SABAH - Son düzlükte soru işareti

Şu an 8 Ağustos 2004 - Pazar tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

	Yazarlar

	Günün İçinden

	Ekonomi

	Gündem

	Siyaset

	Dünya

	Spor

	Hava Durumu

	Sarı Sayfalar

	Ana Sayfa

	Dosyalar

	Arşiv

	Etkinlikler

	Günaydın

	Televizyon

	Astroloji

	Magazin

	Sağlık

	Cumartesi

	» Aktüel Pazar

	Otomobil

	Sinema

	Çizerler

Google Arama

	Son düzlükte soru işareti
	Yasadan sonra doping azaldı
	Atlarda madde listesi çok uzun

Atın ölümü arpadan olmadı

YASALARDA yapılan değişikliklerden sonra doping vakaları bıçakla kesilmiş gibi azaldı. Ancak geçen hafta, iki safkanın yarış sırasında ölmesi bu eski tartışmayı yeniden alevlendirdi. Antrenörler doping sayılan maddelerin belirsizliğinden yakınıyor. Veterinerler ise hastalık nedeniyle atlara verilen ilaçların kanda uzun süre kalarak doping sayılabildiğini söylüyor.

***

Son düzlükte soru işareti

Aynı gün yarış pistinde koşarken ölen iki safkan nedeniyle başlayan doping tartışması sürüyor. At sahipleri ve antrenörler doping maddelerinin belirsizliğinden şikayetçi.

At yarışında sürprizler sevilir. Fakat her defasında da atın kendi gayretiyle mi yoksa bir takım "takviyelerle" mi finişi yakaladığı yarışseverlerin kafasında bir soru işareti yaratır. Hele hayatında hiç derece yapmamış, yani kompetanların deyimiyle tabelaya bile girememiş bir atın ışık hızıyla finişi yakalaması bitmez tükenmez dedikoduları da beraberinde getirir. Geçen hafta Veliefendi Hipodromu'nda yaşananlar da farklı değildi. Aynı yarış günü, aynı antrenörün çalıştırdığı iki at birden son düzlüğü göremeden yarış pistinde ruhunu teslim etti. Ve o eski soru yüksek sesle sorulmaya başlandı; doping mi?

SOLUNUM YETMEZLİĞİ Mİ?
Önce 29 Temmuz perşembe gününe dönelim. Günün ikinci koşusunda ilk kez yarışan 2 yaşındaki İngiliz tayı Kara Kaplan 1200 metrelik koşunun son metrelerinde aniden devrildi ve boyun omurları kırıldığı için orada öldü. Ardından günün 6. koşusunda bu defa 4 yaşındaki Tutturan son virajı tamamlayamadan düşüp öldü. Doping şüphesini yaratan sadece aynı gün arka arkaya iki atın ölümü değildi. Ölen iki atın antrenörü de aynı kişiydi; Ali Bozkurt. Ancak Türkiye Jokey Kulübü sıcak ve benzeri nedenlerle görülen damar genişlemesine bağlı akciğer kanamasından meydana geldiğini ileri sürdü. Yine de atlardan alınan kan örnekleri Ankara Etlik'te Tarım Bakanlığı'na bağlı laboratuvarda incelendikten sonra ne olduğu kesin olarak anlaşılabilecek. Doping ne Veliefendi'de ne de ülkenin diğer hipodromlarında atlara gönül verenlerin yabancısı olduğu bir durum. Yıllardır düzenli biçimde yarışta dereceye giren atların kan ve idrarlarına bakılmasına rağmen, her yıl aşağı yukarı 15-20 civarında at doping nedeniyle yarışlardan çıkarılıyor. Türkiye'nin dört bir yanındaki hipodromlarda yılda yaklaşık 3500 koşu düzenlendiği ve binlerce atın birbiriyle yarıştığı düşünülürse bu rakam toplam içinde pek de yüksek değil. Ancak yine de doping tartışmalı bir konu. Veliefendi'de konuştuğumuz at antrenörleri atın soğuk algınlığı gibi nedenlerle verilen ilaçların da küçük miktarda bulunması halinde bunun doping sayıldığını söylüyor. Sadece antrenörün ilacın etki süresini hesaplayamaması bile atın dopingli sayılarak diskalifiye olmasına yetebiliyor. Antrenörler hangi ilacın doping sayıldığını da tam olarak bilememekten yakınıyor. Pek çok tesadüf de atların dopingli çıkmasına yol açıyor. Bu tuhaf olaylardan birinde atında "kafein" tespit edildiği için doping yaptığı gerekçesiyle ceza alan at sahibi Tayyar Tutumlu işin peşini bırakmıyor ve mahkemeye gidiyor. Yapılan bilirkişi incelemesinde kafeinin atın yediği yemden kaynaklandığı anlaşılıyor. Türkiye Doping Komitesi Başkanı Prof. Dr. Aytekin Temizer "Onun analizini ben yapmıştım. Gerçekten de hayvanlar bir firmanın yemini yedikten sonra kafein dopingiyle getirildiler.Firma benim analizim üzerine üretim teknolojisini gözden geçirdi. Temiz ürün elde edene kadar çalıştı" diyor. Temizer de dopingin genellikle antrenörlerin tedavi amacıyla kullandıkları ilaçların hayvanın bünyesinden atılma süresine dikkat etmemelerinden kaynaklandığını düşünüyor. Temizer yine de temkinli olunması gerektiğini hatırlatıyor, "Teknoloji çok hızlı ilerliyor. Dünyada, doping kontrolünü yapan cihazları dışarıda bırakacak maddeler geliştirmek için çalışan merkezler var" diyor. Doping yüzünden başı belaya girenler arasında şaşırtıcı isimler var. Örneğin üç yıl önce Şanlıurfa'da yarışırken doping tespit edilen Harbor Mist Türkiye Jokey Kulübü'nün o günlerdeki başkanı Ömer Faruk Girgin'e aitti. Sıkı tutulan doping işi daha tuhaf sonuçlara da yol açtı. "Kambur" diye yok pahasına antrenörüne satıldıktan sonra aralarında Gazi Koşusu'nun da bulunduğu pek çok yarışı mucizevi biçimde kazanan Grand Ekinoks da doping yüzünden yasaklanan atlar arasında yer aldı. 17 Şubat'ta yapılan yasa değişikliği ile para cezaları ağırlaştırılırken, bir defalığa mahsus olarak aralarında Grand Ekinoks gibi safkanların da bulunduğu atlar affa uğradı. Ağır para cezaları getiren yasa değişikliğinden sonra doping vakaları da adeta bıçakla kesildi. Yasanın değişmesinden bugüne kadar sadece 2-3 doping vakasına rastlandı. İşte bu tartışmalar arasında geçen hafta aniden ölen iki atın doping yapıp yapmadığının kesin olarak belirlenmesi, son düzlükteki bu soru işaretini de ortadan kaldıracak.

Cengiz Erdinç