Delikanlı Türk şoför kolunu kırmaz!
Türkiye'de ne yazık ki hâlâ otomobil kullanma ve trafik bilinci bir türlü yerleşmiyor. Geçtiğimiz hafta basında ilginç ve bir o kadar da trajik bir haber vardı: Elini direksiyon simidindeki boşluğa sokan öğretmen, tekerleğin çukura girip direksiyonun kendiliğinden dönmesi sonucu bileğini kırdı. İbret olacak hikayenin ayrıntılarını hatırlayalım.
Çukura girdi Yusuf Sağlıcak, sağ elini direksiyon simidindeki boşluğa sokmuş. Otomobilini okulun önüne park ederken de ön tekerleğin çukura girmesi sonucu, direksiyon aniden dönmüş. Acı içinde kıvranan Sağlıcak'ın kolu, kaldırıldığı İzzet Baysal Devlet Hastanesi'nde alçıya alınmış. Sağ elini direksiyon simidindeki aralığa soktuğunu, diğer eliyle de direksiyonu tuttuğunu belirten Yusuf Bey, "Otomobilimi park ettiğim sırada ön tekerlek bir çukura girdi. Bu sırada direksiyon aniden döndü. Sol elimle hızla dönen direksiyonu tutmak istedim. Ancak çok ani olduğu için başaramadım. Bir anlık dalgınlığım, bileğimin kırılmasına neden oldu. Bu bana ders oldu. Bundan sonra direksiyonu iki elimle tutacağım" sözleriyle adeta tövbe eder gibiydi.
Çok örnek var Etrafımıza baktığımızda, bunun gibi birçok bilinçsiz sürücüyü görmek mümkün. Tek eliyle otomobil kullanmak veya kendi çaplarında değişik tarzlar denemek gibi... İleri sürücülük teknikleri uzmanlarının kullanım tarzıyla ilgili tavsiyelerini kulak arkası etmek de cabası. Umarız bu olay bir şekilde sürücülerin akıllanmasına ve olayın tekrarlanmamasına sebep olur. Çünkü Allah korusun her zaman bu tür kazalarda kol kırılmayabilir...
Anadolu'da sınır bereketi Doğuş Otomotiv'in ilk altı aylık bilançolarının açıklandığı toplantıda markalarla ilgili ilginç bilgiler öğrendik. Volkswagen Binek Otomobilden Sorumlu Genel Müdür Birgül Ak Karacahisarlı, 2005 yılı yatırımlarından bahsetti. Karacahisarlı, sınır ticaretinin canlanmasıyla birlikte özellikle Doğu'da büyük bir canlılık yaşandığını kaydetti. Ve bu hareketliliğin sonucunda da 2005 yılında yetkili satıcılarda yüzde 10'luk bir büyüme bekleniyormuş. Tabii ki çoğunlukla Irak pazarının canlanması sonucu satışlar artıyor. Yani pazardaki büyümenin sürmesi biraz Irak'la ticarete bağlı. Bu arada Birgül Hanım, önümüzdeki yıl 2004'ün satış rakamlarına paralel bir pazarın yakalanacağına değiniyor. Tabii olumlu haberlerle bunun yüzde 5 üzerine çıkılacağına da işaret ediyor. Olumlu haberler hiç kuşkusuz Avrupa Birliği'nden alınacak müzakere tarihi olacaktır.
|