|
|
|
|
|
|
Umudumu yitirmişken iki filmde oynadım
Yeni filmi 'Büyü'yle karşımıza çıkan Özgü Namal, sektöre karşı umudunu yitirmişken bir anda her şeyin değiştiğini söylüyor ' '.
* Büyü, gerilim ve korku arası, türünün ilk örneği denebilecek, ülkemizde daha önce denenmemiş bir şey. Arkeolojik kazı yapmaya çalışan bir ekibin, 700 yıl önceki bir büyüyü farkında olmadan harekete geçirdiklerini anlatıyor. Ben orada profesörün kızıyım. Annemi genç yaşta kaybetmişim, babam sayesinde arkeolog olmuşum. Babaya hayran bir kızı oynuyorum.
* Faruk Aksoy senaryoyu verdiği zaman, "Biz bunu çekecek miyiz?" dedim. Bizde pek korku filmi çekilmediğinden inanamadım. Benim için hem zorlu hem de güzel bir tecrübeydi. Hiç bilmediğim bir memlekette, bildiğim işi yapmaya çalışıyordum. Mardin çok güzel, büyülü, egzotik bir şehir. Bir ay Mardin'de, bir hafta da İstanbul'da çektik.
* Kendi adıma "Büyü"den çok memnun oldum. Senaryoyu okuduğumda heyecanlanmıştım. Benim bir film için sıralamam öncelikle senaryo, oyuncu ve yönetmendir. Orhan Oğuz gayet güzel yönetti. Biz de elimizden geldiğince iyi oynamaya çalıştık.
* Korku filminin en büyük özelliği; müziktir. Müzikler de güzel oldu. Sonuç olarak taşlar yerine oturmuş görünüyor. Umarım yeterince korkunç olur.
* Bizim sektöre karşı umudumu yitirmiştim. Galiba bir şey olmayacak, toparlayamayacağız" derken, birden 15 20 film çekildi ve ben ikisinde oynadım. "Anlat İstanbul"da küçük bir rolüm var.
* Çıkışım "Yeditepe İstanbul"la oldu. Fakat TRT'de yayınlandığı için çok ses getirmedi. Kurtlar Vadisi"nde patlamamın sebebi; özel bir kanal olması ve senaryonun çok özgün, orijinal olması. Ve tabii oyunculuk adına elimden gelenin en iyisini yapmam, dorukta olmam...
|
|
|
|
|
|
|
|
|