| |
O bakan gidecek!
Öncelikle şunu söyleyim: Hedefteki Bakan Binali Yıldırım, şimdi hemen değil ama "mutlaka gidecek"tir. Halkın infiali çok büyük... Birinci faktör bu! Hiç bir iktidar, böyle bir infiali hafife alamaz. Bakan Yıldırım mutlaka gidecektir. Neden derseniz, sadece büyük bir facianın tepe sorumlusu değil, aynı zamanda 1.5 yıllık AKP iktidarına hayatının en büyük şokunu yaşatan kişidir. Bu tren kazası, AKP iktidarı tarafından "bir fay hareketi" olarak algılanmalıdır. Bu fay haraketine Bakan Yıldırım sebep olmuştur. Başbakan'ın şimdi içine düştüğü duruma bakın: Daha üç gün önce, AB üyeliği için Fransa'da Chirac ile masaya oturmuş, "en büyük medeniyet projesi AB" için ter dökmüş, üç gün sonra muazzam bir medeniyetsizliğin altında bırakılmıştır. Böyle bir "şok", Başbakan da olsa, insanın sadece ruhundan değil, kaburgalarından bile çatır çatır ses getirir. O yüzden bir kere daha altını çiziyorum: Bakan Yıldırım, "medya ve muhalefet istediği" için değil, AKP iktidarına böyle bir şok yaşattığı için gidecektir. Tabii ki Erdoğan, bir miktar direnecek... Çünkü, derhal istifasını isterse, iktidar zaafı olarak algılanacağından endişe duyar. Ama kalıbımı basarım ki, "Binali'yi göndermeyi" çoktan kafasına koymuştur. Bekleyişi, medyaya ve muhalefete "zafer tattırmamak" içindir.
Başbakanı uyarıyorum Yine de sorunu "kişisel" algılamamak gerek. Başbakan Erdoğan'ın, ulaştırma bakanının görevden almış olması da genel meseleyi haletmez. Sorun, Binali Yıldırım'ın kişiliğinde değil, başka bir yerde yatıyor. Öyle altyapı ve üstyapı kurumları vardır ki, bu kurumların "sağlıksız işleyişi" ülkeyi yönetenlerin iktidarını yıpratır. Bir tek bankalar krizinin, sadece iktidarlarını değil siyasal partiler olarak ANAP, DSP ve MHP'yi okyanusun dibine gönderdiğini unutmayalım. Şimdi, feci bir tren kazası oldu. Allah korusun, yarın bir uçak içindeki yolcularla birlikte çakılırsa... Boğaz'da "İndependenta" misali bir tanker faciası yaşanırsa... Bilfarz, "hızlı tren" uygulamasında inatlaşmak suretiyle, bir tren kazası daha yaşanırsa ne olur? İnsanlar, "güven duymak" istiyorlar. Sırf bu yüzden Erdoğan'ı destekliyorlar. Ya bu güven, bir anda güvensizliğe dönüşürse...
Yarım uzmanlık olmaz Fısıltı gazetesi kulaktan kulağa bir "manşet" yayınlıyor. AKP iktidarını fırsat bilen çevreler, bütün kurum ve kuruluşlara, uzman olup olmadıklarına bakmadan yandaşlarını yerleştiriyorlar, diye... Sayın Erdoğan! Dikkat edin! TCDD'de veya THY'de, havaalanlarının kontrol kulelerinde, Boğaz trafik kontrol merkezinde veya buna benzer yüzlerce kurumun kontrol merkezlerinde, "ideolojiye" yer yoktur. Sultanhamam esnafı toplu olarak "Cuma"ya gidebilir. Ama kontrol kulesindekiler, pilotlara "Biz Cuma'ya gidiyoruz, siz havada biraz daha dolaşın" diyerek kuleyi terkedemezler. Veya bir kamu görevlisi, daha çok dua biliyor, daha "dindar" diye daha "fazla uzman" sayılamaz. "Yarım uzmanlık" girişimleri, ruhunda sizin siyasi iktidarınızı dinamitleyecek eylemlerdendir. "Hızlı tren projesi" bir yarım uzmanlık projesiydi. "Politik yatırım" uğruna "hereket emri" verdiniz. Faturası da sizin omuzlarınıza yüklendi. İlk büyük "fay hareketine" dikkatinizi çekerim. Ya bu hareketi, başka artçı depremler izleyecektir. Ya da siz önlemleri alacaksınız. Siyasetin istikbali, sosyal olduğu kadar fizik kanunlarına da tabidir.
|