Sponsor meselesi
Sponsor adına yeni yeni ısınıyoruz. Ama hep söylerim Türkiye için sponsorluk anlayışı yeni bir şey değil. Sünnetteki kirve de Kırkpınar'a haraç mezat bulduğumuz "Ağa" da sponsordan başka bir şey değildir aslında. Yani diyeceğim o ki, biz bu sponsor işine aslında çok aşinayız... Sponsorluğa aşinayız da nedense sponsorun adını ağzıma alacağız diye ödümüz patlıyor. Yahu bırak geçsin adı. O bir kelimeyle varsın reklamını yapmış olsun. Ne kaybedersin? Adam okul yaptırmış, televizyona bakıyorsun, "Hayırsever bir vatandaşımızın yaptırdığı..." Hay senin hayrın batsın. Söyle adını söyle de belki başkaları da özenir. Şimdi birileri kalkıp "adı geçsin diye yapacaksa yapmasın" diyebilir. Böyle söyleyenlere de tek bir cevabım var. "Emriniz olur. O yapmasın ama bu hovardalıktan sonra o işi de bir zahmet siz yapıverin. İsterseniz adınızdan da bahsettirmezsiniz..."
AMATÖR SPORLARI DESTEKLİYOR Sponsor önemli, hele hele amatör sporlarda. Geçtiğimiz yıl Sabah, Deniz Kuvvetleri Kupası'na sponsor oldu. İnanın kupanın heyecanı değişti. Çeşme'deki ödül törenini görmenizi isterdim. Yatçıların, bahriyelilerimizin mutlulukları bizleri de kamçıladı. Bu yıl Sabah'ın yelkene desteği Çeşme'de bitmeyecek. Çaka Bey ve Doğu Ege Haftası'nda da birlikte olacağız. Ve biliyorum ki, bu yıl tüm bu etkinlikler çok daha renkli, çok daha çekişmeli geçecek. Yelkene gönül veren bir kişi olarak medyadaki tüm dostlarımızı bu şenlikte yanımızda görmek istiyorum. Keşke gazetemizin bu çabaları başka gazete ve televizyonlarımızı da yelken ve denize çekebilse. Evet sponsor önemli, bu yüzden de ben her etkinlikte sponsor adını mutlaka kullanmaya bakıyorum. Biliyorum ki, orada adının geçmesi büyük fedakarlıkta bulunan o insanlara en azından moral veriyor. Geçtiğimiz aylarda Çeşme'de Quiksilver'ın sponsorluğunda Mistral Dünya Winsurf Şampiyonası vardı. Federasyon Başkanı Nazlı İmre kendisi ile röportaj yapmak isteyen televizyon muhabiri sponsor panosunun önünde çekim yapmak istemeyince kızdı. "Burada" dedi, "müthiş bir organizasyon yapıldı. Ve bunların hepsi sponsorlarım sayesinde. Eğer ben sizinle başka bir yerde söyleşi yaparsam önümüzdeki yıllarda haber yapacak yarışma bulamazsınız. Çünkü ben sponsor olmazsa bu işin altından kalkamam.." İşin özü bu. Geçtiğimiz hafta sonunda Bitez'de Türkiye Windsurf Şampiyonası vardı. Quiksilver yine sporsorluğu üstlenmişti. Olimpiyatta ülkemizi temsil edecek Ertuğrul İçingir'le sohbet imkanı buldum. Ertuğrul olimpiyata gerçekten çok iyi hazırlanıyor. Alaçatı'ya yerleşmiş. Amerika'da bursla okurken aldığı disiplini yurda döndükten sonra da sürdürüyor. "Ciddi bir program, başka hiçbir iş yapmana imkan vermiyor. Nasıl sürdürebiliyorsun?" diye sordum. "Danone bana inandı ve sponsor oldu, o sayede" diye cevapladı. Dünyanın en pahalı antrenörünü tutmuşlar. Şimdi de en pahalı yerlerden biri olan Atina'ya gidip yarışmaya kadar Amerikalı hocası Michael Gebhart'la birlikte orada çalışacaklarmış. Bir ilginç şey de şu. Danone bir Fransız firması ve windsurfte dünyanın en iddialı ülkesi de Fransa. Yani Türk sporcusu Ertuğrul İçingir, bir Fransız sponsorun desteğiyle ve bir Amerikalı eğitmenin katkısıyla Fransa'yı geçip olimpiyat şampiyonu olmak için çalışıyor. Şimdi bu sponsorun yani Danone'nin isminden haberlerde bahsetmezsek büyük bir haksızlık yapmış olmaz mıyız?
|