|
|
Tükenmez İzmir sevgisi...
İzmir sevgisi ve sevdası tükenir mi? Bir kenti güzel kılan da bu sevda ile sevgi değil midir? Bakınız, kendisini "Baki ve kadim okuyucunuz" olarak tanıtan ASİL DORMAN, ne diyor: "SABAH Posta Kutusu'nda 28 Temmuz 2004'te çıkan yazınızda söz konusu olan genç arkadaşımdan çok daha evvel, doğma büyüme Bayramyerili olan (sonradan olma Altıntaşlı arkadaşa yaşı yetmediğinden ek bilgi) 52 yaşında bir İzmir-Eşrefpaşalı olarak Sunalko - Sunal Kokteyl marka kolalı-gazlı içeceği bilgilerinize sunarım. Basmane meydanına açılan Mürselpaşa bulvarının girişinde, sağ tarafta İzmir Radyosu stüdyosu altında, büyük bir imalathanede imal ve şişelenirdi ve daha yabancı marka kolalı içecekler Türkiye'ye henüz gelmemişken biz içerdik. Namık Kemal Lisesi eski mezunları çok iyi bilirler çok babacan başmuavinimiz Sn.Bedrettin SUNAL'a (hergele öğrenci aktivitesi olan lakap takma işinde) bu kolalı içeceğin adını takmıştık, bu vesile ile ruhu gani gani şad olsun." Asil Dorman bir ek bilgi daha veriyor: "Eşrefpaşa'da Lozan ve Yapıcıoğlu'nda Bahar ve Bayramyeri'nden İngiliz bahçesine inerken (95'in kahvesinin karşı çaprazında) Çiçek yazlık açık hava sinemaları da pek meşhur ve güzeldiler." Bilmez olur muyum? Ben de 1965 Namık Kemal Lisesi mezunuyum. Bedrettin Hoca sanırım tarih dersine geliyordu. Onda okumadım ama, emeğini inkar mümkün mü? Sunalko, biraz meyankökü mü kokardı? İzmir, o yıllar yalnız yazlık sinemaları ile değil, Elhamra, Tayyare, Köşk gibi kışlık sinemalarıyla da bir cennetti. Mesela Elhamra sineması, Necati Cumalı'nın "Yağmurlar ve Topraklar" başlıklı o güzelim romanına da mekan teşkil etmiştir. Biri çıksa da yalnızca "sinema"ların varlığıyla İzmir'in görsel tarihini yazsa... İzmir Büyükşehir Belediyesi Kent Kitaplığı böyle bir tarihin yazımını üstlenemez mi?
|