmamasına karşın tiyatroyu geçmişi ve şimdisi ile anlatan Haldun Taner idi. Biri de Felsefe Bölümü'nden güler yüzüyle felsefenin insani çehresini anlaşılır çizgilerle tanımlayan Nermi Uygur. Üçü de kendi bölümlerinin değil, adeta tüm fakültenin hocası idiler. Çünkü derslerinde tartışmanın, yeni bilgiler öğrenmenin, sözün büyüsünü keşfetmenin heyecanı yaşanırdı. Çünkü üçü de sözün büyüsü yanında yazı ve denemeleriyle ilgi alanları olan konuları seviyor ve öğrencileri, hatta okurlarıyla paylaşabiliyorlardı. Nermi Hoca, önceki gün 80'inci yaşının baharında ışığa yürüdü. Nermi Hoca, 15 Ocak 1925'te İstanbul'da doğmuştu. G.Saray Lisesi'nin Latince bölümünü bitirdikten sonra, İÜ Edebiyat Fak. Felsefe Böl.'de ve Almanya'da Köln Üniversitesi'nde okumuş, 1952'de de kültür ilişkilerine ilişkin bir yapıtla doktor olmuştu. Almanya ve Fransa'da fenomenoloji araştırmaları yaptıktan sonra 1954'te ülkesine dönecek ve doçent olarak öğretim üyeliği görevini sürdürecekti. Bu arada zaman zaman Almanya'da üniversitelerde, özellikle de Almanya'nın Wuppertal Üniversitesi'nde mantık, dil, sanat-kültür felsefesi ağırlıklı dersler verecekti. 1992'de emekli olana kadar İÜ Edebiyat Fakültesi Felsefe Tarihi Bölüm Başkanlığı yapan Hoca, emekli olduktan sonra da değişik üniversitelerde ders vermeyi sürdürecekti. Fenomenoloji alanındaki çalışmalarının yanı sıra felsefenin kurumlaşması ve bir felsefe dilinin oluşması için çaba gösteren Hoca, felsefi bilgi birikimini yalın bir anlatım biçimiyle aktardığı keyifli denemeleriyle de tanınacak ve bu çalışmalarıyla Türk Dil Kurumu Bilim Ödülü, Türkiye Bilimler Akademisi Hizmet Ödülü ile Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü'ne değer bulunacaktı. Yalnızca Türkiye'de değil, yurtdışında da özgün bir düşünür ve denemeci olarak adını duyuran Nermi Hoca'nın Almanca, Fransızca ve İngilizce'den çevirileri de bulunmakta. Genellikle felsefenin edebiyatla, edebiyatın da felsefeyle beslendiği yapıtlar veren Hoca üzerine meraklı okurlar, öğrencisi de olan Betül Çotuksöken'in hazırlandığı "Nermi Uygur'un Felsefe Dünyası'ndan" başlıklı kapsamlı çalışmaya bakabilirler. Hoca, yarın F.Bahçe camisinde kılınacak öğle namazının ardından Zincirlikuyu'daki aile kabristanında toprağa verilecek. Işığı bol olsun.
|