 |  |
Maliye Bakanlığı'na bir soru...
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ekonomik durumunun hali pürmeali ortada.
Devlet gerekli vergiyi toplayamadığı gibi mevcudu da çok kötü kullanıyor.
Devletin cebi sayılan bütçe de bu nedenle delik deşik bir halde... Yatırımlar yapılamıyor, çalışanların gelirleri yükselmiyor... Bir de bütçenin dağılımı adil yapılmadığından iyice okka altına gidenler var...
Bunların çözümü, toplumun hep birlikte benimseyeceği bir "ortak akıl", hak etmeden elde edilen kazançlara karşı başkaldırı, avantaya, rüşvete, üç kağıda karşı toplumsal denetim.
***
Maliye Bakanlığı devlet memurlarının ilaç alımlarında akılcılığı hayata geçirmek için Türk Eczacılar Birliği ile 18 Eylül 2001 yılında bir protokol imzaladı.
Protokolün amacı, ilaç alımlarındaki tasarrufu sağlamak, akılcı ilaç kullanımını hayata geçirmek, kamu kaynaklarındaki savurganlığı önlemek, reçete kontrollerindeki hataları ortadan kaldırmak, eczacılar arasındaki haksız rekabeti gidermek, geri ödeme sistemlerindeki sorunları çözmekti.
Türk Eczacılar Birliği, reçete kontrol biriminin alt yapısını kurma işine girişti. Elektronik bir sistem kuruldu, iki yüz eczacı istihdam edildi, tüm ülkeyi kapsayacak bir aşamaya varıncaya kadar da 13 ili de pilot bölge seçti.
"Reçete Provizyon" sistemi 15.04.2004'de başlatıldı.
***
Türkiye'de konsolide bütçeli kurumların yıllık ilaç harcaması 850 trilyon. Bu harcamaların yüzde yirmisi yani 170 trilyonu hastanede yatan hastalara harcanıyor. İlaçlar hastane eczanelerinden karşılanıyor.
Türkiye Eczacılar Birliği'nin denetleyeceği ilaç harcama tutarı böylece 680 trilyona iniyor.
Eczaneler, Maliye Bakanlığı ile yapılan anlaşma gereği mor ve turuncu reçetelerden ve 240 milyon TL üzerindeki ilaçlardan kontrol hizmet bedeli almıyor.
Geriye kalan 640 trilyonluk dilimin yüzde birini ise hizmet bedeli olarak alıyor. Türk Eczacılar Birliği'nin açıklamasına göre bu bedel harcamalar ile başa baş geliyor.
***
Devlet memurlarının ilaç alımlarını saydamlaştıran protokol yürürlüğe girdiği Nisan 2004 tarihinden tam üç ay sonra Maliye Bakanlığı'nın 4 Temmuz 2004 tarihli genelgesi ile gerekçesiz bir şekilde yürürlükten kaldırılmış.
Halbuki bu projenin bütçeye yılda 300 milyon dolar kazandıracağı öngörülmüş.
On üç ildeki üç aylık pilot uygulamada, 3.2 trilyonluk
5.518 reçete olur alamamış. Ankara da, olur alamayan sekiz bin üç reçeteden 1.7 trilyon kazanç elde etmiş.
***
Bu protokolü Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürü Durmuş Öztek imzalamış, sistemin açılışını Maliye Bakanı Kemal Unakıtan yapmış. Açılışta sistemi övmüş...
Üç ay sonra ise sistem tek taraflı devre dışı bırakılmış... Türk Eczacılar Birliği'nin yaptığı basın toplantısı da hiçbir yerde haber olmamış.
Halbuki, uygulama bölgelerindeki eczacıların söylediklerine bakılırsa hepsi budan memnun, bundan daha önemlisi ciddi bir tasarruf sağlama sözkonusu.
Üstelik bu proje, tasarruf tedbirlerine örnek olarak IMF'e de sunulmuş.
***
Kaynak israfını önleyecek, devlet memurlarının ilaç alımını saydamlaştıracak, yanlış reçete uygulamasını önleyecek, eczacılar arasındaki kural dışı rekabeti sona erdirecek, Mali- ye Bakanlığı'nın da desteklediği böyle bir proje neden yürürlüğe girdikten hemen sonra gerekçesiz bir şekilde ortadan kalktı...
Projede bir aksaklık mı vardı?
Projede aksaklık yoksa birileri reçetelerin kontrolünden mi sıkıldı?
Umarız bu sorulara bir açıklama gelir...
|
