|
|
Okuyucu Mektubu
İyi ki geldin... Banu Saydam'dan geldi: "İtiraf etmeliyim dün SABAH gazetesini alma sebebim, çok sevdiğim arkadaşım Zeliha'nın "Bugünkü SABAH'ta zayıflamanın 30 yolu var hem de çok mantıklı şeyler, al oku" demesiydi. İyi de almışım; bir de baktım ki, bir gazetenin (hem de magazin ekinin) bir köşesi ilk defa 38 beden olmayan genç, güzel ve kültürlü bir bayana verilmişti. Bu beni hem şaşırttı hem de çok mutlu etti. Ben 32 yaşında kolej ve üniversite mezunu, bir holdingte yönetici pozisyonunda çalışan, 5 yaşında bir kız çocuk annesi, neşeli, sosyal ve kültürlü genç bir bayanım. Hemen hemen moda olan ve hoşuma giden her şeyi kendi bedenime göre bulup giyiyorum hem de renk sınırı gözetmeden. Buna bikini, taşlı jean, dantel çorap vs. de dahil. Etrafımdaki herkesin benimle ilgili tek söylemi var: "Bebek gibi yüzün var, bir 30 kilo versen (pazardan 3 kg patates almak kadar kolay ya!) süper olacaksın. Evet ben de 15 yaşımdan beri 65 kilonun altına inmemiş, 20'li yaşlarda 70-75 kilo civarlarında dolaşırken, 27 yaşında doğum yapınca 90 kilolara takılan bir x-large'ım. Bu benim için çok büyük üzüntü, sıkıntı ama çevremdeki bazı insanlar için benim tek sorunum bu ve onlara göre hayatta benim için bundan büyük sorun yok. Benim kilo problemim onların aile meclisinde evire çevire konuştukları en tatlı konulardan biri anlayacağınız. Şimdi sorsanız, "Ay biz senin iyiliğini istiyoruz" derler. Allah razı olsun da, benim tek sorunum bu değil, durmayın bu konunun üstünde bu kadar... Benim derdim hem kilolarımla hem de insanlarla anlayacağın. Zayıflamak en büyük hayalim... Sonuçta iyi ki geldin de, biz de diğer köşe yazarlarının 31 bedenden 28 bedene düştüklerinde duydukları o muhteşem sevinç hikayelerini okumaktan kurtulduk."
|