| |
İnsan eti yemek!
İçim sızlar her gördüğümde... Törenler düzenlenir, kutlamalar, merasimler, açılışlar falan... Bir kısım "önemli" insan bir yanda, "önemsizler" başka bir tarafta oturur. Sonra yemekler, içecekler gelir... Önemliler, tıkınmaya başlarlar... Önemsizler seyrederler... Önemsizler el uzatmazlar sofraya... Uzatmak da istemezler, ayıplanmaktan çekinirler. Bir lokantada, kaldırımlara kurulmuş masalarda yemek yersiniz... Normaldir, olağan karşılanır. Ama belki yolun karşı tarafında ayakta duran adamın veya bir çocuğun günlerdir kursağından sıcak bir şey geçmemiştir. Böyle bir tabloda, "yediğiniz sırtınıza gitmiyorsa" orada bir sakatlık var demektir. Tanımadığım insanlardan bana ne, diyemezsiniz. Çünkü insan, tanımadıklarını da düşündükçe "insanlaşır!" Bazen karnı aç bir kedi yavrusu bile lokmaları boğazınıza dizer. Başkalarının gözlerinin içine baka baka, onların aç olup olmadıklarını, imrenip imrenmediklerini düşünmeden tıkınmanın ruhunda bir "yırtıcılık" saklıdır. "Hayatta kalma" içgüdüsünü de, olağanüstü şartları da anlarım. Ama, belki de saatlerdir bir şeyler yememiş insanların gözlerinin önünde karın doyurmayı anlayamam. Kaldı ki, evinizde bir şeyler yerken bile, dünyada aç ve muhtaç insanların olduğunu düşünmek acı vericidir. Günümüze has, gizli bir "yırtıcılık sendromu" bu! Aynı yırtıcılığın, günümüz iş ve hayat şartlarında sergileyeceği muazzam yırtıcılıkları tasavvur etmeye çalışın. Şirkette yükselmek için, jipe binebilmek için, villaya kurulmak için, lüks restoranlara gidebilmek için, pahalı purolar tüttürmek ve şaraplar içebilmek için, bir otomobil daha alabilmek için, bir villa daha edinebilmek için, bir makam daha yükselmek için... Gösterilebilecek ve gösterilmekte olan yırtıcılık ve gaddarlıkları hesap edin. Çocuğuna ilaç parası bulamayan arkadaşları olabileceğini hesaba katmadan, yedikçe semirenlerin yırtılıcığıdır bu!.. Gezegende 1 milyar insan aç! Semirenler ise onların etlerini yiyor. İnsan etinin yanında da, eşitliği, insanca yaşama hakkını, doğruluğu, dürüstlüğü, merhameti, nezaketi, asaleti ve insanoğluna sadakati salata olarak yiyorlar. Bu yırtıcılık ve vahşet, gezegenin en utanç verici hastalığıdır. Yırtıcılık, insanın felsefesi, ruhu ve vicdanı ile ilgili organik bir hastalıktır. Organik olması açısından, bir noktada yırtıcı olup başka bir noktada "insan" kalabilmenin olanağı yoktur. Bir insan hem hamile hem de bakire olamaz.
|