|
 |
 |
 |
 |
|
On bir ayın sultanı Ramazan
Ramazan, nasıl ayların sultanıysa, Kadir de gecelerin sultanıdır. İkisinde de yapılan az işe, çok mükafat verilir. İkisi de kardeşlikleri, dostlukları geliştirir; kulluk bilincimize katkıda bulunur. Bu gece, samimiyetle Allah'a tövbe eden, yakaran, şükreden her kul affedilir ve ödüllendirilir.
Gecelerin sultanı
Hz. Peygamber'in "Kim Kadir Gecesi'ni, faziletine inanarak ve alacağı sevabı Allah'tan bekleyerek ibadet ve taatla geçirirse geçmiş günahları bağışlanır" beyanıyla adeta bir temizlenme, sıfırlanma vakti kabul edilen Kadir'i, bu akşam yaşayacağız. Sevdiklerimizle, sevenlerimizle bu gecenin güzelliklerini paylaşacağız. Bu gece öyle temiz, öyle saf, öyle aşk dolu ki Yaratıcımızın bizleri affetmek, derecelerimizi artırmak için bize sunduğu mükafatlarla dolu. Bu gece samimi bir kalp, samimi bir arzuyla O'na yakaran, O'na tövbe eden, O'na şükreden her kul affedilir, büyük ödüllerle ödüllendirilir. Bir koyup bin almak, tabirinin bile eksik kalacağı bir gecedir Kadir Gecesi.
MERHAMETLİ YARATICI
Kadir Gecesi'nde güzellikler vardır. Kardeşlikleri hatırlatır bize. Sevdiklerimizi hatırlatır. Paylaşmayı hatırlatır. İbadet etmeyi hatırlatır. Tüm bu yönleriyle Kadir Gecesi bizim hayat bilgisi kitabımızdır. Bir gecede tüm zamanlarımızın bereketle donanabileceğini bu gece bize fısıldar. Her ne kadar çok olursa olsun, hatalarımızın, eksiklerimizin, yanlışlarımızın karşısında, dağlar kadar çok merhameti ve affetme isteği olan bir Yaratıcımız olduğunu, sabaha kadar içimize işler.
HIZIR VE KADİR
'Her gördüğünü Hızır, her geceyi Kadir bilmek' diye bir deyimimiz vardır. Ne güzel bir sözdür. Gerçekten de bizler karşılaştığımız her insana Hızır gözüyle bakarsak, her gecemizi Kadir gecesi bilerek iyilik ve güzellik neşesi içinde geçirirsek hayatımızda ne büyük değişiklikler olur. Tıpkı Ubeydullah-ı Ahrar'ın olduğu gibi. Bir gün annesi tarladan kaldırdığı buğdayları, biriyle Ubeydullah'a gönderdi. Ubeydullah buğdayları ambara koymakla meşgulken, buğdayları getiren kimse, boş çuvallarını alıp gitti. Nereye gittiği ve hangi yoldan gittiği belli değildi. Ubeydullah o anda neden bu zavallı ve garip kimseden dua almadığına üzüldü. İçine garip bir ızdırap çöktü. Buğdayı olduğu gibi bırakıp koşarak o kimsenin peşine düştü. Yanına vararak tevazu ile kendisine dua etmesini istedi ve; "Beni gönlünüze alın. Halime biraz inayet nazarıyla bakın. Belki duanız ve himmetiniz bereketiyle Allah-ü Teala beni bağışlar, merhamet eder de yolum açılır" dedi. Onun yüzüne şaşkın ve hayret dolu ifadelerle bakan zat; "Zannediyorum ki Türk şeyhlerinin söyledikleri; 'Her geleni Hızır bil, her geceyi Kadir bil' sözüne göre hareket ediyorsun. Fakat ben hiçbir özelliği olmayan kendi halinde yaşayan bir kimseyim. Elimi yüzümü bile layıkı ile yıkamayı bilmem. Senin istediğin şeyden ben haberdar değilim. O bende yoktur" dedi. Ubeydullah dua etmesi için yalvarmaya devam etti. O kimse, Ubeydullah'ın yalvarışına dayanamayarak ellerini kaldırdı ve; "Allah-ü Teala senin kalp gözünü açsın" diye dua etti. Bu dua bereketiyle Ubeydullah-ı Ahrar'ın kalbinde açılmalar oldu, İslam dünyasında önemli şahsiyetlerden biri haline geldi. Umarım ki Kadir Gecesi'nin bereketiyle bereketlenen ve yaşamı bu anlayışla güzelleşenlerden oluruz. Kadir Geceniz mübarek ve kutlu olsun...
Adem Özbay
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
