Durak, sektörün Doğu Avrupa ile rekabet edebilmesi için Master Planı'nın oluşturulması gerektiğini söyledi.
* Son vergi artışından yatırımların etkileneceğini söylediniz... 4 büyük yatırım da Doğu Avrupa ülkelerine kaçtı. Türkiye'yi bir tehlike bekliyor mu? Bu tehlike her zaman mevcut. Farklı platformlarda dile getirdiğimiz üzere sektörün geleceği için hayati önem taşıyan yeni yatırımların teşvik edilmesi, Ar-Ge ve yeni ürün geliştirme faaliyetlerine etkin teşviklerin sağlanması, iç pazardaki istikrarlı büyümenin sürdürülmesi hususlarında maalesef fazla mesafe kaydedilemedi. Bununla beraber, mayıs ayından bu yana araç vergilerinde yapılan düzenlemeler ile sektörün uzun vadede istikrarlı büyüme hedefi büyük bir riskle karşı karşıya bırakıldı. Küresel otomotiv sektöründeki bugünkü rakiplerimiz olan eski Doğu Bloku ülkeleriyle kıyasladığımızda ülkemizdeki teşvik sisteminin yeterince rekabetçi olmadığını görüyoruz. 15 Mart'ta gerçekleştirilen ve Ford, Fiat, Hyundai, Toyota ve Pirelli'nin başkanlarının yer aldığı Yatırım Danışma Konseyi Toplantısı'nda da aynı noktaya işaret edildi. Ancak, bu konuda henüz somut hiçbir adım atılmadı.
* Otomotivle kalkınmak isteyen ülkeler, Master Planı belirliyor. Ancak yıllardır Türkiye'de bu eksiklik hissediliyor? Hükümetin buna bakışı nedir? Bu yıl toplam taşıt üretimi 850 bin araç olacak ve bu araçların 500 bini yurtdışı pazarlara ihraç edilecek. Sektörün ihracat gelirini ise yaklaşık 10 milyar dolar olarak hesaplıyoruz. Bu rakam Türkiye'nin toplam ihracatının yüzde 16'sını oluşturuyor. Ancak sektöre özel bir Master Planı'nın eksikliği maalesef hissediliyor. Özellikle vergi artışlarının uzun vadeli yansımalarına bakılmadan hayata geçirildiğini gözlemliyoruz. Halbuki olması gereken, hükümetin bu konuda sektör temsilcileri ile birlikte uzun vadeli bir stratejik plan oluşturmasıdır...