|
|
|
|
|
'Vurmadım' diyemem
|
|
Eşini dövdün mü, diye soruyorum... "Vurmadık, dersek yalan söyleriz. Arada sırada tokat da attık. Kantarın topuzu kaçmış, derler ya... Belki kaçmış olabilir. Aslında yapmamam gerekirdi. Bunlar keşke olmasaydı" diyor Hamit Bey. Evlilikleri çatırdamaya başladığı günlerde Semra Hanım'ın gönlünü almaya çalışmış ama nafile... "Kavga her evlilikte olur. Biz kavga ederdik ama bütçemize göre Semra Hanım'a çiçek de getirdim, barışmak için. Ama son Almanya'dan döndükten sonra yaptığımız kavga bitirdi bizi." 1992'de evlilikleri bittikten sonra Hamit Türk Almanya'ya gitmiş çalışmak için... Ama kaderin kötü oyunu, yanında dolaştığı arkadaşı meğerse uyuşturucu kaçakçısıymış. Polis baskın yapmış, Hamit Bey de suç ortağı sayılıp tam 5 yıl mahpus yatmış Alaman hapislerinde. Orada dikiş iğneleri üzerine atölye çalışmaları yapıp harçlık çıkarmış ve 'en çok para kazanıp evine gönderen Türk mahkum' seçilmiş (ayda 700 mark). Türkiye'ye döndüğünde barışmışlar ama 1993'te Almanya'ya tekrar giden Hamit Türk'ün işleri iyi gitmemiş. Artık bu evliliğin yürümeyeceği belli olunca, kaçarak evlenen Hamit Bey ve Semra Hanım yollarını ayırmış. Sonuç, kötü bir kavga ve üç çocuklu bir karı kocanın parçalanan evliliği...
|
|
|
|
|
|
|
|
|